’’ŞÜKÜR TOPRAKLARIMIZI BULDUK’’

Ç’ARE Fatim
Adige  Mak Gazetesi, Temmuz 2013
Çeviri: AÇUMIJ Hilmi

Tehutemıkuaye Rayonu’ndaki Penehes köyünü yaşamak için seçen  Suriye’den vatana dönmüş soydaşlarımız arasında Ç’EDIK’OY Vusame ve Ç’IÇ’  Tujan’da yer alıyor. Vusame Kabardey. Akrabalarının çoğu Nalçik’te yaşıyor. Tujan ise Abaza, Abhazyalı. Çiftin  iki oğlu var, 7 yaşındaki Anas ile 5 yaşındaki Firas.

Çiftin söylediğine göre; 10 ay kadar önce Suriye’den Şam kentinden geldiler. Zor şartlar sebebiyle Adigey’e geri dönmüş olsalar da atalarının topraklarına geri döndüklerinden dolayı memnunlar, onur duyuyorlar.

Vusame; savaş bize tamamen ulaşmadan yakın akrabalarımla soydaşımız Adigelerin yanına geri döndük. İlk önce Nalçik’e gitmiştik fakat orada kotaları dolduğundan Mıyekuape’ye geldik. Burada evraklarımızı tamamladık. Ardından annemle babam Nalçik’i tercih ederek oraya gittiler. Ben ailemle birlikte Mıyekuape’de kaldım. Çünkü Adigey’den daha hoşlandım, rahat bir yer aynı zamanda insanlarda daha ilgililer.

Vusame’ye ‘Kabardey kökenlisin nasıl Shasugh köyüne yerleşmeye karar verdin’ diyerek soruyorum.

– Bizle birlikte gelenler arasında tanıdıklarımız, akrabalarımız bizden önce bu köye yerleştiler. Ardından yaşamlarının nasıl olduğuna, durumlarına bakmaya bu köye geldiğimde gördüklerim hoşuma gitti, ben de Penehes’e yerleşmeye karar verdim. Yakınlarımızdan da bu köye gelen çok kişi oldu. Bu köydeki insanların daha yumuşak, daha merhametli olduklarını düşünüyorum. Bizi karşılama şekilleri de çok hoşumuza gitti.

Vusame’nin söylediğine göre daha önceleri Adige topraklarını görmeye gezmeye gelmemişti. Fakat annesi KARDEN Vodiha 1980 yılında Olimpiyatlar için gelen bir turist grubuyla Nalçik ve Krasanodar’ı gezmişti. Babası ziraatçi olarak çalışıyordu. Suriye Ormanlarını Koruma Kurumu’nda yöneticilik yapıyordu. Mesleği ile alakalı olarak üç defa Adigey’e gelmişti. Vusame ise Birleşmiş Milletler Teşkilatı’nda finansal yönetici olarak on yıl kadar çalıştı ardından göçmen işleri dairesinde çalıştı. Eşi ise üniveriste mezunu, İngiliz Dili bölümünü bitirdi. O da Birleşmiş Milletler Teşkilatı’nda çevirmen olarak çalışıyordu.

– Geldiğimizden beri ben de eşimde bir iş yapmıyoruz. Rusça’yı bilmediğimiz için bir işe girmemiz mümkün olmuyor. Benim mesleğimi icra etmem için dili iyi bilmem gerekiyor. Dil öğrenimini seviyorum, İngilizce ve Fransızca’yı iyi derecede konuşuyorum. Eşimde bende okulda verilen kursa giderek Rusca öğreniyoruz.

Vusame, sülalecek Golanlıyız. İsrail orduları köyümüze girip bizimle savaşmıştı. Evlerimizi arazilerimizi zapt ettiklerinde burada yaşayan bütün Adigeler Şam kentine göç etmişlerdi. Atalarımızın topraklarına geri dönme arzusu hep içimizde vardı. Bu zorluklar neticesinde olmuş olsada, bunu başardık, bu yüzden Adige topraklarına kavuştuğumuz için şükrediyoruz. Erkek kardeşim Kanada’da mühendis olarak çalışıyor, kız kardeşim  Suudi Arabistan’da yaşıyor. Erkek kardeşim kendisinin yaşadığı ülkeye gitmem için çok dil döktü. Ama ben Adigey’i seçtim. Cumhuriyet idarecileri de halktan insanlarda, komşularımızda bizi güleryüzle karşıladılar, faydalarını dokundurdular, hepsinden çok razıyız. İyi komşularımız var, yanımıza geliyorlar, bir derdimiz var mı? diye soruyorlar ihtiyaçlarımızda yardımcı oluyorlar.

Vusame şimdi BASTE Kuşuk’un evinde yaşadıklarını söylüyor, ondanda çok razı olduklarını,  evini ücretsiz olarak oturmaları için onlara tahsis ettiğini belirtiyor. Eğer savaş bittiğinde Şam’daki evleri yıkılmamış olursa onu satıp Penehes’te ev satın almak istiyorlar.

Vusame’de Tujan’da iyi derecede Adigece konuşuyorlar, fakat çocukları Adigece bilmiyor. Vusame’nin belirttiğine göre çocukluğunda anne-babası evde tertemiz Adigece konuşuyorlardı. 6 yaşında okula başladığında anadilini biliyor fakat hiç Arapça bilmiyordu. Daha sonra ise yavaş yavaş anadili gerilemeye başlamıştı. Daha sonra okulu bitirdiğinde Adige Xase’ye giderek dilini yeniden ilerletmeye başlamıştı.

Gelecekten beklentileri ve neler yapmayı arzuladıklarını sorduğumda eşlerin söyledikleri şu oldu;

– Rusya büyük bir devlet, iyi bir ülke. Vatanımız kavuştuğumuz için çok memnunuz. En çokta acımızı hisseden Adige milletinin fertlerine saygı duyuyoruz. Bizde elimizden gelen oranda faydalı olmaya çalışacağız. Bizim şimdi en çok sıkıntı çektiğimiz konu Rusya vatandaşı olmamamız, bu işlerimiz zorlaştırıyor. Vatandaş olduğumuzda işte bulacağız, bankadan kredi alıp hayvancılık yapma imkanı bulacağız. Bu da devletten yardım beklemeden kendi geçimimizi sağlamamız anlamında işlerimizi daha  kolaylaştıracak. Bu konu üzerinde AC Ulusal İşler Yurtdışında Yaşayan Soydaşlar ve Basından Sorumlu Komite Başkanı ŞHALAHO Asker çok çalışıyor. İşte bu da olursa, köye de yakın olan Krasnodar’da mesleğimle alakalı bir işte bulurum, ailemi de eksiksiz geçindirebilirim.