OLUMLU DÜŞÜNENDE ÜMİTSİZLİK YOKTUR

Nazif Gürdoğan
Yenisafak, 26 Nisan 2009 Pazar

Ekonomik, siyasal ve kültürel boyutlarıyla, insanın algıladığı dünya, dışarıdan görülen dünyadan daha çok içeriden görülen dünyadır.

Bu yüzden, hayatı dış dünyasından önce iç dünyasıyla değerlendirenler olumlu düşünmesini daha iyi bilirler. Olumlu düşünenler, sorunlar ne kadar güç olurlarsa olsunlar, onların üstesinden gelecek, bir çözüm yolu bulurlar. Olumsuz düşünenler ise, sorunlar ne kadar kolay olurlarsa, onların çözümlerinde bir engel görürler.
Dünyanın her yerinde, güzel ürün, güzel hizmet ve güzel bilgi üretmesini bilenler, olumlu düşünmede sınır tanımayan girişimcilerdir.

Olumlu düşünenler, hiçbir sorun karşısında çaresiz kalmazlar. İnsanlar ne kadar olumlu düşünürlerse, o kadar başarılı olurlar. Dünyada insan kadar hızlı güzelleşen ve güzelliğe susuzluk duyan başka bir varlık yoktur. İnsanı güzelleştirerek, bütün boyutlarıyla hayatı zenginleştirenler, yorulma bilmez bir çalışmayla, olumluluk rüzgarları estirenlerdir.

Hafta sonunda, bütün gönüllü kuruluşlara gönlünü veren Ahmet İyioldu’nun öncülüğünde, Konya’nın sanatçı girişimcisi Necati Elidüzgün’ün bir kültür ve sanat akademisine dönüştürdüğü işyerinde, “Anadolu Girişimcilerinin Dünyasında Mesnevi’nin Önemi”ni tartıştık. İş kurmayı görev bilen Ali Kocamaz, Rıfat Bescili, İsmail Belviranlı, Mehmet Doğan, Ömer Erdoğdular, Galip Büyükkoç, Muzaffer Uyanık ve diğer katılımcılarla, Anadolu insanının üretim gücünü büyütmenin çarelerini aradık.

Bütün dünyada olumlu düşünce deyince, akla gelen isimlerin başında, ümitsizliğe savaş açmanın sultanı, Mevlana gelir. Onun düşünce ve eylem dünyasında, olumsuzluğa ve ümitsizliğe kesinlikle yer yoktur. O yüzyılların içinde güncelliğini hiç yitirmeyen şiirlerinde, olumlu düşünenlerin olumluklarla, olumsuz düşünenlerin de, olumsuzluklarla karşılaşacaklarını sürekli vurgular. Ona göre, insanlar aradıklarıyla güç ve değer kazanırlar. Herkesin bulduğu aradığıdır.

Şehadet ilkesinden başka yerde “yoktur” yok, demesini bilmek, Anadolu’da olumlu düşünmenin zirve noktasıdır. Bunun için, Mesnevi’nin çağırdığı pazarda ümitsizlik alınıp ümitsizlik satılmadığı gibi, olumsuzluk alınıp olumsuzluk da satılmaz. Mesnevi ile silahlananlar, hiçbir zaman ümitsizliğe düşmezler.

Geçmiş yüzyıllarda Avrupa’ya Mesnevi okuyarak giden Anadolu insanı, yeni yüzyılda Mesnevi ile Amerika’ya gidiyor.
Mesnevi okuyanlar olumlu düşünürler. Onlar yüzlerini güneşe çevirdikleri için, gölgelerle uğraşmazlar. Olumlu düşünmesini bilenler, her şeyi kolaylaştırırlar, hiçbir şeyi zorlaştırmazlar. Onların pazarları, her şeyin olduğu gibi göründüğü gün ortasında kurulur, pazarlarında bilinen ürünler değil, bilinmeyen ürünler satılır.

Hayatın her alanında başarılı olmak için, kolay olan olumsuz düşünmeyi değil, zor olan olumlu düşünmeyi öğrenmek gerekir.

Olumlu düşünenler fırsatları, olumsuz düşünenler krizleri görürler.
Olumlu bakanların yüzüne olumsuzluk gölgesi düşmez.