HUT RUSLAN GÖNÜL RAHATLIĞINA VESİLE OLUYOR

MAMIRIKO Nuriyet
Adige Mak Gazetesi, Eylül 2013
Çeviri: AÇUMIJ Hilmi

Ağırbaşlı, sakin insanların yıllarının verimli ve dolgun olduğunu düşünüyorum. Bilgileri ve sabırlarını birlikte kullanıyorlar. Yaşama telaşla karşılık vermiyor, kendilerini gereksiz zorluklara atmıyorlar. Becerebildikleri şeylerde az değil, memuriyetin yanısıra başka işleri de bir arada gerçekleştirebiliyorlar.

HUT Ruslan 13 Ağustos 1958 yılında Voçepşıyeli bir çiftçi ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Üç erkek, üç de kızkardeş oluyorlardı. Anne-babaları onlara iyi huylar, güzel Adige adetlerini işlediler. Zaten fertleri güzelleştiren şeyler, ulusuna ait gelenek göreneklere riayeti, insanlığı, güzel huyları değil midir? HUT Ruslan’ın bu edinimleri elde etmesinde ilkokuldaki öğretmeni NEHAYE Raye’nin de katkısı var. Öğretmenlerinin yüksek sesle bağırarak konuştuğunu hiç kimse duymamıştır. Sahip olduğu bilgiyi güzel ahlağı ile değerlendirme yetisine sahipti.

HUT Ruslan edebiyatı çok sevmeye başladığında köy okulunda Rusca ve Adigece okuyordu.  Okulun kütüphanesinde yığın halinde bulunan kitapları alıp okuyordu. Yürekten severek okuduğu yazarlar ise büyük Rus şairleri Lermentov ve Puşkin’di. Bunlarla da yetinmiyordu. Yeni başlamış genç, Adige edebiyatına da çok meraklıydı. Yeni çıkan tüm roman, uzun öykü, öyküleri ilgi ile hoşlanarak okuyordu.

Ruslan okulda sadece sevdiği derste değil diğer tüm derslerde de başarılı olma inadına sahipti, matematik, fizik ve diğer dersleri de iyiydi.

Fakat dil ve edebiyata olan ilgisi ise daha ön plandaydı. Ruslan şiir yazmaya başladığında köy okulunda öğrenciydi. Öğretmenleri de meslek olarak edebiyatla ilgili bir iş yapacağını düşünüyorlardı. Fakat genç delikanlının yaşamı başka bir yöne doğru yol aldı. Köydeki okulu bitirdiğinde Harkov Üniversitesi’ne kaydoldu. 1980 yılında muhasebecilik mesleğini elde ederek bu okuldan mezun oldu. O tarihlerden itibarende bu mesleği gerçekleştiriyor. HUT Ruslan 20 yıl kadar Adige Devlet Tiyatrosu muhasebeciliğini yaptı, günümüzde Mıyekuape Merkez camisinde çalışıyor. Eşi Mariyet ile birlikte iki oğlunu yetiştiriyor. Büyüğü Timur bilgisayar mühendisi, ufağı İse Adigey Cumhuriyet Gimnazyumu’nu iyi derece ile bitirdikten sonra Adige Devlet Üniversitesi Ekonomi fakültesinde eğitimine devam ediyor. Sakin, mütedeyyin anne babanın çocukları da onları örnek almış durumdalar.

Ruslan’ın yazın hayatının belirginleşmeye başladığı dönem Mıyekuape’ye taşındığı 1986 yılı ardı. Bundan öncede şiirleri rayon ve cumhuriyet gazetelerinde yayınlanıyor Radyolarda okunuyordu, fakat bunlar sayıca çok değillerdi. Sahip olduğu yetenek Hut Ruslan’ı rahat bırakmıyordu. O dönemlerde fırsat bulduğu her an yazmaya kendisini vermeye başladı. 90’lı yıllarda Hut’un öyküleri, şiirleri povestleri peşpeşe yayınlanmaya başladı. Eserlerinde milli kaygılar , ahlak ve çalışma üzerine temalar ön plana çıkıyordu. Şiirlerinde Adigey’in güzelliği-güzellikleri, candan sevdiği köyü, yaşamı iki elleri ile güzelleştiren emekçiler, ikinci dünya savaşı ve onun yaşamda bıraktığı izleri ele alıyor. Ruslan’ın en çok hayret ettiği şeylerden birisi ise yazmadığı zamanlarda büyük bir eksiklik hissetmesi, gönlünde bir huzursuzluğun bulunmasıydı, bu yüzden sanatı çalışmları onun için adeta gönül rahatlığına, huzura vesile olan bir şey.

HUT Ruslan’ın yazı ve şiirlerinin kökünde ne var, diye bir soru soracak olursak, verilebilecek cevap sadece şu olurdu; kendisini çevreleyen yaşam ve insanlar. Ruslan için gördükleri, duydukları işittikleri anlam taşıyor. Adige Devlet Tiyatrosu’nda çalıştığı dönemlerde iki piyes yazmıştı, bunlardan bir tanesi devletçe oyun programına alınmış, tiyatro repertuarına alınmıştı fakat oyun sahnelenmeden önce piyeste rol alan dört tiyatrocudan birisi vefat edince sahnelenmemişti.

Ruslan’ın öykülerinde Adige yaşantısı, veliler ile çocukları arasındaki ilişki, gençlere dair konular ele alınıyor. Temiz, duru bir Adigece ile yazılmışlar, süjeler, kahramanlar doyurucu niteliklerde ele alınmışlar. Ruslan şiir konusunda da yetkin. Yetişkinlere yönelik eserleri kadar ufak çocuklara yönelikte eserleri var.

HUT Ruslan’ın hep göz önüne aldığı şey ufak çocuklar. Ruslan’ın şiirlerinde ufak çocuklarla biraz daha büyük çocukların psikolojilerini çok iyi kavrıyor olmasının izlerini görüyoruz. Onlar, canlı soluk alan eserler. Adigeler ‘’КIалэр зэрэбгъас – Çocuk yetiştirdiğin gibidir’’ diyorlar. Hut’un eserleride işte Adigelerin bu bakış açılarının iyi bir yansımasını ihtiva ediyorlar. Çocuklara iyi huyları aşılayıcı şekilde şiirler yazıyor.

Gazetemiz okuyucularının dikkatini çekmek istediğim şeylerden birisi ise bu günlerde HUT Ruslan’ın 55. yaşına girmiş olması bununla birlikte muhasebecilik mesleğinin yanısıra 20 yıllık bir edebiyat çalışmasının da olduğu. Kendisi için adeta bir gönül huzuru, rahatlamasına kaynak olan yazıları ile Adigece’yi zenginleştiren ona yeni soluklar katan eserleri ile milli düşün tarzına olan katkılarıda dikkatimiz çekiyor.

Ruslan’ın hem geçindiği mesleği hem de Adige edebiyatı alanında daha pek çok başarıya ulaşacağı, eserlerini derleyip kitap halinde yayınlayacağı uzun, sağlı ve esenlik içerisinde bir yaşama sahip olması temennisinde bulunuyoruz.