SÖZCÜKLERİN DİLİNDEN

Ali Çurey
17.07.2017

(псалъэ цIыкIухэм       ябзэхэр)

Toprak (ятIэ) – Su (псы) – Ateş (мафIэ)

Sevgili Dostlarım;

Sözcükler, bir dilin kök hücreleridirler. Onlar dilin genetik kodlarını gizlerler. Onların bu gizemli dünyası, tarihi aydınlatacak bilgilerle yüklüdürler.

Bakınız Mehmet Ali Kılıçbay (Habertürk 20/10/2010) tarihinde yazısında ne diyor.

“Bir dildeki kelimelerin kökenleri ve anlamsal bağlamları, o dili kullanan toplumun yapıları ve zihniyetleri hakkında paha biçilemez bilgiler verir” der. Daha pek çok yerli ve yabancı dilbilimciler sözcüklerle ilgili önemli bulgu ve bilgiler sunarlar. Şimdi, ben Ali Çurey olarak diyorum ki; yine yerli ve yabancıların, Hatti-Hititlerle ilgili tespit ettikleri binlerce sözcükten, bilebildiğim ve bildiğimi sandığım Çerkescemle, bu tablodan 300 sözcük çıkardım. Şu anda, gurbet Çerkesce’si veya anavatan Çerkescesi’ni bilen sıradan bir Çerkes insanına sorsanız, bu sözcüklerle ilgili alacağınız yanıt; ” Evet bu Çerkesce’dir” olacaktır. Onlardan bir kısmını sizlere arzediyorum.

Hatti/Hititçe’si               Çerkesce’si (Abzah Lehçesi)           Türkçe’si

Kwen(öldürmek)             къууэн                                           Öldürmek
Wesiya(fiyat)                   Уасэ – пщIэ                                      Fiyat –Başlık
Sıla(kuzu)                       Щынэ                                        Kuzu
Labku(ince,yassı)             Лъапгъуэ                                         Düz Taban
Pısan (Su teknesi)           Псынэ – Псыгуэн                             Su Teknesi, Kaynak veya Göl
Lukur(Düşman)                 ЛIыгъур                                           Diri, Dayanıklı, Kuru Adam
Gu(Boyun)                       Гуы                                           Yürek
Kas(koşmak)                   Къэс – Къаш                                  Yetişmek – Sevk Etmek
As (oturmak)                   ТIыс                                               Oturmak
Lu’Zadu (Taşçı)                 ЛIызадэ                                          Dik Kafalı veya Dik Duran Adam
Winat (Kazıklar)               УнэIат                                              Evin, üstünde durduğu kısa direkler
Ze-ya(Pişirmek)                 Жьа (H)                                           Pişirmek, Pişti
S^ e S^       (uyumak)       Жэщ                                               Gece

Sevgili dostlar, defalarca söyledim ve yazdım. Ben sıradan bir kamu emeklisiyim. Hiçbir bilimsel titrim yok. Kömürü bulan çoban gibiyim. Bunları hiçbir kompleks içinde söylemiyorum. Emin olunuz, bu hususta hiçbir sıkıntım yoktur. Tek sıkıntım       “Çerkes Ethem Dosyası” yazarı       Sayın Cemal Kutay’ın dediği gibi; “Evet Çerkes Ethem Haindir”. Ama soruyorum, Hain Çerkes Ethem’in yaptığı işleri yapması gereken kahramanlarınız neredeydiler?

Ben de soruyorum, şu benim yaptığımı yapması gereken bilim-ilim sahibi Çerkes insanları neredesiniz?

Benim yazdıklarımı konuşarak, ve onlarda bir takım eksiklik ve hatalar arayarak, idiş zevki çıkaracağınıza, yanlış ve eksiklerimi tamamlayınız veya yerine doğrusunu koyunuz.

Bu anlamda, insanı diğer canlılardan ayıran öğelerin başında;

  • Dil             ( insan dili ) – Бзэ
  • Akıl             (insan aklı ) –       Iущ
  • Utanma duygusu ( insan olan için)= УчIытэ

dediğimiz üç kavramı       insan aklı denkleminde kullanılabildiğinde tarih (Тхыдэ) dediğimiz kadim geçmişimizin izlerini bulmak mümkün olabiliyor.

Sevgili dostlarım, bu çerçevede tarihimiz için ben üç büyüğümüzün kitaplarını okumanızı salık veririm.

  • Negme Sore’nin Адыгэ Нородым Итхыдэ (Türkçe’si var)
  • Aytek Namitok’un Çerkeslerin Orijini (Kökeni) (Türkçe’si var)
  • Gnl. İsmail Berkok’un Tarihte Kafkasya

Her üçünü rahmet ve minnetle anıyorum.

Elbetteki, Ömer Büyüka, Vasfi Güsar ve Yaşar Bağlar’ı sizlere hatırlatma gereği yoktur. Hele hele, Ömer Büyüka’nın       çalışmalarını “ZIRT-VIRT” olarak adlandıran zamanın bilmişlerine de bir hatırlatmam olacaktır. Şu anda Ömer Büyüka yaşıyor. İzzet Aydemir’i, Rahmi Tuna’yı anlamak ise bir vefa borcu ve erdemliliktir. Gülcan Altan’ı, Kuşha Doğan’ı, Nurhan Fidan’ı       ve Havva Karadaş’ı yaşatmak, Hatti-Hitit tarihi kadar önemlidir. Daha isimlerini burada sayamayacağım kadar kültür emekçilerimizi yürekten selamlıyorum.

Sevgili dostlarım, burada her birinin ilgi ve bilgi alanı farklı olan bu soydaşları sıralamanın anlamı şudur; “tarihi varlığımızı yaşatmak”.

Not 1: Sözcükler adlı yazım devam edecektir.
Not 2: Eksik ve hatalarımı lütfen düzeltiniz.
Not 3: Biliyorum sıkıcı bir konu ama zorunlu bir konu.

Kaynakça:

  • Eti Dili Sözlüğü. Edgar H. Sturtevant. Çeviren: Münire B. Çelebi.
  • Dr. Hayri Ertem’in Boğazköy Metinlerine Göre Hititler Devri Anadolu’sunun Florası(TTK Yayını, VII. Dizi, s.65, 1987