NE İŞ OLSA YAPARIM ABİ

ELBEG Murat Duman
17.06.2006

Türkiye. Sınavlar ülkesi. Milyonlarca genç, çocuk ilkokul çağından üniversiteye kadar hep sınav stresiyle büyüyor. Bizim zamanımızda üniversiteye kadar çok fazla sınav yoktu gerçi ya da vardıysa da bizim haberimiz yoktu.

Oku derlerdi hep büyükler. Oku, adam ol. Bir iş yapmasan da elinde diploman olsun.

Yıllarca belki de ilerde hiç işimize yaramayacak konulara çalıştık durduk. Hiç merak etmediğimiz konuları öğrenmeye çalıştık. Hala da çalışıyoruz.

Sonuç. Ezberci bir zihniyet.

Sınav stresi yetmiyormuş gibi, benim oğlum/kızım büyüyünce şu olacak bu olacak sözleri de cabası.

Hangi bölümü istiyorsun diye soruyorum bir gence. “Valla ağabey en düşük puanlı olanlarını yazdım. Benim için fark etmez. Üniversiteye kapağı atayım da. Yoksa babam öldürür beni” diyor.

İçim acıyor bu gençlere. Ne istediğini bilmeyen ya da istediğini sırf ebeveynlerin egolarını tatmin etmek uğruna erteleyen bir gençlik var.

Öğrenmek, kendini geliştirmek için değil de sırf bir okul bitirmek için okuyan ve ne iş yapacağını bilmeyen bir gençlik.

İnsanın kendini bilmemesi kadar kötü bir şey yoktur dünyada. Ne olduğunu bilmeyen nereye gideceğini de bilmez.

– Kardeşim kaynaktan anlar mısın?
– Yok ağabey.
– Bilgisayar bilir misin?
– Çok fazla değil?
– Daha önce hiç böyle bir işte çalıştın mı?
– Yok ağabey.
– Peki neden anlarsın, ne iş yaparsın?
– Ne iş olsa yaparım ağabey.

Bilmediği, anlamadığı bir işte çalışan insan ne kadar verimli olabilir, kendine ve çevresine ne verebilir sizce.

Yıllarca hep bu zihniyetle yetiştik biz. Bu bir gerçek. Bir işten anlamazdık ama hep yaparız dedik. Sonuçta 1-2 ay sonra tüm planlarımız, projelerimiz geri tepti.

Derneklerde tek faaliyet olsunda nasıl olursa olsun dedik. Bir şeyler yapmaya çalıştık. Sanattan, edebiyattan, gazetecilikten anlamadık ama dergi çıkarttık, tiyatro deneyimimiz yoktu ama tiyatro kurduk. Yöneticilik nedir nasıl olur bilmiyorduk ama yönetici olduk. Sonuçta bize kalan hep koca bir hiç oldu.

Hal böyle olunca da her işten anlar olduk, her şeyi bilir olduk. Üstelik bu bildiklerimizi yanlış veya doğru olup olmadığını sorgulamadan savunduk.

Dünya çok değişti. Artık bir işin uzmanıysan deneyimin varsa söz hakkın var. O zaman seni dinliyor insanlar.

İki tane kitap okumakla bitmiyor her şey. Devamını istiyor insanlar senden. Her şeyi biliyorum demek yetmiyor. Bildiklerini görmek istiyor insanlar senden.

Bu hafta gençlerin hayatını değiştirecek bir sınav var. Hepsine sonsuz başarılar diliyorum.

Ancak okumakla her şey bitmiyor. Ne istediğini bilmek çok önemli.