ADİGE EDEBİYATINDA ÇESEBEJ KAPLAN’IN YERİ

MAMIRIKO Nuriyet
Adige Mak Gazetesi, Temmuz 2013
Çeviri: AÇUMIJ Hilmi

ПцIы IэшIу нахьи шъыпкъэ дыдж – ГущыIэжъ
Tatlı yalandan daha iyisi acı doğru – Atasözü 

Doğrunun kararlılığı karşısında insanlarda her zaman inatçı oluyorlar. Fakat adaletsizlikle karşılaştıklarında gözyaşları dökülmeden hemen ‘doğru değil, doğru değil’ diyerek telaşlanıyorlar. Her kim olursan ol saçtığın, yaydığın şeyle sonra karşılaşıyorsun. Fakat kim ne derse desin, kendi başına yetip, dile getirdiklerinle davaranışlarını, yaptıklarını örtüştürdüğünde doğrularının başak vereceğine, aydınlanacağına gün yüzüne çıkacağına inanıyorum.

Gönül özgürdür. Fakat yaşam özgür olamaz. Onun içerisinde gelenekler, yapılması gerekenler, devletin kuralları, ufak insanların dahi arzuları-umutları yer alıyor. Yazar da tüm bunları inceleyen, araştıran, değerlendiren sözleri ile yaşıyor. Bir yerde kesip bırakmıyor iyiyi de kötüyü de birbirine komşu kılıyor. Gördüğü çok, kavradığı ise ondan da fazla. Yazar, böyle herkes her şey için gönlündeki kaygılarını düşüncelerini gün, ay, yıllar boyunca kağıda aktarıyor – yaşamı ilerliyor.

Yazdığı her şey bir soluklanma, her kitabı bir büyük adım. Fakat bütün yazar ve şairler aynı değiller; hepsi derinlere uzanan, insanların hiç farketmediklerini arayan, düşünen, sınırsız gözlemleyen, ilginç kişilerdir de diyemeyiz. Tabiki herkes kendisinde olanı ortaya koyabilir, Tanrı sadece bazılarının eline yeteneği bahşetmiştir. Fakat herkesin emeğine, yeteneğine üretimine her açıdan adil değerlendirmeyi yapacak olan şey zamandır. Özü olan dağılmıyor özsüz olan ise un-ufak olma eğiliminde.

Belli bir, dünyayı algılama kavrama yetisi olan etrafındaki insanların mut ve umutlarını, dertlerini hissedip bütün bunlar karşısında kaygısız kalamayan, kalabalık  kitleleri kendisinden öne alan, onları işiten, onlara yakın olan, yürek çırpıntılarını içinde hisseden kaygılanan ve onlar için bir şeyler yapmayı becerebilen kişi büyük yazardır. Herkes kendi sözcüklerini kullanabiliyor, bunlarda, sanatının değeri de düşüncelerinin uzanımına bağlı. Söylediklerinin yüklü olduğu anlamın dinletici yönlendirici gücü, sımsıkı kavraması da bunun devamı.

Bu yüzden bu günlerde doğum gününü kutlayan ÇESEBEJ İsako Kaplan’ın sanatı ve yaşam öyküsüne değinelim. Adige edebiyatına 60-70’li yıllarda  giren, kendi düşünce ve kararları olan yazar şairler arasında ÇESEBEJ Kaplan’da yer alıyor. Uzatıp sündürmeden, sözcüklerinde güçlü olan bir dil kullanmayı becerebiliyor. Sözcüğün yılki atı gibi olduğunu kavrayarak, onun geminden tutup istediği yöne çekebiliyor.  Doğruyu destek alıp olan-biteni her zaman derinden kavradığının belirteci bu sözler. Şiirlerindeki  farklı farklı satırlar insanları gözlemlediğinin örneği. İyilikle kötülüğün hiç durmadan birbirlerine karşı durduğu bu bu  yaşamın iki yakasını dile getirip kötülüğün tamamen yıkılması, ortadan kaldırılması gerektiğinin altını çizerek anlatan ÇESEBEJ Kaplan erken yaşlarda ilk gençlik yıllarında yazmaya başladı. İlk şiirlerinin ‘Kolhoz Yaşantısı’ isimli rayon gazetesinde yayınlanmaya başladığında henüz okul öğrencisiydi. Yaşamın düğümleri-zorlukları o zaman gözlerinin önüne dikilmeye başlamıştı.  O tarihlerde genç delikanlı köy okulunda okumaktaydı. Fakat çifçi bir ailede doğan-yetişen Kaplan, halktan emekçilerin yaşamlarını birisinin kendisine anlatmasına gerek olmadan yürekten-gönülden biliyor-anlıyordu.

Bu dönemde yazdığı ilk şiirlerini ‘Hıdze-Psıdze’, ‘Fekotl’ler’, ‘Yaşesıçe’ yayınlamaya başlamıştı. İnsanlar onun düşünce-kavrama yetisini algılayarak şiirlerini ilgi ile okuyorlardı.

Genç delikanlı henüz 16 yaşındayken 1959 yılında Adler’e gider. Burada Tarım Okulu’nda okumaya başlar ardından Hıdıj kentinde eğitimine devam eder. Ezelden beri gözleri ile gönülleri ile toprağa bakan ilgi duyan Adigeler tarımsal meslekleri seviyorlardı, Kaplan bunun yanısıra kendi yetenekleri doğrultusunda kültür eğitimi de almıştı.

ÇESEBEJ Kaplan ilk poemi ‘Fışha Şıp’ı erken yaşlarında yazarak genç bir şairin yetiştiğini gösterdi. Askerlik vazifesini de yerine getirdi. 1965-970 yılları arasında Adige Devlet Öğretmen Enstitüsü Filoloji fakültesi Adige Dili bölümünü okur. Gazetecilik ve edebiyat alanında çalışmaya başlar. Rayon, Otonom Bölge, Eyalet gazetelerinde Adigece ve Rusça yazdıkları yayınlanır. Mesleği olan öğretmenlik dalında çalışmadı fakat radyo gazeteciliği, Otonom Bölge Yürütme Komitesi  Kültür Kuruluşuna bağlı Milli Sanat Evi’nde metodist olarak çalışır.

ÇESEBEJ Kaplan sadece yazmak için yazmadan hayatta olanları aydınlatmayı, olanlarla olmayanların neden olmadığını, iyilik ve kötülüğün altını çizerek bütün bunlarda da kendi görüş ve düşüncelerini ortaya koyarak yazmayı adet edinmişti.Fakat her şeyi görüp kavramayı örülmüş bir duvar gibi yönetimi ellerinde tutanlar kabul edebilir miydi? ÇESEBEJ Kaplan’ın yazdıkları ile yazım stili ile, edebiyat alanına anti duruş soktuğunu söylediler. Bunun neticesinde ‘Güvenilmez Şair’ diye onu adlandırdılar. Yazdıklarına değer vermeden, dışlıyorlardı. Şair ÇESEBEJ Kaplan o dönemlerde de umudunu yitirmedi. Yıllar içinde kendi olanakları ile ‘Güzel Övgüleri Durdur’ (1960), ‘Bir Avuç Güneş Işığı’ (1966), ‘Hanın Kundusuvu’ (1969), ‘Ademıye Köylülerini Su Götürüyor’ (1967) isimli kitaplarını yayınlar.  O tarihlerde keskin şiirleri ile Krasnodar baraj gölünün Adigelere hiç bir faydası olmayacağını dile getirdi. Bu şiirinde bahsettiği şeylerin doğru olduğunu ise daha sonra yaşam kanıtladı.

Aynı şekilde ‘Fukara’ isimli poetik poeminde Adige göçmeninin aile yaşamını, ‘Biz Sizler Için Fakiriz’, ‘Minkutas’ın Haydisi’ eserlerinde, olanları evirip çevirmeden, açık açık dile getirdi. Fakat iktidarı ellerinde tutanlara karşı koyduğunda, kim olursan ol, onlardan iyilik göremezsin, şairde bu konudan muzdariptir.

Sovyet ideolojisinin kararları katı olmasın arağmen ÇESEBEJ Kaplan’ın kendi görüşlerini terk etmesini bırakın her zaman daha gür  sözleri ile olanları dile getiriyordu. Bu konuda kendisini özgür kılmıştı. Fakat bunu kabul etmediler.

1972 yılında Sovyet düzeni ve yaşantısına uymayan yazıları ile Sovyet yaşantısını küçük düşürücü eserler verdiğini belirtrek Komünist partiden atarlar. Bununla da yetinmeyerek, basın-yayın alanında çalışmasını yasaklayarak yeniden onu ‘eğitmek’ için Mıyekuape Karton fabrikasında çalışmasına karar verirler. Burada kendisine verilen çalışma zorunluluğu bittiğinde 1992 yılına kadar Ağaç İşleme tesislerinde çalıştırılır. ÇESEBEJ Kaplan’ın 70’li yılların sonuna kadar ne düzyazı ne de şiir ve diğer alanlarda yazıları gözükmez. Bazen binde bir gazete veya almanaklarda bazı yazıları basılır.

1979 yılında bir grup yazarın da eserinin yer aldığı ‘Caddemiz’ isimli kitap Krasnodar Kitap basımevinin Adigece kısmınca yayınlanır. Bu kitapta Kaplan’ın ‘İdris’ isimli poemi ve bazı şiirleri yer alır. 1982 yılında ‘Benim payımdaki iş’ isimli şiir kitabı yayınlanır. Daha sonra bu kitabındaki eserleri 1982 yılında ‘Çekiç sesi’ isimli kitabına da alır. Ünlü Adige şairi Jene Kırımıze ÇESEBEJ Kaplan hakkında; ‘İşçilikle iştigal eden genç şair ÇESEBEJ Kaplan yaşıtı genç dostları içinde köylüsü yaşlı insanlar içinde en önemlisi Sovyet halkının temiz yürekliliğini anlatıp dile getiriyor’ diyordu.

Şair 1992 yılında gazete-yayın kompleksi ‘Tham Yineş’u’ nün yöneticiliğini yapar. Her hafta aynı ismi taşıyan gazete ile  sanatsal edebi yazıların yayınlandığı ‘Kafkas fiili’ dergisini yayınlar. ÇESEBEJ Kaplan bu dönem içerisinde ‘Nefap’, ‘Psem Gıj Yeş’ı’, isimli eserleri yayınlanır. Bu kitaplarda daha önceki tarihlerde  yazdığı pek çok şiiri de girer. Bu şiirlerde keskin derin bir bakışla hayatı gözlemlediği, sanatsallıkla birlikte doğruyu da muhafaza ederek yazdığını görüyoruz. ÇESEBEJ Kaplan’ın kaleme aldığı yazılarda her zaman Adigeydeki yaşamın eksiklikleri ve yapılan hatalar, sıradan halkın acıları, arzuları açık bir dille anlatılır. Bunun  yanısıra yazarın başka temalara, sevgiye değindiği lirik eserleri de vardır. ÇESEBEJ Kaplan’ı insanlar  şair, yazar, gazeteci halkın faydası için emek sarfeden toplumsal etkinliklerin katılımcısı olarak tanırlar. 16 yıldır da Rusya Yazarlar Birliği’nin Adigey Dalı başkanı. Bu organizasyon içinde kendisininde anlaştığı pek çok sanatla meşgul kişi de yer alır. Yazıyorlar, düşünüyorlar sanatsal gelişim için çalışırken yaşamı ele alıyorlar.

ÇESEBEJ Kaplan’I doğum günü dolayısıyla tebrik ederken yarım asrı geçmiş olan sanatsal yaşamınında ilerlemesini, sağlık ve esenlik içerisinde tüm iyiliklerinin çoğalarak artması temennisinde bulunuyoruz.