21 MAYIS ”SİYASET MEYDANI”NDA

YEMUZ Nevzat Tarakçı
16.05.2008

Bu habere ne kadar çok sevindiğimi tahmin edemezsiniz.

“Siyaset meydanı” programı yapımcısı ve sunucusu Sayın Ali KIRCA, son anda herhangi bir değişiklik olmazsa Çerkes toplumunun hüzün günü olan 21 Mayıs’ı “ Siyaset Meydanı Özel”e taşıyacaklarını belirtti.

Haberde, Kafkas toplumunu temsil eden, dernek, vakıf ve federasyonların birlikte organize ettiği “ Büyük Çerkes Göçü’nün 144. Yıldönümü Anma Programı”yla birlikte, “Siyaset Meydanı Büyük Çerkes Göçü” KEFKEN’den canlı olarak yayınlanacak, denildi.

Yapılan açıklamada, bu programla, “Türkiye’de yaşayan, sayıları yedi milyon civarında olan, geleneklere sıkı bağlılıklarıyla bilinen, asaletleri, zarafetleriyle hep konuşulan, giyim kuşamları, sosyal hayatları, birliktelikleriyle daima gündemde olan bu güzel toplumu herkes daha yakından tanıyacak.” denildi.

Programa davet edilen, konuya vakıf siyasetçiler, gazeteciler, Kafkas kökenli büyük iş adamları, tanınmış Çerkes yazar ve şairleri, dernek ve federasyon başkanları, Kafkasya’dan katılacak sanatçılar, DÇB yetkililerinden oluşacak katılımcıların isimleri daha sonra açıklanacak.

Bu anlamlı günde, bu özel programla Kafkas kültürünün layıkıyla tanıtılması, milyonların bilgilenmesi için imkân hazırlayan, bu oluşuma destek veren herkesi gönülden kutluyor,  emeği geçenlere içtenlikle teşekkür ediyorum.

Programın, toplumumuz adına hayırlara vesile olmasını diliyorum

Artık Çerkesler, sadece “Çerkez kızı, Çerkez Etem ve Çerkez tavuğuyla” gündeme gelmeyecek.

Çerkes’lerin kültürlerini yaşatma sevdaları” dile gelecek!

“Küllerinden doğan bir toplumun” yeniden doğuş hikâyesi anlatılacak.

Çerkeslerin birliktelikleri, uyumları, saygı ve edepleri dile gelecek.

Tarihinde, yazılı olmayan hukuk kurallarıyla (xhabzeleriyle) yaşayan,  dünyada hapishanesi olmayan belki tek halk olan bu kültürün temsilcilerini herkes daha yakından tanımış olacak.

Soylu bir toplumun hayat hikâyesini herkes yetkili ağızlardan öğrenecek.  

Program, şüphesiz gerçekçi, güzel, doyurucu olmalı.

Programa çok büyük katılım sağlanmalı.

Bu etkinliğe gençliğimiz büyük ilgi duymalı. 

Dünyanın pek çok ülkesinde dağınık halde yaşayan Kafkas toplumunun ortak sıkıntıları konuşulmalı. Farklı bakış acıları tartışılmalı.

Çerkes toplumu için acının, hüznün ve bölünmüşlüğün kara tablosu 21 Mayıs’ın her boyutu anlatılmalı.

Efsaneler ülkesi, yaralı cennet köşesi Kafkasya’nın mahzun duruşu, Elbruz’un hasretle sağına soluna bakışı, Kuban’ın, Terek’in eski neşesinden uzak, durgun, akışı anlatılmalı.

Bir toplumun kültürünü yaşatma sevdası, mücadelesi, hayat felsefesi anlatılmalı.

Dilin toplumlar için önemi vurgulanmalı.

Kimliği ve kültürüyle barışık bir nesil yetiştirmenin önemi anlatılmalı.

Bu özel günlerde kupkuru anmaların değil özü anlamanın önemi vurgulanmalı.

Kafkas toplumunun temel felsefesinin sevgi, dostluk ve barış olduğu anlatılmalı.

Bu toplumun, dünyanın hiçbir yerinde olmayan, atalarından asırlar sonrasına taşıdıkları, insanlığa örnek olabilecek çok ciddi insani değerleri anlatılmalı.

Kültürler arası diyalogun önemi vurgulanmalı.

Renk, dil ve din ayrımının çağdışı bir mantık olduğu belirtilmeli.

Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunda Çerkes liderlerinin katkısı anlatılmalı.

Türkiye’nin, Çerkeslerin de vatanı olduğu vurgulanmalı.

Dünya coğrafyasında yaşayan bütün Çerkeslerin, ekonomik ve kültürel ilişkilerini sağlıklı bir şekilde geliştirmek zorunda oldukları hakikati anlatılmalı.

Ben,  yurt dışından ve yurt içinden programa davet edilen değerli katılımcıların, duygu ve düşüncelerini en doğru ve en güzel şekilde ifade ederek, canlı yayını izleyen milyonları doğru bilgilendireceklerine inanıyorum.

Bu programın gecikmiş bir karar olduğuna inanıyor, çok istifade edeceğimi sandığım programın tarihini, saatini iple çekiyorum.

Keşke bu haber hayal ürünü olmasa! Kefken mahşeri bir kalabalığa sahne olsa! Kefken’e gidemeyen, canlı yayına katılamayanlar da 21 Mayıs 2008’i televizyonlardan geniş geniş takip etse, gazetelerden uzun uzun okuyabilse!

Ne dersiniz, iyi olmaz mıydı?