Ben Abzegh’im ama bizim sülale
adımızdan hem Shapsugh olanlar, hem de Abaza olanlar var.
Acaba onlar bizim akrabalarımız mı, diye soru soranlara
sıkça rastlıyoruz. İzmit’in Uzuntarla Beldesi'ndeki
akrabalar günlerinden birinde bir akrabamla karşılaşmıştım.
Kendisi avukatmış, ikimiz de Tletseruk sülalesinden
olduğumuz için akrabamı buldum diye çok sevinmiştim. Tam
akrabamı buldum derken, yeni akrabam benim Shapsugh
kabilesinden olduğumu öğrenince kendisinin Abzegh olduğunu,
yani açıkça söylemese de akraba olmadığımızı ima ederek
yanımdan uzaklaşmıştı.
|
Avukat TLETSERUK Yaşar Beyefendi ile Akrabalar
Günü'nde |
Çerkeslerin geleneksel aile yapısını ortak atalarından gelen
ve aynı soyadını taşıyan aileler “K’oş” (kardeş), “Wunek’oş”
(aile kardeşi), “Şıuph” (Kız kardeş), toplulukları
oluşturur. (Yeminli wunek’oş grubu hariç.) Aynı soyadı olan
her Çerkes birbirini yakın akraba sayar.
Bu aile soylarının oluşturdukları kabilelere de Abzegh,
Shapsugh, Bjedugh, Natukuay, Cemguy, Kabardey, Besleney,
Hatukuay gibi denmektedir. Bu kabileler adlarını coğrafi
bölgelerinden veya prenslerinin adlarından aldılar. Daha
eskiden var olan birçok küçük kabile de bu kabilelere
karışmış ve o eski kabilelerin çoğunun isimleri günümüzde
unutulmuştur.
Yukarıda adı geçen bütün kabileler soydaş (Ihepk) sayılır,
Adigeliği yani Çerkesliği oluştururlar. Bu geleneksel yapı
eskisi kadar olmasa da varlığını hala sürdürmektedir. Bugün
de hemen her Çerkes hangi “Wunek’oş” aileden ve kabileden
geldiğini bilir.
Karadeniz sahilinde yasayan Shapsughlar, Abzeghler ve
Natukuaylar 14 Temmuz 1791 ve sonrasında beylerini tasfiye
ettiler ve yaşlıların önderlik ettiği halk meclisleriyle
yönetilmeye başladılar. Feodal yapısını koruyan diğer Çerkes
topluluklarından gelen ailelere sığınma hakkı sağladılar. Bu
nedenle sürgünden önceki dönemlerde özellikle Shapsughların
nüfusu oldukça artmıştı.
Aslında akrabalıkta önemli olan ortak atadan gelen “Wunek’oş'’luktur.
Shapsughluk, Abzeghlik veya Kabardeylik, Ankaralı,
İstanbullu, İzmirli gibidir. Çünkü o zamanki beylerin
tutumlarından ve daha başka birçok sebepten, hemen yukarıda
değindiğimiz gibi önemli ölçüde kabileler arası göçler
olmuştur.
Buna bir örnek daha vermek gerekirse bugünkü Kabardeyler bir
zamanlar Kuban bölgesindeki kardeşleriyle beraber
yaşıyorlardı. Kabardeyler bugün 505 bin kişilik
nüfuslarıyla, Kafkasya’daki, en kalabalık Çerkes grubunu
oluşturuyorlar. Gerçek kökleri Kuban bölgesi olan
Kabardeyler, Altınordu Hanları’nın baskıları sonucu, 1237’de
Pşı Kabart önderliğinde Anapa ve Kırım üzerinden, Azak
Denizi'nin doğu kıyılarından yavaş yavaş Orta Kafkaslara
doğru yayılmışlar, 13–15.yüzyıllarda şimdiki yerlerine
çekilerek bugünkü Kabardey-Balkar topraklarına
yerleşmişlerdir ama bugün onların “Wunek’oş”larını Adigey’de
ve hatta Abhazya'da bile “ortak atalarından gelen
wunek’oş soy adlarından” tespit etmek mümkündür.
Akrabalık ilişkileri bütün toplumlarda önemlidir. Ancak
dünyanın dört bir yanına dağılmış olan Çerkesler için çok
daha önemlidir. Wunek’oş soyadı aynı olan herkes ister
kendini Abzegh tanıtsın, ister Shapsugh, ister Besleney,
bilinmelidir ki hepsi bir dedenin torunlarıdır. Hepsi
geçmişte şimdi bilemediğimiz farklı nedenlerden dolayı
kabileler arasında göç etmişler ve haliyle biz torunlar da
onları en son göç ettikleri kabilenin mensubu kabul
etmişizdir. Halklarımız arasında bu konuda bilgisi eksik
olan kardeşlerimiz, arkadaşlarımız vardır. Onları
bilgilendirmek hepimizin görevidir. Çünkü bizler bu
yanılgıyı düzeltirsek gelecek nesillerimiz akrabalarından
kopmak yerine, onlarla daha çok dayanışma içine
gireceklerdir.
Akrabalık gerçekten çok önemlidir. Ancak; önce insanlık ve
buna bağlı olarak da akrabalık ilişkileri gelmektedir.
Üstadımız olan Rahmi TUNA, sözünün bir yerinde şöyle
söylemişti: İyi insan olmak her şeyden daha önemlidir.
İnsan, insanlığını kaybettikten sonra wunek’oş olmuş neye
yarar. |