Kafkas
Dernekleri Federasyonu’muzun (KAFFED) 5. genel kurulu (3-4
Aralık, Ankara), her bakımdan çok başarılı geçti. Dinamik,
çoksesli, tartışmalı ve düzeyli bir genel kuruldu. Kazanan
‘birlik’ oldu. Katılan ve katkı veren herkesi kutluyorum...
Genel kurulun ilk günkü istişare toplantısı çok iyi oldu;
delege olsun-olmasın tüm katılımcılara eşit söz hakkı verildi,
düşünceler tartıştı, hitabetler yarıştı, bildiriler uçuştu,
herkes eteğindeki taşları döktü. Federasyon başkanlığı boyunca
uğradığı pekçok haksız eleştiriye ve ahlaksız karalamaya sabır
gösteren Cihan Candemir, yüce gönüllülüğünü yönettiği bu
istişare toplantısında da gösterdi; varoluşlarını kendisini
karalamak ve federasyonu yıpratmak üzerine kurmuş olanlara da
söz verdi, aynı sabırla dinledi, nezaketi elden bırakmayan bir
üslup ve eksiksiz bir hitabetle cevapladı. Candemir, bu genel
kurulda bilgi, tevazu, hoşgörü ve duygusallıkla harmanladığı
performansıyla hepimizin gönlünü fethetti ve yüreklerimize
insan sıcaklığı ekti. Teşekkürler başkan...
İkinci günkü resmi genel kurul toplantısı da gayet iyiydi;
iktidar partisinin deneyimli-etkin hatibi Hüseyin Çelik ile
anamuhalefet partisinin yükselen yıldızı Emine Ülker Tarhan’ın
konuşmaları içerikli, samimi ve umut vericiydi. İki başkan
adayımız (Vacit Kadıoğlu ve Yalçın Karadaş) ile delegelerin
konuşmaları yapıcı ve kapsayıcıydı; toplumumuzun karşı karşıya
bulunduğu pek çok sorun gündeme getirildi, daha iyi bir
gelecek için düşünceler savunuldu, öneriler sunuldu.
Bu genel kurul, tam da genel kuruldan önce yaptığımız ‘Çare
birliktir, birlikte yürümektir’ başlıklı çağrımızda
belirttiğimiz üzere, federasyonun temel kuruluş felsefesini ve
bugüne dek sürdüregeldiği ‘birlik’ çizgisini korumak
bakımından çok kritik bir öneme sahipti. Federasyonu oluşturan
pekçok dernek başkanı, yönetim kurulu üyesi ve delegesiyle
birlikte 500’ü aşkın kanaat önderimizin imzaladığı bu çağrıda,
son yıllarda hem diyasporada hem de anavatanda, bizi bugüne
kadar ayakta tutan birliğimizin ve ancak bu sayede koruduğumuz
gelecek umudumuzun, Kafkasya üzerinde hesabı olan büyük
güçlerin açık tehditi altında olduğu belirtilmiş ve bu genel
kurulun birliği korumak için hayati değer taşıdığı ifade
edilmişti.
Yanılmadık. Özellikle Adige-Abaza birliğini yıkmaya yönelik
ABD-Gürcistan eksenli planlı girişimin ve siyasetin gölgesini
genel kurula taşımak isteyenler oldu; şaşırtıcı ittifaklar
eşliğinde boy göstermeye ve provokasyon yaparak dikkat çekmeye
çabaladılar. Ama genel kurul öyle güçlü bir sağduyu ortaya
koydu ki, bu ittifakların hiçbiri birlikte yürüme
kararlılığımıza bir fiske dahi vuramadı. Aksine, federasyonun
kuruluşundan beri sürdürdüğü sağlam çizgisi daha da
güçlendirildi ve birlik bayrağı daha da yükseltildi. Başta
Sakarya Kafkas Derneği Başkanı Muharrem Saran (ki, bence genel
kurulun yıldızıydı) olmak üzere, birliğin kazanmasını sağlayan
tüm genel kurul katılımcılarını kutluyor ve toplumumuz adına
teşekkür ediyorum...
Vacit Kadıoğlu başkanlığında görevi devralan yeni yönetim
kurulumuz, çok zor şartlarda tarihi bir sorumluluk
üstlenmiştir. En önemli görevleri, federasyonun örgütsel
gücünü ve etkinliğini genel kurulda vücut bulan sağduyuya
uygun bir çizgide yükseltmek ve toplumumuzu federasyon çatısı
altında daha da bütünleştirmektir. Artık anlaşılmıştır ki,
sadece Adigeler ve Abazalar açısından değil tüm kardeş Kuzey
Kafkas halkları bakımından çare, aynı federasyon çatısı
altında güçleri birleştirmektir. Genel kurul, yeni başkana ve
yönetim kuruluna bu yolda çaba göstermeleri için hem görev hem
yetki vermiştir.
Bu genel kurul, daha kurumsal bir istişare mekanizmasına olan
ihtiyacımızı da net olarak ortaya koymuştur. İlk günkü
toplantıda da görüldüğü gibi, ana ekseni federasyon çizgisinde
olmak üzere, farklı düşünce ve önermeleri de kapsayacak bir
danışma meclisinin kurulması ve bunun siyaset üreten bir kurum
olarak konumlandırılması, federasyona güç ve dinamizm
kazandıracaktır. Bu yolla federasyon hem daha fazla düşünce ve
proje üreten bir yapıya kavuşacak hem de kendi dışındaki
unsurlarla daha yapıcı-sinerjik bir işbirliğine imkan
yaratacaktır.
Federasyonumuzun yeni yönetimi, 2014’e kadar sürecek ve her
geçen gün daha da keskinleşecek olan çok kritik bir süreçte
görev yapacak. Kolay olmayacak. Başarılı olmalarını diliyorum.
Güveniyorum. Onlara bu görevi veren bizler yanlarında olursak,
gereken desteği verirsek başaracaklardır. Yolları açık
olsun... |