Bu ülke için savaşırken Türkçe bilmeyen, şimdilerde ana dilini
bilmeyen bir toplum Çerkesler.
Çerkesler, gün geçtikçe
köklü kültürü unutulan bir halk.
Peki, bu toplum neden konuşamıyor dilini,
niçin yaşatamıyor kültürünü?
Dillerini, kültürlerini yaşatmayı
kendileri mi istemiyor
yoksa devlet desteği olmadığı için mi zor durumda bu dil, bu
kültür?
Ne dersiniz, devlet bunun farkında mı acaba?
Çerkesleri ne kadar önemsiyor?
Yani “Dil olmazsa toplum
da olmaz!” hakikatine ülkeyi yönetenler samimiyetle inanıyor
mu?
Şu soru da cevap bekleyen bir soru:
Bu halkın siyasetle
samimiyeti ne kadar?
Ya siyasilerin bu halkla muhabbeti?
SİZCE BU ÜLKEDE FARKLILIKLAR ZENGİNLİK KAYNAĞI MI?
Sizce siyasiler, bu ülkedeki farklılıkların zenginlik kaynağı
olduğuna inanıyor mu?
Farklılıkların
zenginlik olduğuna inanıyor,
Çerkeslere de değer
veriyorlar demektir.
Hatta ülkeyi yönetenler, Çerkesleri, Çerkes olarak seviyor,
onların Çerkes olarak
kalmasını istiyor demektir.
Hani “Farklılıklar
zenginlik kaynağımızdır!” derler ya işte ondan!
Hani “mozaik” diyorlar
ya…
O halde diğer renklerle birlikte Çerkes kültürel değerlerinin de
korunması, yaşatılması gerekmez mi?
Farklı kültürler yaşatılamazsa
tek renkli, hatta renksiz
bir toplum oluşmaz mı?
İKTİDARLAR ve ÇERKESLER
Peki, mevcut iktidar, bu kültürün yaşatılması için bu topluma
gerekli desteği veriyor
mu?
Veya ülkeyi yönetenler
nasıl katkı sağlayabilir bu farklı renklerin, bu değişik
kültürlerin yaşatılmasına?
Devlet ne yapmalı, nasıl destek vermeli?
Bu sorular, cevabı herkesçe bilinen kolay sorular.
Konu eğer Çerkeslerse, bu halk, 150 yıldır çok zor şartlarda
kültürlerini yaşatmaya çalışan soylu bir halk.
Bu ülkede Çerkesler çok
testten geçti:
Vatana bağlılık testi,
Sadakat testi.
Vefa testi.
Uyum testi…
DEVLET, ÇERKESLERİ İYİ TANIYOR!
Devletimiz, uysal Çerkes halkını ve
Çerkes kahramanlarını
çok iyi tanıyor.
Mesela:
Yunan işgaline karşı ilk kurşunu atan
Hasan TAHSİN,
Hamidiye kahramanı Rauf
ORBAY,
Milli Türk Edebiyatının öncüsü
Ömer SEYFETTİN, Halide
Edip ADIVAR…
Güreşte sırtı yere gelmeyen
Gazanfer BİLGE…
Futbolda Süleyman SEBA,
Can BARTU…
Türk sinemasında Türkan
Şoray, Ediz HUN…
Türk Televizyonunda Halit
KIVANÇ…
Bu güzel insanlar görevlerini en mükemmel şekilde yapıp
tarihe mal olmuş
sadece birkaç örnek!
ÇERKESLER HUZUR ve ASAYİŞİN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİDİR!
Devlet, 150 yıldır ülkede huzurun ve asayişin en büyük destekçisi
olan bu halkı iyi tanıyor.
Devlet, bu halkın Kurtuluş
Savaşındaki fedakârlıklarını çok iyi biliyor.
Devlet, hırsızı, arsızı,
sahtekârı olmayan bu soylu halkın duruşunu benimsiyorsa demektir
ki devletin Çerkeslerle bir
problemi yok.
Zaten Çerkes halkının da devletle bir derdi yok!
Ama yine de iktidarın bir
samimiyet testine girmesi lazım!
Bakarsınız bu test yakında uygulanır.
“ÇERKESLERİN EN ÖNEMLİ SERMAYESİ SADAKKATTİR!”
Çerkes halkı bu anlamda gerçekten problemsiz bir halk.
Ne der Çerkes önderlerinden Thamade
JABAĞI:
“Asalet kanda değil ruhtadır, soylu olduğunuzu ahlaki tutum ve
davranışlarınızla gösteriniz!”
Bakınız, kendisi Çerkes olmayan araştırmacı yazar, Çerkes halkı
için ne söylüyor:
Çerkesler, sıkı asker,
Güvenilir istihbaratçı,
Sadık bürokrattır.
Onların ellerindeki tek sermaye “sadakat” tir!
ÇERKESLER VATANDAŞLIK GÖREVİNİ EN İYİ ŞEKİLDE YAPIYOR
Devlet biliyor, herkes de bilmeli ki, Çerkesler,
Türkiye´nin birliği,
kalkınması ve gelişmesi için üzerine düşen görevi bugüne kadar
fazlasıyla yaptı, yapıyor, bundan sonra da yapacak!
SEVGİ LAFTA KALIRSA…
O halde seven, sevginin gereğini yerine getirmeli!
Devlet, Çerkeslere değer veriyor, “Bu kültür yaşamalı!” diyorsa
Çerkeslerin “ana dili”
nin öğretilmesine destek olmalı.
Bunu sadece ailelere ve
STK’lara bırakmamalı.
Ana sınıfından itibaren bu dilin öğretilmesine imkân tanımalı.
Çerkesçe öğreten okullar,
Çerkesçe TV’ler olmalı.
Sevgi lafta kalmamalı!
DEVLET HER ÇERKESİ SEVMEZ!
Yoksa siz şöyle mi diyorsunuz:
Devlet, öyle kültür derdi olan
Çerkesi sevmez!
Devlet, TV isteyen
Çerkes’i sevmez!
Devlet, “Ana dili eğitiminde devlet desteği şart hatta ana dili
öğretmek devletin görevi!” diyen Çerkesleri asla sevmez!
Devlet, iki de bir “Ben
Çerkesim!” diyeni de sevmez!
Devlet, “Babam Çerkes ama
ben Fenerbahçeliyim!” diyen Çerkesleri sever, mi diyorsunuz?
Demek ki siz farklı düşünüyorsunuz!
O HALDE…
Devlet, Çerkesleri ciddiye alıyor ve
“ana dili öğretimi” dâhil
her konuda Çerkes halkına samimi destek olmak istiyor da biz mi
derdimizi devlete düzgünce anlatamıyoruz?
Yoksa biz, istemeyi mi bilmiyoruz?
Veya bu dil, devletin
desteği olmadan da ailelerin gayretiyle yaşatılabilir mi?
Ne dersiniz?
DEVLET, 4 BİN YILLIK BİR DİLİN CAN ÇEKİŞME SAHNESİNİ SEYREDİYORSA…
Türkiye’de yaşayan 7 milyona yakın Çerkes, şüphesiz ki bu
Cumhuriyetin asli unsurudur.
İşte bu toplumun 4 bin yıllık geçmişi olan ana dili
Çerkesçe, ne yazık ki
bugün can çekişiyor.
Bu dilin, devlet desteği olmadan yaşayabilmesi de imkânsız!
Peki, devleti yönetenler ne yapıyor?
Bu ülke için savaşırken Türkçe bilmeyen Çerkesler,
bugün ana dillerini bilmiyor!
Sizce de acı değil mi?
Kimin umurunda acaba?
Devlet, bu yok oluşa
seyirci kalabilir mi?
Dili yok olan kültürün, kültürü yok olan toplumun yaşayabildiği
nerede görülmüş!
|