Söylemesi çok zor ama ne
yazık ki toplum olarak ayrıştık, parçalandık!
Yoksa Kurumlarımız mı bölüyor bizi?
Neyin derdindeyiz?
Neyi
paylaşamıyoruz?
Anlamak imkânsız!
Peki halkımız
bu acı tablonun
farkında mı?
Bilincinde mi bu kötüye
gidişin?
Toplumumuz, bu ayrışmanın,
bu kamplaşmanın farkındaysa
hakemlik görevi
üstlenmeyi düşünüyor mu?
Yani
“Sen haksızsın, sen
haklısın!” demeyi…
Krizi yönetmeyi…
Birlikteliği ve uyumu
sağlamayı…
Kendisini dinlemeyen
egoistleri oyundan atmayı…
KİM İSTER?
Kim ister tek yürek olmak
varken, bir olmak,
diri olmak dururken paramparça olmayı?
Kim ister birlikte
dağ gibi sorunlarımızı
çözüp huzur içinde yaşamak imkânına sahipken her gün didişmeyi,
kavga etmeyi?
NEDEN BİRLİKTE HAREKET EDEMİYORUZ?
Peki neden bu haldeyiz?
Neden birbirimizle didişip dururuz?
Sorumlu kim?
Kimler
adımını birlikteliğe
atarken kimler ısrarla
ayrılığa adım atıyor?
Çerkes toplumu, halkımız
bu acı tablodan haberdar mı?
Nasıl bir olacağız, nasıl
birlikte hareket edeceğiz?
Ne zaman
ellerimizi tutuşturup
yüreğimizi birleştireceğiz?
Yoksa hiçbir zaman mı?
Kaynar festivali bu
bölünmüşlüğü, bu paramparça hali görünür kıldı.
Kaynar’dan ders alınmalı.
Olaya halkımız müdahil
olmalı.
Halk “Sen,
samimi değilsin, o yüzden şu kırmızı çizgiyi aşma;
sen ise samimisin biz
senin yanındayız, desteğimiz seninle!” diyebilmeli.
NEYİ BEKLİYORUZ?
Farklı Federasyonlar,
Farklı kurum ve kuruluşlar,
Farklı gruplar…
Bu ayrışmanın sorumluları
hakkında öz eleştiri
yapmalı.
Neyi bekliyoruz?
Daha ne olsun istiyoruz?
YA ÜÇ MAYMUNLAR?
Suskunlar,
Yangına körükle gidenler,
Üç maymunlar,
Timsah gözyaşı
dökenler,
Avucunu ovuşturanlar…
Haydi açık yüreklilikle
söyleyin, gurur ve kibir
abideleri, memnunsunuz değil mi halinizden?
Söyleyin de halkımız da
son sözünü söylesin hakkınızda!
Ey Federasyonlarımız,
ey farklı kurum ve kuruluşlarımız, ne bekliyorsunuz?
Her ulusal yas günümüzde,
21 Mayıslarda,
yaşadığımız talihsizliklerden gerekli dersi çıkarmadınız mı?
Her kurum, her grup…
ders çıkarmalı değil
mi?
Herkes
şapkasını önüne
koymalı ve düşünmeli değil mi?
Evet, sözde hepiniz
birlikten yanasınız.
Ya icraat?
HALKIMIZ “DUR!” DEMESİNİ BİLMELİ
21 Mayıs’ta bile bir araya
gelemeyen, sürekli
birbirini suçlayan
kurumlarımız, guruplarımız, bu kör dövüşüne, bu anlamsız
ayrışmaya, bu gereksiz bölünmeye artık bir son vermeli.
Bu kurumlarımız,
“Küçük olsun benim olsun!”
mantığıyla Çerkes toplumuna zarar veriyorsa halkımız da bunlara
“DUR!” demesini bilmeli.
HALKIMIZ SESİZLİĞİNİ BOZMALI
Eğer toplumun sesi, halkın
tepkisi yükselmezse inanın
atı alan Üsküdar’ı çoktan geçecek!
Tabii toplumun
“birliktelik” diye bir
derdi, “hizmet üretilsin!”
diye bir isteği varsa.
Halkın böyle bir derdi
yoksa…
Kavgalardan,
didişmelerden
bihaberse…
Toplum halinden memnunsa
zaten veleddallin âmin!
|