Şenlikler, festivaller,
Geniş mekânlar,
Zengin protokol,
Coşkulu kalabalık…
Ve bize hiç yakışmayan
kör amatörlük.
Amatörlüğün sonucu
bodoslama yapılan işler.
Düşe kalka, bata çıka…
Her tarafı dökülen,
limem lime dağılan
programlar…
Ah amatörlük ah!
Neredesin ey
profesyonellik?
BİZ NE ZAMAN AMATÖRLÜKTEN KURTULACAĞIZ
Evet, büyük düşünmek
profesyonellik gerektirir.
Peki, biz ne zaman
amatörlükten kurtulacağız?
Ne zaman
“İşte bak program böyle
yapılır, iş böyle bitirilir!” dedirteceğiz?
Ne zaman ezber bozacağız?
Yoksa biz hiç mi profesyonel olamayacağız?
Her işimiz, her halimiz,
Her tavrımız hep böyle amatör
mü kalacak?
Şu etkinliklerimize,
şu programlarımıza bir
bakın!
Şu dünya kadar misafiri
buyur ettiğimiz,
Şu koca koca insanlarla
buluştuğumuz programlara…
Her karesi amatörlük,
Pek çok yeri perişanlık…
El yordamıyla iş
yapıyoruz.
Düşe kalka, bata çıka.
Bu, çözümden uzak,
Bu, samimiyetten
nasipsiz,
Bu, her tarafı dökülen,
Bu lime lime dağılan programlardan
medet umuyoruz!
Pes doğrusu!
.
PROGRAMLAR BİZE YAKIŞMALI
Bak yaz sezonundayız.
Toplumun büyük bir kesimi kırsalda.
Düğünler, şenlikler,
festivaller… dönemi.
Duyarlı her insana büyük
görev düşüyor.
Hiç olmazsa duyarlı
kesimin övünmeyi, dövünmeyi bırakıp
kültürel çalışmalar içinde olması gerekir.
Düğünler, şenlikler,
festivaller… artık amatörce olmamalı.
Etkinlikler bize yakışmalı.
Bize yakışan, büyük
düşünmek,
Ezber bozmak,
Profesyonel olmak…
MESELA, TV’SİZ KÜLTÜR NASIL YAŞAR?
Profesyonel düşünemeyen
bir toplum olduğumuz içindir ki
bir TV’miz bile yok.
Amatör düşündüğümüz
içindir ki gençliğimiz ve
kültürel değerlerimiz bu halde.
Malum, sağlıklı bir
toplum, kimliği ve kültürüyle barışık bireylerden oluşur.
Toplumun geleceğini
genç nesiller
belirler.
Şüphesiz, gençlerin kimlik
gelişimi ve sosyalleşme sürecinde en etkili araç, kitle iletişim
araçlarının en yaygını olan
televizyondur.
Televizyon, sosyal ve
kültürel kimliğin şekillenmesinde büyük rol oynar.
Televizyon, bir sihirli
güçtür ve milyonları etkiler.
Çerkes toplumu, kendi
değerlerini ve güzelliklerini koruyan, geliştiren bir toplum olmak
için çağın gereklerini yerine getirmek zorundadır.
Kitle iletişim araçlarının
en önemlisinin TV olduğu da unutulmamalıdır.
Kültürü yaşatmak için TV
gereklidir.
Elzemdir.
Şarttır!
Çerkes toplumunun, dilini konuşabilmesi,
Kimliğini koruyabilmesi,
Kendi kültür, sanat,
tarih ve edebiyatına sahip çıkabilmesi kitle iletişim
araçlarıyla, sosyal medyayla mümkündür.
SÖZDEN ÖTE EYLEM GEREK
Kültürel duyarlılık;
sözden öte eylemi, amatörlüğü aşıp
profesyonelliği
gerektirir.
Mesela, festival adıyla
binleri, on binleri bir alana yığınca
“festival” olmuyor.
Mesela, ben
“Çerkes TV istiyorum!”
demeyle, imza toplama kolaycılığıyla iş bitmiyor.
Mesela kim izah edebilir
milyonlarca mensubu olan bir kültürün bir TV’sinin olmayışını?
Bu sorunun cevabını hangi
dernek başkanımız veya
hangi genel başkanımız
verebilir?
ÇÖZÜM
Çözüm, hayati önem taşıyan
konularda profesyonel bir ruhla işe koyulmakta.
Çözüm, programları
amatörlükten kurtarmakta.
Çerkes toplumu, kendi
değerlerini ve güzelliklerini koruyan, geliştiren bir toplum olmak
için çağın gereklerini yerine getirmek zorundadır.
Şenlik de festival de TV’de öyle.
Günümüzde toplumumuzun
kendi kültür, sanat, tarih ve edebiyatına sahip çıkabilmesi kitle
iletişim araçlarıyla,
Sosyal medyayla,
Sosyal ve kültürel etkinliklerle,
Yani büyük düşünmekle
Yani ezberi bozmak,
profesyonel olmakla mümkün!
Kör amatörlük bize yakışmıyor.
|