...................
...................
NEREDESİN EY PROFESYONELLİK
22.07.2017
YEMUZ Nevzat Tarakçı
...................
 
...................

Şenlikler, festivaller,

Geniş mekânlar,

Zengin protokol,

Coşkulu kalabalık…

Ve bize hiç yakışmayan kör amatörlük.

Amatörlüğün sonucu bodoslama yapılan işler.

Düşe kalka, bata çıka…

Her tarafı dökülen, limem lime dağılan programlar…

Ah amatörlük ah!

Neredesin ey profesyonellik?

 

BİZ NE ZAMAN AMATÖRLÜKTEN KURTULACAĞIZ

Evet, büyük düşünmek profesyonellik gerektirir.

Peki, biz ne zaman amatörlükten kurtulacağız?

Ne zaman “İşte bak program böyle yapılır, iş böyle bitirilir!” dedirteceğiz?

Ne zaman ezber bozacağız?

Yoksa biz hiç mi profesyonel olamayacağız?

Her işimiz, her halimiz,

Her tavrımız hep böyle amatör mü kalacak?

Şu etkinliklerimize, şu programlarımıza bir bakın!

Şu dünya kadar misafiri buyur ettiğimiz,

Şu koca koca insanlarla buluştuğumuz programlara…

Her karesi amatörlük,

Pek çok yeri perişanlık…

El yordamıyla iş yapıyoruz.

Düşe kalka, bata çıka.

Bu, çözümden uzak,

Bu, samimiyetten nasipsiz,

Bu, her tarafı dökülen,

Bu lime lime dağılan programlardan medet umuyoruz!

Pes doğrusu!
.

PROGRAMLAR BİZE YAKIŞMALI

Bak yaz sezonundayız.

Toplumun büyük bir kesimi kırsalda.

Düğünler, şenlikler, festivaller… dönemi.

Duyarlı her insana büyük görev düşüyor.

Hiç olmazsa duyarlı kesimin övünmeyi, dövünmeyi bırakıp kültürel çalışmalar içinde olması gerekir.

Düğünler, şenlikler, festivaller… artık amatörce olmamalı.

Etkinlikler bize yakışmalı.

Bize yakışan, büyük düşünmek,

Ezber bozmak,

Profesyonel olmak…

 

MESELA, TV’SİZ KÜLTÜR NASIL YAŞAR?

Profesyonel düşünemeyen bir toplum olduğumuz içindir ki bir TV’miz bile yok.

Amatör düşündüğümüz içindir ki gençliğimiz ve kültürel değerlerimiz bu halde.

Malum, sağlıklı bir toplum, kimliği ve kültürüyle barışık bireylerden oluşur.

Toplumun geleceğini genç nesiller belirler.

Şüphesiz, gençlerin kimlik gelişimi ve sosyalleşme sürecinde en etkili araç, kitle iletişim araçlarının en yaygını olan televizyondur.

Televizyon, sosyal ve kültürel kimliğin şekillenmesinde büyük rol oynar.

Televizyon, bir sihirli güçtür ve milyonları etkiler.

Çerkes toplumu, kendi değerlerini ve güzelliklerini koruyan, geliştiren bir toplum olmak için çağın gereklerini yerine getirmek zorundadır.

Kitle iletişim araçlarının en önemlisinin TV olduğu da unutulmamalıdır.

Kültürü yaşatmak için TV gereklidir.

Elzemdir.

Şarttır!

Çerkes toplumunun, dilini konuşabilmesi,

Kimliğini koruyabilmesi,

Kendi kültür, sanat, tarih ve edebiyatına sahip çıkabilmesi kitle iletişim araçlarıyla, sosyal medyayla mümkündür.

 

SÖZDEN ÖTE EYLEM GEREK

Kültürel duyarlılık; sözden öte eylemi, amatörlüğü aşıp profesyonelliği gerektirir.

Mesela, festival adıyla binleri, on binleri bir alana yığınca “festival” olmuyor.

Mesela, ben “Çerkes TV istiyorum!” demeyle, imza toplama kolaycılığıyla iş bitmiyor.

Mesela kim izah edebilir milyonlarca mensubu olan bir kültürün bir TV’sinin olmayışını?

Bu sorunun cevabını hangi dernek başkanımız veya hangi genel başkanımız verebilir?

 

ÇÖZÜM

Çözüm, hayati önem taşıyan konularda profesyonel bir ruhla işe koyulmakta.

Çözüm, programları amatörlükten kurtarmakta.

Çerkes toplumu, kendi değerlerini ve güzelliklerini koruyan, geliştiren bir toplum olmak için çağın gereklerini yerine getirmek zorundadır.

Şenlik de festival de TV’de öyle.

Günümüzde toplumumuzun kendi kültür, sanat, tarih ve edebiyatına sahip çıkabilmesi kitle iletişim araçlarıyla,

Sosyal medyayla,

Sosyal ve kültürel etkinliklerle,

Yani büyük düşünmekle

Yani ezberi bozmak, profesyonel olmakla mümkün!

Kör amatörlük bize yakışmıyor.