Gördünüz mü
sonunda olanları? Hep söyledik, hep yazdık,
yorulmadan uyardık.
21 Mayıslarımızın gidişatı
iyi değil, dedik.
“Frenimiz boşalıyor,
savrulduk,
savruluyoruz!” dedik.
Yetkililer daha
toparlayıcı olsun, gerekirse
radikal adımlar
atılsın, dedik.
Bize düşen bir görev
olursa hazırız dedik.
“Ezberimizi birlikte bozalım!”
istedik.
Nafile, sesimiz boşlukta
yankılanıp durdu.
Ve olanlar oldu.
NE OLDU PEKİ?
Gurur duydunuz değil mi
kuru kafalarla?
Gurur duydunuz değil mi
sosyal medyadaki koca koca adamların 21 Mayıs programlarıyla
ilgili zehir zemberek
atışmalarından?
Gurur duydunuz değil mi
yas gününde elindeki bayraklarla
mutluluk fotoğrafı
yarıştıranlarla.
İşte kelimenin tam
anlamıyla savrulmuşluk bu!
Samimiyetsizlik,
benlik ve gurur bu!
Ben bilirim,
başkası bilmez, tavrı
bu!
Küçük olsun benim olsun,
diyen üst kademe zevatın acınası hali bu!
Bu kuru kafalar, bu
seviyesiz tartışmalar,
Çerkes toplumu adına pervasızca konuşmayı alışkanlık haline
getirmiş birkaç gurur abidesinin eseri.
Eserleriyle gurur
duyabilirler!
GÜZEL ŞEYLER DE OLUYOR
Sosyal medyadan izlediğim
kadarıyla güzel şeyler de oluyor.
Bu yıl bir grup, 21 Mayıs
adına sosyal medyayı çok
iyi kullanmış.
Güzel paylaşımlar
yapılmış.
Siyasileri konu hakkında
konuşmaya teşvik etmiş.
Konuşmaları takip etmiş,
konuşanları tebrik
etmiş.
Yani yapılması gerekeni
yapmış.
Bu gayretler, Çerkes ve
sürgün kavramlarının doğru anlaşılmasına hizmet etmiş.
Emek verenleri yürekten
kutluyorum.
Benim takip edemediğim
gayretleri de…
GÖRÜNÜR OLAMAMA PROBLEMİ
Hatırlar mısınız yakın
tarihlerde KAFFED’in Cumhurbaşkanına yazdığı “serzeniş” yazısını?
Yani “Bizi niye
görmüyorsunuz!” sitemi.
Evet güzel bir yazıydı.
Yazı, şöyle de okunabilir:
Çerkesler neden görünür olamıyor?
Çerkesler, yanlış yerde mi
duruyor?
Yoksa söylemleri mi
yanlış?
Ne garip değil mi, varsın
7- 8 milyon insansın ama görünür değilsin.
Konuşuyorsun, ama sesin
boşlukta yankılanıyor.
Seni ciddiye almıyorlar.
Seni yok sayıyorlar.
Doğal olarak sen de
üzülüyorsun.
Hatta kahroluyorsun!
DEVLETİN DESTEĞİ ŞART
Çerkesler nasıl daha fazla
görünür olacak?
Seslerini daha
gür nasıl duyuracak?
İktidar mensuplarına şu
soruları kim sordu, kim soracak?
“Bizim yaşayabilmemiz ana
dilimizin varlığına bağlı.”
“Ana dilimiz varsa biz
varız!”
“Ana dili yaşatabilmek
için devlet desteğine ihtiyaç var.”
“TV’ye
ihtiyaç var!”
Kim sordu, kim soracak bu
soruları?
Çözüme kim
zorlayacak?
Demem o ki Çerkes toplumu
olarak daha görünür olabilmek için 21 Mayıs fırsatlarını çok daha
iyi değerlendirebiliriz.
BİZ VARIZ, BİZİ YOK
SAYAMAZSINIZ!
Biz varız, “Çanakkale” de
varız.
Biz varız, “Kurtuluş
Savaşı” nın her karesinde varız!
“Sarıkamış” ta
varız.
“Vefa” da
varız.
“Sadakat” te
varız!
“Renkli kültürümüz,
güler yüzümüz” le varız.
Var olmaya da devam
edeceğiz!
BAKINIZ CUMHURBAŞKANI NE DİYOR?
''Kendi
ana dilini konuşamayan
bir toplum başkalarına da katkı sağlayamaz.” “Dilini kaybeden bir
toplumun, diğer değerlerini koruması mümkün değildir.” “Dil,
kültür ve medeniyetin köşe taşıdır.”
(Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın 8. Uluslararası Türk Dili Kurultayı’ndaki
konuşmasından)
Eee o halde…
|