FK 1864

26.01.2009

                               
Dr. MEŞFEŞŞU Necdet Hatam
                                             
                                             

Sabahın erken saatleri...

Ne mi yaptım? Haydi bu kez komünist olduğumuz için dönüşçü olduğumuzu ya da anavatana döndüğümüzü sananları, yazanları biraz şaşırtayım. Her günkü gibi sabah namazımı kıldım, Yasin okudum ve bilgisayar’ın başına geçtim. Yine her gün erkenden yapmaya çalıştığım gibi gazeteleri taramaya başladım.

Bir de ne göreyim...

FK 1864

Evet karşımda, Adige bayrağının on iki yıldızı ile, renkleri ile albenisi ile, elinde meşale Sawsırıque’si ile...


Ne kadar mutlu olduğumu anlatamam.

Adigeler genelde, büyük başarılara imza atan bir kardeşleri ile sohbete “wıqızalhfım sıguışşüeğağ- doğumuna sevinmiştim” diye başlar, çoğun da isteklerini sıralarlar. “Doğumuna sevindiğime göre üzerinde çok hakkım vardır”ı ima ederler aslında...  Yani bir Adige'nin sizden alacaklı olması için doğduğunuzda sevinmiş olması yeterlidir.

CC’yı izleyenler FK 1864’ün doğumuna ne kadar sevindiğimi anımsayacaklardır: “Artık bir futbol takımımız da var. Ne mutlu. Adı da çok güzel, çok anlamlı. FK 1864. Bütünü ile kendimize özgü. Kuruluşunun üzerinden yıllar geçse de, çok başarılı, çok ünlü bir kulüp olsa da azından adından dolayı yine bizim kalacak bir kulüp. Kulübü kuran bu adı bulan arkadaşları kutluyorum.  Bu adı taşıyan bir derneğimiz olduğunu bilmiyor değilim. Ancak 1864’ün yaşlı genç, kadın erkek herkeslerin ilgilendiği futbol için seçilmiş olmasını çok anlamlı buldum. Çünkü FK 1864’ün, Anavatana Dönüş’ü halkımızın, sevenlerimizin gündeminde tutacağını, Dönüşe büyük katkılarda bulunacağını umuyorum.” Umutlarımın gerçekleşmeye başladığını görmek daha bir büyütüyor mutluluğumu. İşte FK 1864, 21 Mayıs olmaksızın, sürgünü, anavatanımızı, spor anlayışımızı tüm Türkiye’nin gündemine taşıdı... 

Peki, sürüldüğünün bilincine varan bir halkın, sürgünün karşıtı dönüşü düşünmemesi mümkün mü? Anasından koparıldığının bilincinde olan kişi, anasından uzaklara düşürüldüğü günü her anımsayışta anasını daha çok özlemez mi? Kavuşmanın önündeki engelleri aşma çabalarına girişmez mi?  Dolayısı ile Radikal ve özelinde teşekkür ettiğim haberi yapan sayın Efkan Bucak’a buradan da teşekkür ediyorum.

Biliyorsunuz sonrasında Radikal’in haberi, Kaf-Fed sitesi, Uzunyayla.com ve CC ana sayfada yer aldı. Diğer ikisi belki bilmediklerinden kulübün kuruluşundaki CC emeğinden hiç söz etmediler. Halbuki FK 1864’ü kuran da yaşatan da CC’dir, CC katılımcılarıdır. Kulüp Başkanımız -çoğunuz bilmiyordur- en kıvrak kalemimiz Erhan Hapae’dir, yine As Başkanımız sevgili kardeşim Kec-ı Süleyman'dır. CC'nin gizli kahramanlarından, problemleri çözmedeki ustalığıyla Belcetique İlyas Yalçınkaya, Semra Ademey, daha hangi birini sayayım....

FK 1864’ün web sayfasını ziyaret edenler bu bilgilere mutlaka ulaşacaklardır. Yine de ben dağarcıkta bu arkadaşların adlarını anmak, kendi aralarında yaptığım küçük araştırmaya göre hem ekonomik hem mesailerini harcayarak takımın federasyona kabul edilmesini sağlayan, Kocaeli’ne Adapazarı’na gidip gelerek gençleri bulan, sayın Belcetıque İlyas Yalçınkaya, sayın Çurey İbrahim nezdinde emek verenlerin her birine ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum. Başarılarının devam edeceğinden hiç kuşku duymuyor, ilkelerimiz tüm spor camiasının ilkeleri olsun diliyorum. FK 1864'ün tüm dünyada ünlendiği günlerin düşünü görüyorum...

FK 1864’ün doğumuna çok sevindiğim ve bu sevinç beni alacaklı kıldığı için de beklentilerimi yineliyorum: Evet doğanın temel ilkesi, ölmeye yatmak değil yaşama direnci olduğuna göre, inanıyoruz ki, 21 Mayıs 1864 gelecekte bugün olduğundan daha çok Anavatana Dönüşün düşündürür olacak ve
FK 1864’ün, bu yaklaşımın yaygınlaşmasına çok büyük katkıları olacaktır. Ayrıca unutmayalım ki, sürgünün bir anlamı da “bir bitkide yeni süren filiz”dir. Halkımızı geleceğe taşıyacak olan da sürgünün “süren filiz” anlamını içselleştirmek, bilincimize kazımaktır.

Sürgün’ün bu anlamının içselleştirmemize büyük katkıları olacağı umudu ile “FK 1864 Sürgün Filizi”ne, yolun açık olsun diyor, kurucularını, emek verenlerini bir kez daha kutluyorum.