Baskın Oran'ın bir makalesi
Türkiye Çerkes diasporasında karmaşık tepkilere neden oldu. CC'da da bu hafta
yayınlayacağımız bu belgede; Çerkeslerin (Dağıstanlı olarak geçiyor) Ermeniler
üzerinde insanım diyen herkesin başını öne eğdirecek eylemlerde bulunması
anlatılıyor.
Pekiyi...
Çerkesler böyle eylemler yapmış olabilir mi? Dağıstanlıları bilemem ancak
Adige'yim diyen hiçbir insan bu yazılanları yapmamış olması gerek. En azından
xabzeye ters.
Yapmışlarsa ne olacak?
Sayın
TLETSERUK Nahit Serbes'in ''Çerkes Ethem-Sefer
Berzeg Olayı'' adlı makalesini okuyunca yapmış olabilir de diye düşünüyor insan.
Yukarıda yazdığım ''Adige'yim diyen hiçbir insanın yapmamış olması gerek''
tümcem çelişki gibi gelmesin size. Xabzeden tümüyle kopan çokça insanımız
geçmişe de vardı şimdi de var. Gerek Osmanlı gerek Rus Çarı'na para ve mevki
uğruna ulusunu satan çokça ''Adige'' yok muydu?
Burada önemli olan yapılanları duygusal tepkilerle geçiştirmek olmamalı.
''Ruslar soykırım yaptı. Bunu kabul etsinler'' diye ortalıkta dolaşanların bu
Ermeni belgelerine olağanüstü tepki göstermesi de ayrı bir traji-komik durum.
Sen başka ulusun insanlarına her türlü rezilliği yapacaksın. Bunlar Ermeni
belgeleri, diyeceksin. Sonra çıkıp, Ruslar bize soykırım yaptı demelerini
bekleyeceksin. Olmaz. Olurda kimse ciddiye almaz.
Sayın TLETSERUK Nahit Serbes
makalesinde -nedeni ne olursa olsun- Pşave'nin Berzeg'i çınar ağacına
astırmasını yazıyor. Bu anlaşılabilir bir durum mudur?
Demek ki, her zaman her şey olabilir. Hem de bir hiç uğruna.
Neden mi?
Pşave, Berzeg'i astı. Çünkü Ankara'nın bir görevlisiydi. (İşin trajedi
boyutu da Mustafa Kemal'in kimsenin idam edilmemesi konusundaki emrine karşın Berzeg'i asması.)
Sonra ne oldu?
Aynı Pşave, Türk toplumunun kafasına ''Hain Çerkes Ethem'' olarak kazındı.
Kısacası, darmadağın olmuş, örselenmiş bir toplumun içinden sizin başınızı öne
eğdirecek çok insan çıkabilir. Burada size düşen, ''evet bizim içimizde de insan
olmayanlar var'' demektir. Bir toplumun içinden çıkan bu ''insan''
müsveddelerini bilip, bu tür insanlık suçu işleyebileceklerini kabullenmek sizi
yüceltir.
Bu belgede insanı en çok hüzünlendiren; o denli çok eziyet çekmiş bir toplum
bireylerinin başka toplumun insanlarına zulüm etmeleri. Son derece akıl almaz
bir durum bu.
Biz Çerkesler de sütten çıkan ak kaşık değiliz. İçimizde bu tür insanlık
suçlarını işleyecek potansiyelde eski tarihte de günümüzde de çokça
''Çerkes'' bulabileceğimizi kabullenmemiz gerek. Bu saptama, gelecekte daha az hata yapmamızı sağlar.
Öyle, biz yapmadık, yalan, Ermeni belgesi gibi sözlerle ancak kendinizi
kandırırsınız.
Bir Çerkes xabzeden kopmamışsa -ki geçmişte de günümüzde de kopanlar vardır-
dünyadaki hiçbir topluma; ırkı, cinsi, dili, dini, toprağı için saldırmaz. Aç
kalarak öleceğini bilse komşusunun evine gidip, bir lokma ekmek istemez.
Hiçbir Çerkes köyünde kamyonla yardım amaçlı erzak dağıtıldığını gördünüz mü?
Ben gördüm. Erzak kamyonu geldiği yükle geri dönmek zorunda kaldı. Çünkü kimse
meydandaki kamyonun yanına gitmedi. Çocuklar dahil. Şimdi bu insanların Ermeni
köyünü basıp evlerine tecavüze kadar işi ileri götürebileceklerini düşünebiliyor
musunuz? Elbette hayır. Ancak bu genelleme içimizde bu tür insanların olmayacağı
anlamına da gelmemeli.
Bir hata yapmışsak bunu ''evet yaptık, özür dileriz'' demek bize bir şey
kaybettirmez, ancak çok şey kazandırır. En azından Ermeni kardeşlerimizi
kazanırız.
Son Söz: Çerkes, kendi başına gelen belaları,
başkasının başına getirmeyendir. (Kuban) |