Japonlar Amerika Birleşik Devletleri ile savaşa
girdiklerinde tümüyle haklıydılar. En azından
tarihçiler öyle diyor. Belgeler bunu gösteriyor.
İmparator, Çin’e saldırdığında ileride Amerika'nın
kendilerine aynı amaçlı savaş açacağını aklının
ucundan geçirmemiştir herhalde. Savaş nereden
bakarsanız bakın, felaketi yanında getiriyor.
Bu sütunlarda sık sık dile getiriyoruz. Tarihi iyi
değerlendirmek gerek. Olayları kahramanlık, vatan,
bayrak boyutunda değil; kazandırıp,
kaybettirdiklerinde görmek gerekiyor. Hele hele
günümüzde.
Japonların, Amerika ile savaşlarında en kritik nokta
Pearl
Harbor
saldırısı olmuştur. Japon intihar uçakları gemilere
ölüm dalışları yapmıştı. Daha sonra öğreniyoruz ki,
Japonlar; 9-10 yaşlarındaki çocuklarının bedenlerine
patlayıcılar bağlayıp Amerikan tanklarının altına
girip kendileriyle birlikte havaya uçurma eğitimi
vermişler.
İnsan dehşete düşüyor.
Savaş bu denli çirkin. Hangi tarafta olursanız olun.
Japonlar sonradan tarihsel bir strateji değişikliği
yaptı. Teslim bayrağı çekip, tüm dünyaya yenildiğini
ilan etti. Kahramanlığı ve savaşı kazanmayı tek yol
görenler; Japonya’yı korkak, vatanına bayrağına ihanet
eden bir toplum olarak gördüler. Savaşı bitirme kararı
alanları yerin dibine soktular.
Şimdi?
Japonların önünde saygıyla eğilip, ellerini nereye
koyacaklarını şaşırıyorlar. İşte tarih bu. Savaşı
kazanmak bu.
Günümüzde savaşları bileği güçlü olan değil, beyni
güçlü olanlar kazanıyor.
Farkındaysanız, bildik kahramanlar artık yok. Nedenini
hiç düşündünüz mü? Çünkü bilgi, gücün önüne geçti.
Artık elinde tabanca olan değil, kafasında bilgi olan
savaşı kazanıyor. İşte Japonlar savaşı
kaybettiklerinde bunun farkına vardılar. Hemen kolları
sıvadılar ve tarihsel olarak müthiş bir devrim
yaptılar. Şimdi yüreği olan Japonya’ya saldırsın.
Olası mı?
Çeçenya’da savaş istemeyenlerin durumu da aynı
Japonların savaşı yitirdikleri dönemdeki durumuna
benziyor.
Peki savaş isteyenler?
Onların durumu tümüyle vahim. Kullanıldıklarını bir
anlasalar sorun kalmayacak. Elbette anlamak için niyet
ve akıl gerekiyor. Çeçen halkının yüzde 90’ı savaş
istemezken diasporanın ‘’hadi savaşın’’ demesi akıllı
insan işi mi? İşin daha kötüsü onların açısından bu
yüzde 90’lık Çeçen halkı tümüyle Rus işbirlikçisi.
Nasıl oluyorsa?
Şimdilik oradaki savaş yanlısı Çeçenler, başka
çocukları öldürerek stratejilerini koruma
çabasındalar. Bu yolları tıkandığında; önce
kendilerini, sonra Japonların yaptığı gibi çocuklarını
bombalara sarıp Rus tanklarının altına atacaklar. Bunu
öngörmek için kahin olmanıza gerek yok.
Hadi bir şeyler üretelim. Olmaz. Neden ? Savaşalım.
İyi, savaşın.
Hadi ekonomik olarak gelişelim. Olmaz. Neden ?
Savaşalım. İyi, savaşın.
Hadi eğitim düzeyimizi arttıralım. Olmaz. Neden ?
Savaşalım. İyi, savaşın.
Hadi sanatta, edebiyatta, sporda, teknolojide, dünya
çapında insanlar yetiştirelim. Olmaz. Neden ?
Savaşalım. İyi, savaşın.
Sonuç, dünya çapında terörist ülke olarak anılalım.
Savaş yanlıları şapkalarını önlerine koyup
düşünmeliler. İki yol var.
Bir; dünyada demokratik, çalışkan, üretken, barışsever
bir toplum olarak tanınmak.
İki; dünyada elleri çocuk kanlarına bulaşmış bir
toplum olarak bilinmek.
Şimdi oturup ağlaşıyorlar, dünya bize neden sırtını
döndü diye.
Tümüyle yanlış bir saptama. Dünya Çeçenya’ya sırtını
dönmedi. Savaş yanlıları dünyaya sırtını döndü.
Savaş bittiğinde; Japonlar dünyada saygın bir toplum
olarak yaşamlarına devam ederken, savaş yanlıları
yüzünden koskoca Çeçen halkı ‘’terörist’’ olarak
ortalıkta kalacak.
SonSöz
Çerkes, yanlışa kılıf aramayandır. (Kuban)
|