...................
...................
ABHAZLAR MOSKOVA’YA!

09.05.2004

Kuban Paul Seauhmann
...................
...................

Gelişmeler ne kadar garip oluyor. Artık öyle bir dönemde yaşıyoruz ki, insan dehşete düşüyor. Biliyorsunuz, bu hafta Gürcistan’da Saakaşvili bir anda Acaristan’a girdi. Acaristan lideri Aslan Abaşidze kaçıp Moskova’ya sığındı.

Bu gelişmelerin ardından Saakaşvili zafer sarhoşluğuyla bir açıklama yaptı. Acaristan bitti sıra Abhazya’da. Buraya kadar olanlarda garipsenecek bir şey yok. Çünkü Gürcistan toprak bütünlüğünü öne sürerek; yalnız Acaristan’ı değil Abhazya ve Güney Osetya’yı da ayrımcılıkla suçluyor. O topraklardaki, bu ülkelerin arasındaki bir sorun.

Peki Türkiye’dekilere ne oluyor? İşte anlaşılmayan bu. Önüne gelen Gürcistan’a alkış tutuyor. Hürriyet gazetesi yazarlarından Hadi Uluengin hızını alamamış Oset ve Abhazları aşağılayan bir köşe yazısı yazmış.

Yani biz Çerkeslerin artık ne derece ötelendiğimiz, satranç tahtasında piyon görevi üstlendirildiğimiz anlaşılmalı.

Şimdi Uluengin’in bir cümlesini yazalım bakalım, sizde ne gibi bir duygu uyandıracak? Sonra yorumumuza devam ederiz.

KESİN ki, ‘bölücü terör’ iftirasıyla Çeçen halkını katleden ve emperyal mi, emperyalist mi olduğu çok su götürür bir Rusya, tüm eski Sovyetik cumhuriyetlerdeki gibi, Gürcistan’ın Acara, Abhaz ve Oset ayırımcılarını da en baştan beri kışkırttı.”

Buyrun…

Çeçen hemşehrilerimiz, Ruslar tarafından katledilirken, Abhaz ve Oset hemşehrilerimiz Rus yanlısı birer tetikçi. Çeçenlerin öldürülmesinde Abhaz ve Osetlerin ortaklıkları var.

Yani bir başka deyişle; Çeçenler Rusya’ya direnince, bağımsızlık için “savaşan yiğitler”, Abhazlar ve Osetler Gürcistan’a direnince “ayrılıkçı” oluyorlar.

Peki bu yazarın temennisi nedir? Yazısından aktaralım:

”Dost, kardeş ve komşu Gürcistan’ı bu önemli başarısından dolayı kutluyoruz.

Diğer iki ‘asi’ (!), Abhazya ve Güney Osetya’ya karşı da aynı zaferi diliyoruz.

Ora ‘isyancı’larına da, Abaşidze gibi, ‘Moskova’ya, Moskova’ya’ diyoruz.”

Elbette, biz kendimize bile sahip çıkamazken, yapay gündemler yaratırken; eloğlu bizi bir zamanların ünlü sloganıyla Moskova’ya yolluyor. Yaşasın Çeçenler kahrolsun Abhaz ve Osetler! Size garip gelmiyor mu?

Neresinden tutsanız olmuyor. Aşağısı sakal, yukarısı bıyık. Gürcistan olayı ve değerlendirmeleri iyi incelenmelidir. Her zaman diyoruz, sapla samanı siz karıştırmayacaksınız. Eğer başkalarından beklerseniz bırakın ayıklamayı, içine konserve kutusundan tutun paslı çivilere kadar birçok atık karışır.

Kuzey Kafkasya’daki nüfusu küçümseyip “diasporadaki insanlarımıza yönelelim”  politikasını bırakıp, bu gelişmeleri iyi değerlendirmek gerek. Bizim anavatanımız; Adigey Cumhuriyet, Abhazya Cumhuriyet, Çeçenya Cumhuriyeti, Karaçay-Çerkessk Cumhuriyeti, Kabardey-Balkar Cumhuriyeti, Güney ve Kuzey Osetya Cumhuriyetleri, İnguşya Cumhuriyeti ve Dağıstan Cumhuriyeti'dir.  Bunun dışında vatan arayanlar, böyle örselenmeye  devam edeceklerdir.

Unutulmamalıdır ki; hiç kimse, bir Çerkes kadar, ne Abhazları düşünür, ne Çeçenleri.

Zaten “adımız çıkmış dokuza inmez sekize” misali itilip kakılıyoruz. Bunun çözümü belli. Nitelikli insan yetiştirmek. Eğitimde, sağlıkta, teknolojide kısaca; tüm alanlarda gelişmiş bir nüfus. Gerek anavatanımızda gerek dışarıda.

Şimdi diasporadaki tüm hemşehrilerimiz bir düşünsün bakalım. Çeçenya’da ne oluyor? Gürcistan’da ne oluyor? Sonuç olarak ikisi de Rusya’ya karşı.

 

SonSöz
Çerkes, rakibi sakatlandığında oyuna devam etmeyendir. (Kuban)