...................
...................
ANKARA DERNEĞİ’NİN 50.inci YILI ANISINA -2

15.08.2011

Dr. YEDİC Batıray Özbek
...................
...................
Otobüsten inmeyenler kimlerdi acaba? Şocen Orhan’ın aramızdan ayrıldığı yıllar oldu. Allah mekanını cennet eylesin. Üzülerek öğrendim ki, Yaşar BAĞ da ağır hastaymış. Kendisine acil şifalar dilerim. Bu dostlarımız ya da olayı yaşanlarımızdan birileri tesadüfen olsa da hatıralarını yazmışlar mıdır acaba?

Halk oyunları ekibi konusunda Yaşar Bağ”ın dediği olur, olaydan iki üç hafta geçtikten sonra sayın hocamız ve talebeleri tekrardan aramıza katılırlar. Yönetim satın alınan dernek binasını finanse edebilmek için Türkiye çapında büyük bir eşya piyangosu düzenler. Yurt çapında gerçekleştirilen başarılı bir kampanya sonrası biletlerinin tümü satılır. Elde edilen gelirle de Ankara Çerkes Derneği’nin bugünkü güzel binasına temel olan mütevazı bina alınır.

Kürdistan’ı layık görenler

Savaş acıdır. Savaş yokluktur. Savaş zavallılıktır. Savaşta kazanan yoktur.

Savaş çaresizliğin dışa yansımasıdır. Bir kere ateş edeceğine bin kere düşünmek daha iyidir ve karlıdır her yönden zararını çekenler Çerkesler olmuştur. Suriye’den yardım toplamaya gelen hemşerilerimiz için dernek yönetim kurulumuz, Hayri Bozkurt’un Sıhhiye Menekşe sokaktaki evinde bir toplantı yaptı. Yönetim kurulu dışında da saygınlığı olan sevilen kişilerde davet edildi.
Toplantının nedeni hakkında dernek başkanımız bilgi verdikten sonra ‘’söz almak isteyen var mı’’ diye sordu.

Sami bey el kaldırdı ve söze başladı: ’’Buraya gelmeden önce Başbuğumuzu ziyaret ettim. Ona toplantı nedenimizi anlattım. Hepinize selam ve sevgilerini gönderiyor. Ve dedi ki, ’’eğer Suriye Adigeleri istiyorlarsa buraya getirebileceğiz.’’

Hepimiz şaşırdık kaldık.

Sami beyin sözü biter bitmez, Yaşar Bağ, ‘’Sami bey teşekkürler ilginiz için. Peki bu hemşerilerimizi nereye yerleştirmek istiyor Türkeş bey’’ diye sordu. Sami bey ‘’Onu da konuştuk. Doğu Anadolu’ya Kürtlerin arasın’’ yanıtını verdi.

Hepimiz birbirimizin yüzüne bakıp kaldık.

Yaşar bey soğukkanlılıkla ve efendice; ‘’Sayın Türkeş`e çok teşekkür ediyoruz. Biz böyle bir teklifi kabul edemeyiz. Batı Anadolu’yu teklif etseydiniz misafirlerimize söyleyebilirdik‘’ dedi.

Hemen hemen aynı tarihlerde İstanbul derneğine de Kfar-Kame’den konuklar geldiler. Açmuz Şumaf başkanları ve onlarda isteklerini dile getirdiler. İsrail’deki Çerkesleri TC’ye göç ettirmek.

Hasan Yurdakul konuklara sahip çıkar ve evine götürür. Misafir odasının penceresini açar ve size İstanbul'u göstermek istiyorum der. Ve konuklar pencere yaklaşınca şöyle seslenir: Ben sizi sevdiğimden evime getirmedim. Bilakis sizleri uyarmak için. Bir daha bu konuyu açmayalım. Unutun Türkiye’yi. Yoksa bir dahasın da her ikinizi de pencereden aşağıya atarım.
 

Samsun gösterileri. Soldan sağa: Sefer Berzeg, Batıray Özbek (sekreter) Dr. Zekiye Kazuk (Başkan), Hayri Bozkurt (2. Başkan)

 

Soldan sağa: Tahir, Yahya Gış, İmdat Halis (Hapşu), Orhan Şevcen ve Ersin Aşan

 

Antalya şehir parkında Ankara derneğinin ekip elemanları ve Antalyalı Adigeler.