 |
 |
|
 |
|
 |
|
|
|
|
|
|
|
|
20
Aralık 2010
|
|
|
CircassianCenter
/
Haber Merkezi
|
|
|
 |
|
|
|
|
Grigory Karasin: Tiflis, Suhum
ve Tsinval ile eşit koşullarda
tartışmaya yanaşmıyor
BM AB ve AGİT Temsilcilikleri
eş başkanlığında Güney Kafkasya’da
güvenliğin sağlanması amacı ile
Abhazya, Gürcistan, ABD Rusya
Federasyonu ve Güney Osetya
heyetlerinin katılımı ile
Cenevre’de yapılan görüşmelerin
14. Toplantısı gerçekleştirildi.
Rusya federasyonu Heyeti Başkanı
Dışişleri bakan Yardımcısı Grigory
Karasin toplantı sonrasında ITAR –
TASS muhabirine yapmış olduğu
açıklamada “Gürcistan, Abhazya ve
Güney Osetya Devlet Başkanları
tarafından yapılan birbirlerine
karşı silahlı güç
kullanmayacaklarını belirten
açıklamaları, Cenevre
görüşmelerinde ‘yeni bir atmosfer’
yaratmıştır” dedi.
Grigory
Karasin “Yapılan bu çağrılara
rağmen ortam istenen ölçüde
sağlanamamıştır, ancak Cenevre
görüşmeleri tarafların doğrudan
katılımı ile oldukça yararlı bir
çalışma alanıdır – Abhazya,
Gürcistan ve Güney Osetya’nın
sorunlarını doğrudan birbirlerine
ileterek tartışmalarının
sağlanması için faydalı bir ortam
olarak görüyoruz” dedi.
Grigory Karasin “Abhazya ve Güney
Osetya devlet başkanlığının yapmış
oldukları açıklamalar iki açıdan
önemlidir – Birincisi, sorunların
çözümünde silahlı güç
kullanılmaması konusunda
verdikleri taahhüt – İkincisi,
Tiflis ile eşit koşullarda ilişki
kurmak istemeleri. Bunlar bölgede
yaşayan bütün hakların gelecekte
istikrarlı bir ortam içerisinde
yaşamaları için son derece
önemlidir” vurgulamasında bulundu.
Grigory Karasin “Gürcistan
Devlet Başkanı Mihail Saakaşvili,
Kasım ayı sonunda Strasbourg’da
Avrupa Parlamentosunda yapmış
olduğu konuşmada Tiflis’in Güney
Kafkasya’da ki sorunların
çözümünde silahlı güç kullanmayı
ç<re olarak görmediğini söyledi.
Bizler Rusya Yönetimi olarak
görüşmeler başladığında ciddi
olarak bu konu hakkında
ilgilendik. Gürcistan, tek taraflı
olarak şu anda topraklarının beşte
birinin Rusya tarafından işgal
edildiğini açıklıyor ve toprak
bütünlüğünü yeniden sağlamak için
zor kullanacağını belirten
girişimlerde bulunuyor. Gürcistan,
Rusya tarafı ile ilişki kurmaya
hazır olduğunu söylüyor. Buna
karşılık olarak, Abhazya
Cumhuriyeti Devlet Başkanı Sergey
Bagapş ve Güney Osetya Cumhuriyeti
Devlet Başkanı Eduard Kokoytı,
yaptıkları resmi açıklamalarda
uluslar arası hukuk normlarına
uygun olarak Gürcistan’a karşı
silahlı güç kullanmayacaklarını
belirttiler” dedi.
Grigory
Karasin “Üzülerek belirtmek
isterim ki Tiflis’in görüşmeler
sırasında Abhazya ve Güney Osetya
ile ve hatta Rusya ile kuvvet
kullanmama konularını tartışmak
istemiyor” dedi.
Grigory
Karasin “Bizim Gürcü ortaklarımız,
inatla Trinval ve Suhum ile
çözülebilecek sorunların eşit
ortam içerisinde tartışılmasını
istemiyorlar. Ve bu inatçı tutum,
olumlu tartışmaların yaşandığı
görüşmeler sırasında zaman, zaman
duygusal karmaşa yarattı. Bu
toplantı sırasında da aynı olay
yaşandı. Bütünü ile verimsiz bir
toplantı oldu, Tiflis, Abhazya ve
Güney Osetya ile ilişkiler
konusunda aynı sırada duruyor,
bugün ise Abhazya ile Güney Osetya
ise tam tersine Tiflis ile
ilişkileri geliştirmek
istediklerini vurguladılar” dedi.
(Abhazyam.com) |
|
, |
|
|
Sovyet günlerine özlem duyanlar
için sergi açıldı
Rusya’nın Ivanovo kasabasında
Sovyet dönemini anlatan sergi
açıldı. Sergiyi ziyaret edenler
kızıl bayraklar ve Vladimir Lenin
portreleri arasında eski günlerden
kalan güzel anıları canlandırma
fırsatı buluyor.
Parlayan
Gelecek için Nostalji adlı sergi,
Plessky sanat ve mimari müzesinde
faaliyete geçti.
Perestroyka dönemi de dahil olmak
üzere Sovyet dönemine dair pek çok
önemli hatıra ve eşya müzedeki beş
sergi salonunda birden
sergileniyor.
Müze sözcüsü
serginin Sovyet döneminin olumlu
ve güzel yönlerini gösterdiğini ve
gençlerde nostalji duygusunu
oluşturmayı hedeflediğini söyledi.
Müze sözcüsü açıklamasında,
“özellikle yaşlı insanlar
oluşturulan atmosferden çok
duygulandı ve pek çoğu
gözyaşlarına hakim olamadı” dedi.
(RIA) |
|
, |
|
|
"Türkiye'de finansal muamma"
TC Merkez Bankası'nın sıcak
para ve kredilerdeki büyümeyi
yavaşlatmak için aldığı önlemler
yurt dışında tartışılmaya devam
edilirken, "Türkiye'de finansal
muamma" yorumu da yapılıyor.
Merkez Bankası'nın attığı
adımların piyasaları böldüğü,
bazılarının cesaretini övdükleri
belirtilirken, "Keskin politika
kaymasının, bankanın kredibilitesi
konusunda soru işaretlerini
yarattığı" uyarıları da
yansıtıldı.
ABD'nin borsa
ve iş dünyasının gazetesi Wall
Street Journal tarafından
yayımlanan "Türkiye'de Finansal
Muamma" başlıklı haberinde
"Türkiye'nin bu yıl çok başarılı
oldu ancak işler biraz engebeli
olmaya başladı" spotu kullanıldı.
Planın ikinci perdesi
Cuma günü tamamlandı
Merkez Bankası'nın kredideki
büyümeyi ve sıcak para girişlerini
yavaşlatmak amacıyla uygulamaya
koyduğu planın ikinci perdesinin,
zorunlu karşılıklar artırılarak
Cuma günü tamamlandığına işaret
edilen haberde ekonominin dokuz
aylık döneminde yüzde 8.9 oranında
büyüdüğünün, Merkez Bankası Ekim
1008'den beri faiz oranlarını 13
defa düşürürken faiz oranlarının
rekor düşük düzeye indiğinin altı
çizildi.
"Türkiye ne
kadar hızlı büyürse, açık o kadar
hızlı büyüyor"
Ancak,
Türkiye'nin ithalata olan
bağımlılığının, ticaret açığında
yüzde 130'u aşan bir büyümeye yol
açtığına işaret edilerek bunun
"analistlerin ülkeyi dış şoklara
açık bırakmasından korktukları bir
dengesizliğe vurgu yaptığı"
yazıldı. Haberde şöyle devam
edildi:
"Kısmen bu modelin
nedeniyle Türkiye ne kadar hızlı
büyürse açık o kadar genişliyor,
böylece yatırımcı hissiyatı
olumsuzluğa dönerse ekonomi
şoklara kırılgan kılınıyor.
Bu kırılganlık ise, açığın
hızlı artan bir oranının sıcak
para olarak adlandırılan
spekülatif yatırımlarla finanse
edilmesiyle daha da büyütülüyor."
Barclays raporu
WSJ'daki haberde Barclays
Bankası'nın Aralık başında
yayımladığı raporda bu yıl
Türkiye'nin cari açığının yüzde
70'inin spekülatif portföy
yatırımlarınca finanse edildiği,
daha uzun vadeli doğrudan yabancı
yatırımlarca karşılanan kısmının
ise yüzde 14 düzeyinde kaldığına
dikkat çekildi.
Bu
nedenle, Ankara'daki politika
yapıcılarının spekülatif
yatırımları caydırmak için faiz
indirimlerini tercih ettikleri
belirtilerek, "Karmaşık politika
kaymasının, arzulanan, sıcak para
akımlarını azaltıp kredi
faizlerini soğutan yönündeki
sonucunun verip vermeyeceğine
ilişkin bir değerlendirme yapmak
için henüz erken" denildi.
Politika piyasaları böldü
Ancak bu politikanın
piyasaları "böldüğü" yorumu
yapılan haberde bazıların Merkez
Bankası'nın "cesareti"ni övdüğü
belirtildi.
Bu çerçevede
Viyana'daki CA Cevreaux'un
iktisatçısı Simon Quijano-Evans,
"Türkiye'nin, dünyanın geri kalan
kısmına karşı daha iyi bir
performansı gösterdiği bu aşamada
kendisine rehberlik edecek
politika önlemleri bulma
durumunda. Bu, Merkez Bankası için
kolay bir dönem değil" sözleri
aktarıldığı haberde "Başkaları
daha az iyimserdir ve bu keskin
politika kaymasının bankanın
kredibilitesi konusunda soru
işaretlerini yarattığı uyarısını
yapıyorlar" denildi.
Habere göre, Brown Brothers
Harriman, bir araştırma notunda
faiz indirimi için "korktuğumuz
gibi" derken "Faiz indirimleri ve
zorunlu karşılıkları karışımıyla
politikada ince ayar yapma
girişimi sakardır" görüşünü öne
sürdü. (WP) |
|
, |
|
|
En cazip emlak piyasası
Türkiye'de
Emlak fiyatları, yılın üçüncü
çeyreğinde dünyanın yarısında
artarken, yarısında geriledi.
Global Property Guide'ın
(Küresel Emlak Rehberi)
hazırladığı rapora göre, 35 ülkede
yapılan araştırmada yılın üçüncü
çeyreğinde geçen yılın aynı
dönemine göre 17 ülkede emlak
fiyatlarının arttığı, 18'inde ise
azaldığı görüldü.
Uzun
süren bir emlak krizinin ardından
Letonya tekrar ilgi odağı oldu.
Letonya'da emlak fiyatları, üçüncü
çeyrekte geçen yılın aynı dönemine
göre yüzde 24,73 oranında artış
kaydetti. Geçen yıl söz konusu
dönemde ülkede emlak fiyatları
yüzde 59,70 gerilemişti. Metre
kare başına emlak fiyatı 610 Euro
düzeyinde olan Letonya'da söz
konusu rakam 2008 yılı üçüncü
çeyreğine göre hala yüzde 45
gerisinde bulunuyor. Letonya,
listede emlak fiyatlarında çift
haneli büyüme gösteren tek Avrupa
ülkesi oldu.
Küresel Emlak
Rehberi'nin raporunda, Türkiye'nin
Avrupa'nın en cazip emlak
piyasasına sahip olduğu
değerlendirmesi yapıldı.
Sağlam makro ekonomik yönetime,
düşen faiz oranlarına, genişleyen
tutsat (mortgage) piyasasına,
hızlı ekonomik büyüme ve artan
turist ilgisine sahip ülkelerde
emlak fiyatlarının değerlenme
eğiliminde olduğuna dikkat çekilen
raporda, Türkiye'de bütün bu
olumlu unsurların bulunduğu ifade
edildi.
Türkiye'de 2002
yılındaki finansal reformlar ve
takip eden dönemde sıkı bütçe
kontrolüyle beraber, düşük
enflasyon ve faiz oralarının
düşmesinin emlak alımı için
borçlanma gücünü artırmasının yanı
sıra hızlı artan nüfus ve hızlı
büyüyen turizm sektörünün emlak
piyasasında olumlu etki yaptığı
vurgulandı.
Türkiye'de
emlak piyasasının, düşük emlak
fiyatları, yüksek kira gelirleri,
özellikle sermaye kazançlarında
olmak üzere düşük vergiler, hızlı
ekonomik büyüme, nüfusun büyük
bölümünün genç olması, hızlı nüfus
büyümesi, düşen faiz oranları ve
makul alım satım maliyetlerinden
ötürü olağanüstü ekonomik kıymet
sunduğuna işaret edildi.
İstanbul, yabancı yatırımcıyı
cezbediyor
Türkiye'de
konut kredisi hacminin düşük
enflasyon, düşük faiz oranları ve
bankaların kredi vermek için
kaynağa sahip olmasından ötürü
hızla büyüdüğüne işaret edilen
raporda, konut piyasasında
İstanbul'un yabancı yatırımcılar
için cazip olmaya başladığı
vurgulandı.
Türkiye'de
turizm sektörünün herhangi bir
Avrupa ülkesinden daha hızlı
büyüdüğüne, bu yıl Türkiye'ye
gelecek turist sayısının 30
milyonu aşmasının beklendiği
belirtilen raporda, İstanbul'un
Avrupa'da Paris ve Londra'dan
sonra en çok ziyaret edilen üçüncü
kent olduğu kaydedildi. (Dünya
Gazetesi) |
|
, |
|
|
Hacıdakis: Şikayetçi değilim
Bakan Hacıdakis kendisine
saldıran göstericilerden şikayetçi
olmadı. Yunanistan’da hükümetin
kemer sıkma politikalarını
protesto eden 40 bin kadar
gösterici Atina sokaklarını savaş
alanına çevirmişti. Polisten
yapılan açıklamada dünkü
gösterilerde 10 kişinin gözaltına
alındığı belirtildi.
Göstericilerin ateşe verdiği 38
araç da 60 kişilik itfaiyeci
birliği tarafından söndürüldü. Dün
akşam başlayan kar yağışı ise
gösterilerin tamamen son bulmasına
neden oldu. Ülke beyaza
bürünürken, 15 kentte okullar
tatil edildi.
Polis şimdi
protestolar sırasında
göstericilerin arasında linç
edilmekten son anda kurtulan
Ulaştırma-İletişim ve Kalkınma
Bakanı Kostis Hacıdakis’in yüzüne
taşla vuran eylemcileri arıyor.
Olay yerindeki kamera kayıtları
gazetecilerden toplanarak
saldırganların kimliği teşhis
edilmeye çalışılıyor.
Hacıdakis ise internet sitesinden
yaptığı açıklamada, kendisine
saldıran göstericilere karşı bir
nefret beslemediğini ve şikayetçi
olmayacağını dile getirdi.
Göstericilerin arasından
kurtulmasına yardımcı olan polis
ve korumalarına teşekkür eden eski
bakan, “Ülkemiz nefret ve şiddetle
bir yere varamaz. Bunun yerine
krizin üstesinden gelmenin
yollarını aramalıyız” diye
konuştu. Atina sokakları savaş
alanına döndü. (VG) |
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
|
|
 |
|