 |
 |
|
 |
|
 |
|
|
|
|
|
|
|
|
08
Aralık 2010
|
|
|
CircassianCenter
/
Haber Merkezi
|
|
|
 |
|
|
|
|
Koçaryan: Ermenistan, Abhazya
ve Güney Osetya ile anlaşma
yapabilir
Ermenistan Dışişleri Bakan
Yardımcısı Şavarş Koçaryan,
Ermenistan Parlamentosu
tarafından, dış ülkeler ve uluslar
arası kurumlar ile yapılacak olan
“uluslar arası anlaşmalar”
kanununda, uluslar arası toplum ve
uluslararası yasalar tarafından
tanınmayan ülkeler ile uluslar
arası anlaşmalar yapılmasına
olanak sağlayan değişikliğin kabul
edilmesi sonrasında yaptığı
açıklamada “Ermenistan, Dağlık
Karabağ ile olan ilişkilerinde her
zaman için uluslar arası hukuk
kurallarına bağlı olarak eşit
koşullara bağlı olarak
sürdürmüştür” dedi.
Şavarş
Koçaryan “Dağlık Karabağ, bizim
için ‘de-facto’ cumhuriyet
konumunda bulunuyor, onun
“de-jure” olması ise ayrı bir
konudur. Bu yasa ile bir ilişkisi
bulunmuyor, bu sorun her zaman
için vardı ve her zaman için
gündemde bulunduğu bilinecektir”
dedi.
“Miras”
Fraksiyonu’nun Lideri Stepan
Safarian konu hakkında yaptığı
açıklamada “Bu kanun Ermenistan’ın
Dağlık Karabağ’ı resmen
tanımadığını gösteriyor ve
tanınmayan bir ülke ile anlaşma
yapılmasına olanak veriyor. Bu tür
bir yaklaşım yanlıştır ve
tehlikeli sonuçlar doğurabilir”
dedi.
Şavarş Koçaryan
yanıt olarak “Bu kanun sadece
Ermenistan ile Dağlık Karabağ için
alınmamıştır ve bugün birçok
imzalanmış ve mevcut olan benzer
anlaşmalar var” dedi.
Savarş Koçaryan, Parlamenterlerin,
kanunda yapılan bu değişikliğin
başka ülkeler ile örneğin Abhazya
ve Güney Osetya ile de anlaşma
yapılmasına olanak sağlayabileceği
ile ilişkin sorusuna “Bu bizim
seçimimize bağlıdır, kanun bize bu
hakkı veriyor” dedi.
(Abhazyam.com) |
|
, |
|
|
RF, füze ve hava savunma
sistemlerini birleştiriyor
RF Devlet Başkanı Dimitriy
Medvedev'in, ülkenin füze ve hava
savunma siteminin gelecek yıl
aralık ayına kadar birleştirilmesi
talimatı verdiği bildirildi.
RF haber ajansı RİA Novosti,
Medvedev'in konuyla ilgili
talimatında, "Mevcut hava savunma
ve füze savunma ağları, erken
uyarı sistemleri ve havacılık
gözlem sistemleri stratejik bir
komuta altında birleşmeli"
ifadesini kullandığını duyurdu.
RİA Novosti, bu planın
uygulanmasından RF Başbakanı
Vladimir Putin ve Savunma Bakanı
Anatoliy Serdyukov'un sorumlu
olduğunu ve birleşme işleminin
gelecek yıl aralık ayından önce
tamamlanması gerektiğini aktardı.
(RR) |
|
, |
|
|
RF ve ABD nükleer riski
azaltmak için anlaştı
RF ve ABD, Rus araştırma
reaktörlerini düşük oranda
zenginleştirilmiş nükleer yakıta
dönüştürerek, nükleer silahlarda
kullanımı riskini azaltmak
olasılıkları üzerinde çalışma
konusunda anlaşmaya vardı.
Söz konusu anlaşmaya, RF
Devlet Nükleer Kurumu (ROSATOM)
Başkanı Sergey Kriyenko ile
nükleer güvenlik ve barışçıl atom
enerjisi alanında işbirliğini
güçlendirmek için Moskova'ya gelen
ABD Enerji Bakan Yardımcısı Daniel
Poneman imza attı.
RF'da
bulunan yüksek oranda
zenginleştirilmiş uranyum
yakıtıyla çalışan çok sayıda
araştırma reaktör, "Batı'da yanlış
ellere geçme ve nükleer silah
yapımında kullanılma" endişesine
yol açıyor.
Uzmanlar, ABD
ve başka ülkelerde olduğu gibi bu
reaktörleri düşük oranda
zenginleştirilmiş uranyuma
çevirerek söz konusu reaktörlerin
nükleer silah yapımında
kullanılması riskinin önemli
oranda düşürüleceğini
savunuyorlar. (WP) |
|
, |
|
|
Brüksel, RF'yı 'stratejik
ortak' ilan etti
RF Devlet Başkanı Dmitri
Medvedev RF- Avrupa Birliği (AB)
zirvesi için Brüksel'de. AB Konsey
Başkanı Herman Van Rompuy ve AB
Komisyonu Başkanı Jose Manuel
Barroso ile bir araya geldi. Zirve
öncesi basına görüntü veren
liderler birlik mesajı verdi.
Medvedev ve Rompuy'un Twitter'den
mesajlaşması Rus basınının
gündeminde yer alırken, tarafların
ekonomik, güvenlik ve enerji
alanlarında işbirliği ve ortaklığı
geliştirici adımlar atması
bekleniyor. Görüşmelerde RF-AB
arasında vize kolaylıkları,
Moskova'nın Dünya Ticaret Örgütü
(DTÖ) üyeliği ve küresel ekonomik
kriz sürecinden çıkış stratejileri
önemli başlıklar arasında yer
alıyor.
AB Genişlemeden
Sorumlu Komiseri Stefan Fule, RF
ve AB'nin "karşılıklı bağımlılık
ve çıkarlara dayanan stratejik iki
ortak" olduğunu açıkladı. Avrupa
Birliği'nin RF'nun DTÖ üyeliği
hedefini desteklediğini ifade eden
Fule, "RF'nun uluslararası ve çok
taraflı sistemlerde yer almasını
istiyoruz. Buna DTÖ de dahil.
Ekonomik ve siyasi ilişkilerde
şeffaflık ve öngörülebilirlik
temel faktör. RF, küresel düzenin
güçlenmesine katkı sağlayacak
önemli bir potansiyele sahip"
dedi.
Fule RF-AB arasında
kapsayıcı bir anlaşma ile ilgili
de çalışmaların sürdüğünü
belirtti. Kremlin Danışmanı Sergey
Prikhodko da yaptığı açıklamada
RF-AB ortaklık anlaşmasının
önümüzdeki yıl tamamlanabileceğini
kaydetti.
RF-AB Ortaklık
Anlaşması ile ilgili görüşmeler
ilk olarak Haziran 2008'de
başlamıştı. RF-Gürcü savaşı nedeni
ile askıya alınan anlaşma ile
ilgili görüşmeler ise dört ay
aradan sonra yeniden başladı. RF
ve AB'nin dış politika, güvenlik,
iklim değişiklikleri ve bölgesel
sorunların çözümünde birlikte
hareket etmesi gerektiğini
kaydeden Fule, "Kendi
değerlerimizi ve çıkarlarımızı
daha iyi korumak için RF ile
bağlanmamız gerekir" tespitinde
bulundu.
Zirve öncesi
Twitter'da AB Konsey Başkanı
Rompuy'a bir mesaj yazan Medvedev,
Bürksel temasları için teşekkür
etti. Rompuy da Medvedev'e
karşılık vererek, "Çok teşekkür
ediyorum, Ortak AB-RF zirvemiz
için sizi Brüksel'de dört gözle
bekliyor olacağız" mesajını yazdı.
(CHA) |
|
, |
|
|
AP'nin Kıbrıs talebi değişmedi
Avrupa Parlamentosu'nun (AP)
Türkiye karar taslağında geçen yıl
olduğu gibi Türkiye'ye yine
"Kıbrıs'taki askerlerini derhal
çekmeye başla" çağrısı yapıldı.
AP Türkiye Raportörü Ria
Oomen-Ruijten tarafından kaleme
alınan taslakta, Kıbrıs'ta süren
kapsamlı çözüm müzakerelerini
aktif katkılarla desteklemesi
talep edilen Türkiye'ye, "derhal
askerlerini çekmeye başlayarak
müzakereler için uygun atmosfer
oluşturulmasını kolaylaştır"
denildi.
Belgede
Türkiye'den, KKTC'deki askeri
bölgelere girişine izin vermek
suretiyle Kıbrıs'ta kayıp kişileri
araştırmak için kurulan komiteye
desteğini artırması da talep
edildi.
AP genel kurulunda
10 Şubat'ta kabul edilen bir
önceki Türkiye kararında
Türkiye'ye, Kıbrıs'taki
askerlerini derhal geri çekmeye
başlaması yanında kapalı Maraş'ı
Rumlara iade etmesi ve Kıbrıs Rum
kesimi adına Doğu Akdeniz'de
petrol arayan gemilerin
çalışmasını engellememesi
çağrılarına yer verilmesine,
Ankara sert tepki göstermişti.
Hıristiyan Demokrat AP üyesi
Oomen-Ruijten'in hazırladığı
taslakta, BM Güvenlik
Konseyi'ndeki İran'a ilave
yaptırımlar oylamasında
Türkiye'nin "hayır" oyu
kullanmasının üzüntüyle
karşılandığı ifade edildi.
Taslak belgede Türkiye'nin
gittikçe daha aktif hale gelen dış
politikası not edilerek Ankara'ya,
"İran başta olmak üzere dış
politikayı ilgilendiren konularda
AB ile koordinasyonunu
yoğunlaştırması" çağrısı yapıldı.
AP Türkiye karar taslağında,
Batı'nın Afganistan ve
Balkanlar'daki çabalarını
desteklemesi nedeniyle Türkiye'ye
teşekkür edilirken, mevcut
angajmanların ötesindeki "NATO-AB
stratejik işbirliğini Türkiye'nin
engellemesinden üzüntü duyulur"
denilerek, Kıbrıs sorunundan
kaynaklanan bu engelden Ankara
sorumlu tutuldu.
"Yeni
anayasa yapın"
Taslak
Türkiye kararında, 12 Eylül'deki
halk oylamasıyla kabul edilen
anayasa paketinin memnuniyetle
karşılandığı belirtilerek temel
özgürlükleri ve insan haklarını
güvence altına alacak ve
Türkiye'yi tamamen çoğulcu
demokrasiye dönüştürecek yepyeni
bir anayasa talep edildi.
AP Türkiye Raportörü Oomen-Ruijten
tarafından kaleme alınan taslakta,
yeni anayasa ihtiyacı konusunda
hükümetin ve muhalefetin görüş
birliği sağlamasının memnuniyetle
karşılandığı belirtilerek, yeni
anayasa yapımında siyasi
partilerin ve sivil toplumun
sürece dahil olmasının güvence
altına alınması istendi.
Belgede "Ergenekon gibi darbe
planı iddialarına yönelik
soruşturmaların Türk demokratik
kurumlarının gücünü, uygun ve
şeffaf işleyişini ispatlaması"
gereği vurgulanarak, yargılama
öncesi tutukluluk sürelerinin
uzunluğunun endişe doğurduğu
belirtildi.
Sivil-asker
ilişkilerinde sağlanan ilerleme
nedeniyle Türkiye'yi öven
taslakta, TBMM'nin güvenlik
güçleri ve savunma bütçesi
üzerinde tam denetim yetkisinin
güvence altına alınması talep
edildi.
AP Türkiye karar
taslağında, enerji faslının daha
fazla gecikmeden müzakerelere
açılması için AB üyelerine çağrı
yapıldı. (AP) |
|
, |
|
|
RF'nda otomotiv ihracatı
yüzde 120 arttı
Uludağ
Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları
Birliğinin (OİB) kayıtlarından 11
aylık dönemde otomotiv
ihracatından yüzde 1-15 pay alan
ülkeleri dikkate alarak yaptığı
değerlendirmede RF'da 11 aylık
dönemde otomotiv ihracatı 120.8
arttığı tespit edildi.
Toplam otomotiv ihracatının yüzde
83,85'ini karşılayan 24 ülkenin
büyük bölümü AB ülkelerinden
oluşurken, İsrail ve RF'daki artış
hızı yüksek olduğu görüldü.
Bu dönemde ihracat yapılan 163
ülke arasında yüzde 15,01'lik pay
ile ilk sırada yer alan Fransa'da
ihracat yüzde 23,3 oranında
gerilerken, AB ülkeleri arasında
en fazla ihracatın arttığı ülke
yüzde 74,21 ile İspanya oldu.
Listede İspanya'nın yanı sıra
Almanya, İtalya, İngiltere, RF,
Romanya, Cezayir, İsrail, Polonya,
Hollanda, Çek Cumhuriyeti, İsveç,
Avusturya ve İran'da ihracat artış
kaydederken, Fransa, ABD, Belçika
ve Slovenya'da gerileme yaşandı.
Bu ülkeler arasında, yüzde
152,8'lik artış 346 milyon 112 bin
dolar ihracat ve yüzde 2,44'lük
pay ile İsrail ve yüzde 120,8'lik
artış 580 milyon 599 bin dolarlık
ihracat ve yüzde 4,09'luk pay ile
RF pazarlarının performansı
dikkati çekti. (AA) |
|
, |
|
|
Hazine, ROT dahil 7.6 milyar
lira borçlandı
Hazine'nin düzenlediği 20 ay
(609 gün) vadeli iskontolu tahvil
ve 7 yıl (2513 gün) vadeli 6 ayda
bir değişken kuponlu tahvil
ihalelerinde toplam satış tutarı 3
milyar 690,9 milyon TL olarak
gerçekleşti. İhale öncesi yapılan
3 milyar 901,1 milyon TL rekabetçi
olmayan teklif (ROT) satışı ile
birlikte toplam satış borçlanma
tutarı 7 milyar 592 milyon TL
oldu.
Gösterge tahvilde
faiz yüzde 7.68 oldu
İskontolu kuponlu tahvil
ihalesinde 1 milyar 327,7 milyon
TL net, 1 milyar 502,7 milyon TL
nominal satış yapıldı. İhaleye 2
milyar 151,2 milyon TL teklif
gelirken, ortalama basit faiz
yüzde 7.88 oldu.
İhalede
bileşik faiz ortalama yüzde 7.68,
maksimum yüzde 7.73, minimum faiz
ise yüzde 7.56 şeklinde oluştu.
İhalede minimum fiyat 88.287 TL,
ortalama fiyat ise 88.352 TL
olarak gerçekleşti. Tahvil
ihalesinde satılacak kağıtların
geri ödemesi 8 Ağustos 2012.
FRN'de dönemsel faiz yüzde
3.81
İhraç tarihi 17
Aralık Çarşamba olarak belirlenen
FRN ihalesinde gelen 3 milyar
539,4 milyon TL'lik teklife
karşılık, net 2 milyar 363,2
milyon TL'lik satış yapıldı.
İhalede nominal satış 2 milyar
300,1 milyon TL oldu. İhalede
bileşik maksimum dönemsel faiz
yüzde 3.86, ortalama yüzde 3.81 ve
minimum faiz yüzde 3.77 olarak
gerçekleşti. İhalede minimum fiyat
102.200 TL, ortalama fiyat ise
102.743 TL olarak gerçekleşti.
Kağıtların geri ödemesi 25 Ekim
2017 tarihinde yapılacak.
Hazine bu hafta 9.4 milyar
borç ödeyecek
Hazine bu
hafta 9 milyar 397 milyon TL iç
borç servisi yapacak. Hazine,
yarın piyasalara 8 milyar 98
milyon TL, kamuya 217 milyon TL
olmak üzere toplam 8 milyar 315
milyon TL ödeme yapılacak. Hazine
10 Aralık Cuma günü ise TCMB'ye 1
milyar 82 milyon TL ödeme yapacak.
Kurum, Aralık ayında toplam 10
milyar 22 milyon TL ödeme yapacak.
(Dünya Gazetesi) |
|
, |
|
|
"Ekonomi gelecek yıl yüzde 5
büyür"
Sabancı Holding Yönetim Kurulu
Başkanı Güler Sabancı, Türk
ekonomisinin gelecek yıl yüzde 5
büyümesini öngördüklerini
bildirdi.
Sabancı
Holding'ten yapılan yazılı
açıklamaya göre, İngiltere'nin
önde gelen ekonomi yayınlarından
Financial Times'da, Sabancı
Holding Yönetim Kurulu Başkanı
Güler Sabancı ile yapılan röportaj
yayımlandı.
Güler Sabancı,
Delphine Strauss'un yaptığı
röportajda, Türk ekonomisi ve
Sabancı Topluluğunun hedeflerine
yönelik açıklamalarda bulundu.
Sabancı'nın, süpermarket
zincirinden çimento fabrikasına,
sigortadan lastik üretimine 2010
yılının ilk yarısında 10 milyar
lirayı aşan cirosu olan bir
Topluluğu yönettiği ifade edilen
yazıda, Sabancı Holding Yönetim
Kurulu Başkanı Güler Sabancı'nın
daha önce verdiği bir röportajda,
Türkiye'nin enerji sektöründeki
önemli değişimin Sabancı
Topluluğu'na finans sektörüne
bağımlılığını azalma ve daha
dengeli bir yatırım portföyü
oluşturma imkanı vereceğini
söylediği hatırlatıldı.
Yazıda, Sabancı'nın "Akbank'ın
performansının çok iyi olması
nedeniyle Topluluk portföyünün
yeniden dengelenmesi sürekli bir
çalışma gerektiriyor" sözlerine
yer verildi.
Enerjisa'nın
2015 yılına kadar Sabancı
Topluluğu'nun değerinin yüzde
35'ini oluşturmasını
beklediklerini belirten Güler
Sabancı, halihazırda bu oranın
yüzde 15 olduğunu belirtti.
Yazıda, reel ekonomide
faaliyet gösteren pek çok şirketin
çok zorlu bir resesyondan
etkilenmesine rağmen, dünyadaki
bankaların tersine, Türkiye'deki
diğer bankalar gibi Akbank'ın da
zorluklara karşı gelme gücü ve
esnekliği sayesinde global krizden
daha başarılı olarak çıktığı ifade
edildi. |
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
|
|
 |
|