|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
22
Ekim 2010
|
|
|
CircassianCenter
/
Haber Merkezi
|
|
|
|
|
|
|
|
Tujba: Gürcistan
cezaevlerindeki Abhazların akıbeti
araştırılmalıdır
Abhazya Cumhuriyeti Dışişleri
Bakanlığı Basın Bölüm Başkanı
İrakliy Tujba, Apsnypress Haber
Ajansına “Avrupa İnsan Haklarını
İhlal ve İşkence olaylarını
İncelenme ve Önlenme Komitesi,
Abhazya Vatandaşları olan David
Sigua ve Harry Djopua'nın
akıbetlerini, nerede olduklarını
bulması ve Gürcistan’da ki
cezaevlerinde uygulanan işkence
olaylarını incelemesi
gerekmektedir” açıklamasında
bulundu.
Bilindiği üzere
Gürcü gizli servisi elemanları
Şubat 2007’de Gal bölgesi Seçim
komisyonu başkanı David Sigua’yı
evinden kaçırmıştı. Abhazya
Vatandaşı Harry Djopua’da Ekim
2010’da Abhazya-Gürcistan
sınırında Gürcistan Gizli servisi
elemanları tarafından kaçırılarak
Gürcistan tarafına götürülmüştü.
İrakliy Tujba “Abhazya
Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı
olarak Gürcistan’da Abhazya
Cumhuriyeti vatandaşlarına
işkencenin uygulandığı gizli
cezaevlerinin bulunduğundan
eminiz” vurgulamasında bulundu.
(Abhazyam.com) |
|
, |
|
|
Medvedev: “NATO, RF’nun düşmanı
değil”
RF Devlet Başkanı Dmitri
Medvedev, NATO’nun RF’nun düşmanı
olduğuna dair fikirlerin yanlış
olduğunu söyledi.
Moskova’da ilk kez düzenlenen
46’ıncı Münih Güvenlik
Konferansı’nda tarihi
açıklamalarda bulunan RF lideri,
“NATO RF’nda saldırgan bir yapı
olarak görülüyor… Bu bir çok
açıdan hata” dedi.
RF-NATO
ilişkilerinin geçmişinin de zor
olduğunu belirten Medvedev,
“Önemli bir tarihsel birikime
sahibiz, NATO, RF’nda saldırgan
bir yapı olarak görülür. Batı
dünyası da RF’nda demokrasi
olmadığını, yöneticilerinin
otoriter olduğunu düşünür”
şeklinde konuştu.
Moskova’nın dışındaki, Gorki
rezidansıunda Medvedev ile bir
araya gelen, Münih Güvenlik
Konferansı üyeleri, Mevdevev’in
önerdiği ‘Pan-Avrupa güvenlik
anlaşması’nı detaylı olarak
inceliyor. Katılımcılar arasında,
RF, ABD, Almanya ve diğer Avrupa
ülkelerinden bilim adamı, askeri
uzman ve stratejistler bulunuyor.
Toplantıda konuşan Medvedev,
Avrupa’nın güvenlik sorununun,
büyük hedefler gözetilerek,
değerlendirilmesi gerektiğini
belirtti. Medvedev, Ülkelerin
birbirine karşı güvenlik sağlaması
mümkün değil, küreselleşmeden
sonra güvenlik sorunu da eskisi
gibi kalamaz” dedi. (RR) |
|
, |
|
|
RF’da özelleştirme: 3 yıl
içinde 1,8 trilyon değerinde
devlet mülkü satılacak
RF’nun hükümeti
gerçekleştirmeyi planladığı
özelleştirmelerden 1,8 trilyon
ruble (yaklaşık 60 milyar dolar)
gelir kazanacak.
2000’li
yılların başında önemli ekonomik
kuruluşları devletleştiren RF, 3
yıl içinde, özelleştirmeler
yapacak.
Kısmi ya da
tamamen özelleştirecekler
listesinde RF’nun en büyük
bankaları Sberbank, VTB,
Rosselhozbank’, lojistik şirketi
Sovkomflot, petrol şirketi
Rosneft, hidroelektrik santralleri
devi Rusgidro Aeroflot havayolları
ve Şeremetyevo havaalanı gibi dev
kamu şirketleri yer alıyor. 2013
yılında ise devlet RJD (Rus Demir
Yolları) şirketinin %25i satışa
sunulacak.
Başbakanın
yardımcısı İgor Şuvalov’a göre
özelleştireme süreci hem federal,
hem de bölgesel düzeyde
gerçekleşerek, 900’e yakın şirketi
kapsayacak. Şuvalov konuyla ilgili
olarak “Bölgesel yönetimlerle
ciddi çalışmayı yaparak, 2011-2015
yılları arasında özelleştirecek
bölgesel şirketlerin listesi
hazırlayacağız” şeklinde konuştu.
Şuvalov, özelleştirmelerin
esas olarak bütçe sorunlarından
kaynaklanmadığını temel amacın,
RF’na büyük yatırımcıları çekmek
olduğunu da belirtti. (WCR) |
|
, |
|
|
İş Bankası: “RF’da banka
alımında sona gelindi”
İş Bankası Genel Müdür
Yardımcısı Aykut Demiray, “RF’da
banka alımını sonlandırmak
üzereyiz, satın alma işlemi bu yıl
içinde tamamlanır" dedi. Bir
bankayla bağlayıcı ön protokolün
imzalanacağını söyleyen Demiray,
alınacak bankanın küçük bir banka
olacağını da belirtti.
Demiray açıklamasında,
“Türkiye'nin büyümesi mutlaka
dışarıdan para gelmesine bağlı”
diyerek, gelen paranın sıcak ya da
soğuk olmasına göre önem
kazandığını söyledi. Türkiye'ye
krizden önce çok miktarda soğuk
yabancı para geldiğini ifade eden
Demiray, “Doğrudan yabancı yatırım
şeklinde para geldi,
özelleştirmeden pay almak için
para geldi. Bunlar birçok şeyi
finanse etti” şeklinde konuştu.
TL'deki değerlenmenin çok
ciddi bir rekabet dezavantajı
yarattığını düşünmediğini söyleyen
Demiray, Türkiye'nin
rekabetçiliğini başka alanlarda
artırması gerektiğini söyledi.
Demiray, EBRD'nin İstanbul'da
gerçekleştirdiği ve yarın sona
erecek konferansta kriz ortamında
ticaretin geliştirilmesiyle ilgili
nelerin yapılabileceği konusunun
ele alınacağını bildirdi.
Konferansa yaklaşık 30 ülkeden
200'den fazla kişinin katıldığını
belirten Demiray, konferansın
karşılıklı bilgilenme ve görüş
alışverişi için platform niteliği
taşıdığını kaydetti. (AA) |
|
, |
|
|
Lavrov: RF ve ABD arasında
gizli bir anlaşma yok
RF Dışişleri Bakanı Sergey
Lavrov, Nükleer Silahların
İndirimi (START) konusunda RF ve
ABD arasında gizli bir
düzenlemenin olmadığını söyledi.
Lavrov, Moskova'da yaptığı
açıklamada, ABD ile yürüttükleri
nükleer silahların indirimiyle
ilgili anlaşmanın onaylanması
sırasında, bazı Amerikalı
senatörlerin iki ülke arasında
anlaşma için yürütülen
görüşmelerin içeriğini sorduğunu
belirterek, "Belgede yazılan
limitlerin dışında herhangi bir
düzenleme yok" diye konuştu.
ABD'li muhatapları ile
üzerinde anlaştıkları her şeyin
belgeye aktarıldığını ifade eden
Lavrov, "START anlaşması çerçevesi
dışında herhangi bir gizli anlaşma
yok. Bunlar sonu açık belgeler"
ifadesini kullandı.
RF
Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev
ve ABD Başkanı Barack Obama, 8
nisanda Prag'da aralık 2009
yılında süresi sona eren START1
anlaşmasının yerini alacak START2
anlaşmasına imza atmıştı. İki
lider, START2'nin onay sürecinin
eşzamanlı bir şekilde yapılması
konusunda anlaşmıştı.
Anlaşma ABD senatosunda
görüşülürken, bazı senatörler
Dışişleri Bakanlığı'ndan belgeyle
ilgili, varsa gizli anlaşmaların
açıklanmasını istemişti. (AA) |
|
, |
|
|
Rus demir-çelik üreticisi MMK
İskenderun’da Atakaş’la ortak
üretime başladı
RF’nun önemli demir çelik
üreticilerinden MMK (Magnitogorsk
Iron and Steel Works) Türk şirket
Atakaş’la İskenderun’da ortak
kurduğu yeni tesisinde soğuk saç
üretimine başladı. Şirketin yıllık
soğuk haddeleme kapasitesi 750 bin
ton olacak.
MMK yönetim
kurulu başkanı Viktor Raşnikov
RT’ye yaptığı açıklamada biri
İskenderun diğeri de İstanbul’un
çevresinde olmak üzere iki ayrı
tesiste çalışmaların sürdüğünü,
yıl sonuna kadar da tam kapasite
olarak çalışmaya başlayacaklarını
söyledi. Ortak üretim tesislerinin
maliyeti ise 1,7 milyar doları
bulacak.
Ortadoğu ve Avrupa
pazarına ulaşım imkanı olduğunu
kaydeden Raşnikov, “Öncelik şimdi
Türkiye iç pazarında. Türkiye’de
metal tüketimi yıllık yüzde 13’ü
buldu” bilgisini verdi.
MMK
ve Atakaş Şirketler Grubu
Türkiye’de bugüne kadar özel
sektör tarafından demir çelik
sektöründe sıfırdan inşa edilen en
büyük yatırım olarak biliniyor.
Tarafların yüzde 50-50 ortak
olduğu yatırımın tamamının bitmesi
durumunda 2 bin 500 kişiye
istihdam sağlanacak.
Hatay'ın Dörtyol ilçesinde 500
dönümlük alan üzerine kurulan ve
yassı mamul üretecek olan entegre
demir-çelik tesisin sıcak üretim,
asitleme, soğuk hadde, galvaniz,
boyalı sac ve sac üretim bölümleri
bulunuyor.
MMK’nın bir
kısım dış yatırımları ile ilgili
planlarını da aktaran Raşnikov,
Avustralya Fortesque firmasından
alınan yüzde 5’lik hissesinin
satışı için doğru bir zaman
olmadığını belirtti. MMK Başkanı,
“Şimdi hisselerimizi korumayı
düşünüyoruz. Ortaklığımızı
artırmak da şimdilik düşünülmüyor”
şekliden konuştu. MMK yüzde 5’lik
oran için kriz öncesinde 1,5
milyar dolar ödeme yaparken, bu
hisse şimdilerde 1 milyar dolara
düşmüş durumda. (CHA) |
|
, |
|
|
G-20 döviz kurlarını tartışacak
Güney Kore'nin Gyenongju
kentinde yarın başlayacak G-20
Maliye Bakanları ve Merkez
Bankaları Başkanları toplantısının
ana gündemini döviz kurlarıyla
ilgili devam eden tartışmalar ve
bu soruna çözüm arayışları
oluşturacak.
Gyenongju
kentinde yapılacak ve iki gün
sürecek G-20 toplantısı, G-20
liderlerinin gelecek ay başkent
Seul'de yapacağı zirveden önce
kurlarla ve korumacılıkla ilgili
kaygıların giderilmesinde son şans
olarak değerlendiriliyor. Dünyanın
ikinci büyük ekonomisi Çin'in para
birimi yuanın değerinin düşük
olduğunu, bunun Çinli
ihracatçılara adaletsiz rekabetçi
avantaj sağladığını belirten ABD,
Avrupa Birliği ve Japonya, yuanın
değerini yükseltmesi için bu
ülkeye çağrılarını sürdürüyor.
Gelişmekte olan ülkeler, para
birimlerinin değer kazanmasının,
gelişmiş ülkelerdeki düşük getiri
nedeniyle bu ülkelere sermaye
akışını artırmasına, bunun da
enflasyonu körükleyebileceği,
varlık balonlarına yol açabileceği
ve bankacılık sektörüne zarar
verebileceği endişesiyle, çeşitli
önlemlere başvurdu.
Bazı
ülkeler sonuç olarak, sermaye
girişlerini kontrol ederek ya da
yabancı yatırımlara vergi
uygulamasına giderek veya
piyasalara doğrudan müdahale dahil
çeşitli önlemlerle para
birimlerinin değerlenmesini
önlemeye çalıştılar. Bu ülkelerin
para birimlerinin değerinin
artmasını önleme ve
ihracatçılarını koruma çabaları,
"döviz kuru savaşları"
konuşmalarını ateşledi.
ABD
Merkez Bankasının (Fed), doların
değerini düşürecek parasal gevşeme
işaretleri vermesi eleştirilere
yol açarken, ABD'li yetkililer,
Çin'in yuanın değer kazanmasını
önleme kararlılığının kurlarla
ilgili gerginliğin ana kaynağı
olduğunu söylüyorlar. Kurlar
konusunda bir anlaşmaya varmada
anahtar bir role sahip Çin,
G-20'de kurlarla ilgili konunun
ele alınması için bir sebep
görmediği görüşünü savunuyor.
G-20'nin içinde birbirini
suçlama ve gerginlik işaretlerinin
kurlarla ilgili konuyu daha da
karmaşık hale getireceği
belirtiliyor. Geçen ay 6 yıl
aradan sonra ilk kez yenin
değerlenmesini önlemek için döviz
piyasasına müdahale eden
Japonya'nın, küresel piyasalarda
elektronik ve otomotiv sektöründe
rakibi Güney Kore'nin kur
politikasını eleştirmesi buna
örnek olarak gösteriliyor.
Kurlarla ilgili sorunların,
G-20'nin, yeni bir finansal krizi
önlemek amacıyla finansal sistemi
sıkı kurallar ve standartlarla
güçlendirmenin yanı sıra küresel
ekonomiyi destekleyecek
politikaları koordine etme gibi
temel görevine odaklanmasını
engellemesinden endişe ediliyor.
Güney Kore Devlet Başkanı Lee
Myung-bak, döviz kurlarıyla ilgili
sorunun çözülmemesinin
korumacılığı alevlendirmesi ve
küresel ekonomiye zarar
verebileceğinden endişe ettiğini
söylemişti. (MRC) |
|
, |
|
|
Enflasyon beklentisi yüzde
7.60'a yükseldi
Merkez Bankasının Ekim ayının
son anketine göre, 2010 yılı sonu
enflasyon beklentisi yüzde 7,60
oldu. Bir önceki ayın son
anketinde enflasyon beklentisi
yüzde 7.56 düzeyindeydi.
Merkez Bankası'nın, mali ve reel
sektörde karar alıcı ve uzman
kişiler ile profesyonellerin
beklentilerini saptamaya yönelik
her ay iki kez düzenlediği
Beklenti Anketinin Ekim ayının son
dönem sonuçları açıklandı.
Buna göre, Ekim ayının ilk dönem
anketinde yüzde 1,13 olan cari
ayın tüketici fiyatları endeksi
(TÜFE) beklentisi son anketinde
yüzde 1,15'e yükseldi. Ekim ayının
ilk anketinde yüzde 0,81 olan
gelecek ayın TÜFE beklentisi Ekim
ayının son anketinde yüzde 0,82'ye
yükseldi. İki ay sonrasının TÜFE
beklentisi ise yüzde 0,53 düzeyine
yükseldi.
2010 Ekim ayının
ilk dönemde yüzde 7,56 olarak
belirlenen yıl sonu yıllık TÜFE
beklentisi son anketinde yüzde
7,60'e, yükselirken, 12 ay
sonrasının yıllık yüzde 7,06 olan
TÜFE beklentisi 7,13'e yükseldi.
24 ay sonrasının yıllık TÜFE
beklentisi ise yüzde 6,63'den
yüzde 6,67'ye yükseldi.
Büyüme beklentisi yüzde 6,7
Ekim ayının ilk anketinde
yüzde 6,4 olan cari yıl sonu
yıllık gayri safi yurt içi hasıla
(GSYH) büyüme beklentisi Ekim ayı
son anketinde yüzde 6,7'ye
yükseldi, yüzde 4,7 olan gelecek
yıl sonu yıllık GSYH büyüme
beklentisi Ekim ayının son
anketinde 4,8'e yükseldi.
Öte yandan yıl sonu cari işlemler
dengesinde meydana gelecek açık
beklentisi 37 milyar 517,5 milyon
dolar oldu. Ekim ayının ilk
döneminde beklenti 36 milyar 223,3
milyon dolar idi.
Yılsonu dolar kuru öngörüsü 1,4700
TL
Cari ay dolar kuru
beklentisi 1,4600 liradan 1,4300
liraya geriledi. Yıl sonu dolar
kuru beklentisi de 1,5000 liradan
1,4700 liraya geriledi. Gelecek 12
ay sonundaki dolar kuru beklentisi
de 1,5300 liradan 1,5200 liraya
düştü.
Ekim ayının ilk
döneminde yüzde 7,66 olan gelecek
3. ayın altı aylık Hazine Bonosu
ihalesi yıllık bileşik faiz oranı
beklentisi de yüzde 7,63 oldu.
Gelecek 12. ayın altı aylık Hazine
Bonosu ihalesi yıllık bileşik faiz
oranı beklentisi ise yüzde
8,33'den yüzde 8,30'a geriledi.
Gelecek 3. ayın 5 yıl vadeli,
6 ayda bir sabit kupon ödemeli TL
cinsi Devlet Tahvili ihalesi
yıllık bileşik faiz oranı
beklentisi yüzde 8,87'den yüzde
8,74'e, gerilerken, gelecek 12.
ayın 5 yıl vadeli, 6 ayda bir
sabit kupon ödemeli TL cinsi
Devlet Tahvili ihalesi yıllık
bileşik faiz oranı beklentisi ise
yüzde 9,83'den yüzde 9,66'ya
düştü. (Dünya Gazetesi) |
|
, |
|
|
Kardemir yılı 100 milyon lira
karla kapatacak
Karabük Demir Çelik
Fabrikaları A.Ş. (KARDEMİR)
Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa
Yolbulan, yıllık bilanço büyüklüğü
1,2 milyar lira olan KARDEMİR'de,
2010 yılının ilk 6 aylık karını 42
milyon 558 bin 396 lira olarak
açıkladıklarını, yıl sonuna kadar
karın 100 milyon lira olmasını
hedeflediklerini bildirdi.
Mustafa Yolbulan, KARDEMİR
Yönetim Kurulu Üyesi H. Çağrı
Güleç ve KARDEMİR Genel Müdürü
Fadıl Demirel, İstanbul'da
düzenledikleri toplantıda
KARDEMİR'deki yeni yatırımları ve
önümüzdeki döneme ilişkin planları
açıkladı.
Toplantıda
konuşan Yolbulan, 2002'den bu yana
750 milyon dolar yatırım
yapıldığını belirterek, yıllık
bilanço büyüklüğü 1,2 milyar lira
olan KARDEMİR'de, 2010'un ilk 6
aylık karını 42 milyon 558 bin 396
lira olarak açıkladıklarını, yıl
sonuna kadar karın 100 milyon lira
olmasını hedeflediklerini
bildirdi.
Yolbulan, şöyle
devam etti:
"2009'un ilk 6
ayında aynı dönem net satış geliri
401 milyon 965 bin 266 lira iken,
bu yıl aynı dönemdeki net satış
geliri 488 milyon 784 bin 329 lira
olarak gerçekleşti. Bu yılki
konsolide satış gelirinin 422
milyon 267 bin 506 lirası yurtiçi,
68 milyon 883 bin 233 lirası ise
yurtdışı satışlarından elde
edildi. 2010 yılının ilk 6 ayında
42 milyon 558 bin 396 lira kar
elde eden KARDEMİR'de, geçen yılın
aynı dönem net zararı 46 milyon
476 bin 399 lira olarak
gerçekleşmişti."
Geçen yıl
iyi ilişkiler içinde bulundukları
ve demiryolları konusunda Arap
ülkelerinin lideri konumundaki
Suriye'ye 36 bin ton ray ihracatı
gerçekleştirdiklerini hatırlatan
Yolbulan, KARDEMİR'in, 9 Arap
ülkesinin demiryolları genel
müdürlerinin katılımıyla iki yılda
bir gerçekleştirilen ve bu yıl 4-5
Ekim'de Halep'te düzenlenen Arap
Ülkeleri Demiryolları Birliği
Toplantısı'na davet edilen ilk ve
tek Türk şirketi olduğunu söyledi.
(AA) |
|
, |
|
|
Hazine 185.8 milyonluk geri
alım yaptı
Hazine, bugün gerçekleşen ve
12 Ocak 2011 itfalı tahvilin geri
alım ihalesinde net 185,8 milyon
liralık geri alım yaptı.
Hazine Müsteşarlığından yapılan
açıklamaya göre, ihalede oluşan
ortalama fiyat 103.239 lira,
ihaleye gelen nominal teklif
tutarı 642,4 milyon lira, nominal
geri alım tutarı ise 180 milyon
lira olarak gerçekleşti.
Hazine, ihalede geri alınacak
haftalık azami tutarın net 200
milyon lira olacağını
açıklamıştı. (RR) |
|
, |
|
|
ABD'de mortgage faizleri arttı
Freddie Mac tarafından
açıklanan haftalık araştırmaya
göre, ABD'de 30 yıllık sabit
mortgage faizi yüzde 4.19
düzeyinden yüzde 4.21'e çıktı.
Hafta itibarıyla 15 yıllık
ortalama mortgage faizi ise yüzde
3.62 düzeyinden yüzde 3.64'e
yükseltti. (WCR) |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|