|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
19
Haziran 2010
|
|
|
CircassianCenter
/
Haber Merkezi
|
|
|
|
|
|
|
|
Kuzey
Kafkasya federal bölgesinin
sınırları henüz kesinleşmedi
Kuzey
Kafkasya Federal bölgesi valisi
Aleksandr Hloponin “Kuzey Kafkasya
bölgesine yeni bölgeler de
katılabilir” dedi.
St.
Petersburg forumunda verilen bir
arada gazetecilerin sorularını
yanıtlayan Hloponin, “biz binayı
inşa ediyoruz, önemli olan
bölgenin gelişimidir” dedi. Bir
soruyu yanıtlayan Hloponin bölgeye
yeni birimlerin de
eklenebileceğini belirterek “ önce
resmi bir çizelim, sonra hep
birlikte bakacağız” dedi.
Kuzey Kafkasya Federal bölgesi,
2010 yılının başında daha önce
Güney Federal bölgeye bağlı olan
Dağıstan, Çeçenistan, Osetya,
Karaçay-Çerkes ve Kabardey-Balkar
cumhuriyetleri ile Stavropol
eyaletinin ayrılması sonucu
oluşturulmuş, bu yeni yapı Çerkes
dünyasının bölündüğü
tartışmalarına yol açmıştı. |
|
|
|
|
Nalçik
şehrinde ünlü şair Aleksandr
Puşkin için bir anıt yapılacak
Anıt
1937 yılına kadar şairin adını
taşıyan cadde üzerinde yapılacak.
Bu konuda bilgi veren Nalçik şehri
baş mimarı Aleksandr Taranin, ilk
önce anıtın 2 numaralı okul parkı
içerisinde yapılmasının
planlandığını, fakat daha sonra
şehir idarecilerinin de anıtın
daha görülebilir ve halkın
görebileceği bir yerde olmasını
istemeleri nedeniyle yerinin
değiştirildiğini söyledi.
Yeni belirlenen yerin ise belediye
binasının hemen arkasında Zyber
bank’ın önünde kalan ve işlek bir
alan olmasına karar verildi. |
|
|
|
|
Çocuklar için hemodiyaliz merkezi
Nalçik şehrinde böbrek yetmezliği
olan çocuk yaştaki hastalar için
bir hemodiyaliz merkezi
oluşturuldu.
Nalçik il
idaresi basın sözcüsü Liliya
Dzamihova’nın verdiği bilgiye göre
bu merkezin oluşturulmasında
çeşitli yardımlar ve bireysel
katkılar da sağlandı.
Çocuk
koruma ve destekleme vakfı
tarafından yürütülen projede,şehir
idaresi hastane binasının
inşaatını , inşaat giderlerini ve
ofis ekipmanlarını ,Birleşik Rusya
KBC parti temsilciliği ise üç adet
ileri teknoloji yeni diyaliz
makinesi ve onu kullanacak
personelin eğitimini üstlendi.
Dazmihova yaptığı açıklamada,
bölgede en yakın Rostov ve
Krasnodar şehirlerinde bulunan bu
hastanenin pek çok genç hastanın
yaşamını kurtaracağını söyledi.
Daha önceleri akut ve kronik
böbrek yetmezliği olan hastaların
Moskova’da tedavi gördüğünü
belirten Dzamihova , yeni doğan
hastalarda akut böbrek yetmezliği
olanların % 61’inin ilk yılda
yaşamlarını yitirdiklerini ifade
etti.
Diyaliz merkezinin
başkanı doktor Nicholas Shogenova
önümüzdeki hafta ilk hastalara
kapılarını açacaklarını söyledi. |
|
|
|
|
Bagrat Şinkuba anıtı açıldı
Abhazya'nın ünlü yazarı Bagrat
Şinkuba hatırasına yapılan anıt
önceki gün törenle açıldı.
Açılışa Abhazya devlet başkanı
Sergey Bağapş, Başbakan, bakanlar
ve yazarın ailesi ile birlikte pek
çok vatandaş katıldı.
Kültür bakanı Logzar Nogua’nın
verdiği bilgiye göre 3 metre
yükseklikte olan ve Sohum şehrinin
en güzel yerine dikilen heykel,
heykeltıraş Axba Tsire , mimar
Beslen Kaslandize ve yine mimar
Svetlana Şamenkova’nın ortak
çalışması olarak ortaya çıktı.
Abhazya'da ve Abhazya dışında
pek çok ülkede tanınan ünlü
yazarın pek çok eseri yanı sıra
“Jılak’e” romanı unutulmazlar
arasındaki yerini aldı.
Abhazya'nın ve Abhaz halkının
özgürlüğü ve gelişmesi için
sürekli mücadele içerisinde olan
Şinkuba Bağrat’ın bir heykeli de
önümüzdeki ayın sonunda
Macaristan’ın başkenti
Budapeşte’de dikilecek. |
|
|
|
|
Esnaf
tehdit ediliyor
KBC
Baksan şehrinde son günlerde pek
çok mağazanın, kafe ve restoranın
alkol sattığı için yakıldığı veya
tarandığı, alkollü insanların
sokaklarda saldırıya uğradığı
bildiriliyor.
Şehirde
“Kaberdey-Balkar mücahitleri”
isimli bir grubun çeşitli mağaza
ve dükkanları tehdit ederek alkol
satışını engelledikleri
bildirildi. Çıkan haberlerde,
bir çok satış yerine üç günlük
süre içerisinde alkol satışını
durdurulmaları yönünde uyarı ve
tehdit içeren bildiriler bırakan
grubun, dükkan kapılarına “alkol,
uyuşturucu , büyücülük, fuhuş gibi
faaliyetlerin haram olduğunu ve bu
tür faaliyetlere son vermeyenlerin
yanacaklarını” bildiren uyarılar
astıkları bildiriliyor.
Bu
uyarılardan sonra bir
süpermarketin tarandığı, bir başka
süpermarketin ise yakıldığı çıkan
haberler arasında.
Bir
minimarket sahibi, en alt raflarda
duran bir düzine votka ve konyak
şişesini kaldırıp geri iade
ettiğini ve artık alkol
satmadığını ifade ederek “ şahsen
ben tehdit edilmedim ama
korkuyorum” dedi.
Bir başka
işyeri sahibi ise, “ bir gece bana
molotof kokteyli attılar ve ertesi
gün,tüm günüm hasarı tamir etmekle
geçti, artık alkol satmıyorum”
dedi.
Mağazalar zinciri
Magnit ise bir buçuk hafta önce
silahlı kişilerce taranmış ve
tavanları delik deşik edilmişti,
artık orada da alkollü ürünler
satılmıyor. Bir işyeri sahibi
ise, bu kişilerden korunma ümidi
olmadığını ifade ederek, “polis
geliyor ama belli ki formalite
icabı gelip gidiyorlar, değişen
bir şey olmuyor” dedi.
Bir
başka işyerinde ise satıcı kız “
biz de tehdit edildik ama işyeri
sahibi satışların devam etmesini
söylediği için sessizce alkol
satmaya devam ediyoruz” dedi. |
|
|
|
|
Gürcistan ve Abhazya arasında Gal
Bölgesi'nde yaşanan olaylar ile
ilgili acil toplantı yapıldı
Gürcistan ile Abhazya arasında
sorunlu bölgelerde yaşanan
olayların engellenmesi amacı ile
ilgili olarak oluşturulan beşli
mekanizma toplantısı acil olarak
BM başkanlığında Gal şehrinde
yapıldı.
22 Haziran'da
yapılması kararlaştırılan toplantı
öncesinde Abhazya'nın Gal
Bölgesi'nde durumun kötüleşmesi
üzerine özelilikle yaşanan cinayet
olaylarında gürcü tarafının
suçlanması ve diğer yaşanan
olaylar ile ilgili olarak toplantı
yapıldı. Toplantıya Beşli
Mekanizma gurubu katılımcıları
olan Gürcistan, Rusya Federasyonu,
Abhazya, BM ve AB tarafları
katıldı.
«Кавказский
узел», tarafından verilen bilgiye
göre, 1 haziran Tarihinde Saberio
köyü yakınlarında görev yapan
Abhaz Gümrük görevlilerinin
aracına ateş açılmış ve bir Abhaz
Gümrük görevlisi yaşamını yitirmiş
iki görevli ağır bir biçimde
yaralanmıştı. 3 Haziran'da ise
Abhazya'nın Gal Bölgesi Rep Köyü
muhtarı Dimitri KATSİYA
öldürülmüştü. Gürcistan tarafı da
yaşanan olaylar sonucunda bazı
gürcü evlerinin yakıldığını
belirtmişti. Taraflar arasındaki
son toplantı 25 Mayıs'ta
yapılmıştı.
Gürcü
parlamentosu soykırım konusunda
emekliyor
Gürcistan
Parlamentosu, 20-21 Mart’ta
Tiflis’te düzenlenen ‘Gizli
halklar, devam eden suçlar:
Çerkesler ve Kuzey Kafkasya
halkları’ adlı konferansta bir
grup Çerkes’in soykırımın
tanınması konusunda yaptığı çağrı
üzerine başlattığı çalışmalarda
bir arpa boyu yol aldı.
Parlamentonun diaspora komitesi,
uzun tartışmalar ve araştırmaların
sonunda Rusya’nın Çerkesler ve
Çeçenlere soykırım yaptığına
kanaat getirdi. Şimdi meseleyi
parlamentonun insan hakları ve
hukuk komiteleri tartışacak.
Kavkazki Uzel’e göre Gürcistan
Parlamentosu Diaspora Komitesi
Başkanı Nugzar Tsiklauri’nin
inisiyatifi ile konuyla ilgili
sekiz oturum yapıldı ve bilim
adamlarının görüşleri alındı. 12
Haziran’da yapılan son oturumda
bilim adamları Merab Çukhua ve
Bejan Horava Çerkes ve Çeçenlere
yönelik Rus politikalarının ne
anlama geldiğine dair nihai raporu
sundu. Raporda, Çerkes halkının
19. yüzyılda kitlesel katliam ve
sürgüne tabi tutulduklarına dair
belgelerin yanı sıra Çeçenya’daki
son savaşlarda işlenen suçlar
sıralandı. Rapora göre 1992’den
2010’a kadar 40 bini çocuk olmak
üzere 300 bin Çeçen ve İnguş
kurban edildi. 20 bin kişi ardında
hiçbir iz bırakmadan kayboldu.
Çeçenya’da doğaya ciddi zarar
verildi ve yeniden normale dönmesi
için en az 50 yıl gerekli. Rusya
yönetimi Çeçen ve İnguşları 16
defa yurtlarından sürdü.
Tsiklauri “Rusya siyasetini toplu
ayrımcılık ve temizlik üzerine
oluşturulan sömürge politikası
olarak adlandırmak mümkün, bu
benim düşüncem ama siyasi
tanınmanın yine de siyasi bir
karar olduğunu unutmamak lazım”
dedi. Bundan sonra meselenin
hukuki boyutlarının insan hakları
ve hukuk komitelerinde ele
alınacağı belirtildi.
Nisan başında Çerkes soykırımının
tanınması meselesinin 21 Mayıs
1864 sürgününü yıldönümüne kadar
parlamentonun gündemine
sunulabileceği açıklanmıştı.
Gürcistan Dışişleri de,
milletvekilleri son sözünü
söyleyinceye kadar soykırımın
tanınma olasılığı hakkında yorum
yapmayı reddetmişti. |
|
|
|
|
Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya
liderleri St. Petersburg'ta
görüşme gerçekleştirdi
Rusya'nın St. Petersburg kentinde
bir araya gelen Azerbaycan,
Ermenistan ve Rusya devlet
başkanları üçlü görüşme
gerçekleştirdi. Rusya'nın
öncülüğünde ve Minsk grubunun
desteğinde üçlü zirve altıncı kez
gerçekleşti. Rusya Devlet Başkanı
Dmitri Medvedev, Konstantin
Sarayı'nda Azerbaycan Devlet
Başkanı İlham Aliyev ve Ermenistan
Devlet Başkanı Serj Sargsyan ile
görüşme gerçekleştirdi. Altıncı
kez bir araya geldiklerini
vurgulayan Medvedev, “Aslında
üçümüzün bir arada altı kez
görüşme yapmamız az sayılmaz” diye
konuştu. Görüşmenin büyük
çoğunluğu basına kapalı şekilde
gerçekleştiriliyor.
Üçlü
format görüşmelerinin ilki 2 Kasım
2008 tarihinde Moskova'da
düzenlenmişti. İkincisi 4 Haziran
2009'da St. Petersburg'ta
yapılırken, son görüşme Soçi'de 25
Ocak 2010 tarihinde
gerçekleştirildi.
Bakü
Ermenistan’ın 1994’den bu yana
işgal altında tuttuğu
topraklarından çıkmasını isterken,
Erivan Ermeni nüfusun çoğunlukta
olduğu Yukarı Karabağ’ın bağımsız
statüsünün kabul edilmesinde
ısrarlı. Minsk Üçlüsü (Rusya, ABD
ve Fransa) Madrid prensipleri
çerçevesinde ilk aşamada Yukarı
Karabağ dışında işgal altında
bulunan yedi bölgeden beşinin
Azerbaycan'a devredilmesini
hedefliyor.
Yukarı
Karabağ’la Ermenistan arasında
bağlantıyı sağlayacak Laçin
koridoronun güvenliği, göçmen
Azerilerin evlerine dönüşü ve
Yukarı Karabağ’da son duruma kadar
tüm konular detaylı bir şekilde
müzakere ediliyor.
Yukarı
Karabağ’da kriz ilk olarak 1988
yılında Azerbaycan’dan ayrılarak
Ermenistan’a bağlanmak istemesi
ile başladı. 1988-1994 yılları
arasında süren savaşta iki
taraftan yaklaşık 30 bin kişi
hayatını kaybetti. Ermenistan
Azerbaycan topraklarının yüzde
20’sini işgal ederken, 1 milyon
Azeri de göçmen konumuna düştü. |
|
|
|
|
Medvedev: ABD üssü Kırgızistan’da
sürekli kalamaz
Rusya
Devlet Başkanı Dmitri Medvedev,
Kırgızistan’da bulunan ABD Manas
askeri üssünün sürekli faaliyet
göstermesinden yana olmadıklarını
belirterek, “Bu benim tutumum ve
açıkça ifade ediyorum: Belli ki bu
üs, sürekli faaliyet gösteremez.
Bana göre bu üs belirli
görevlerini yerine getirmeli ve
kendi işini bitirmeli.” dedi.
ABD The Wall Street Journal
gazetesine konuşan Medvedev, Manas
üssüne değinerek konunun en
tartışmalı konu olduğunun altını
çizerek belirtti.
Rusya
Başkanı, “Bir şeyler yapmak lazım
mı yoksa yapmamak lazım. Her zaman
biz ABD ile Afganistan konusunda
işbirliği yapıyoruz. Çok iyi
biliyorsunuz ki biz askeri olan ve
olmayan transite yeşil ışık
yaktık. Ve biz Amerika’nın ve
diğer ülkelerin bugün
Afganistan’da düzeni korumakla
ilgili misyonunu yerine
getirmesine azami derecede yardım
ediyoruz. Üs (yabancı) konusu Rus
yönetiminin yetki alanı dışında.
Ama benim görüşümü bilmek size
faydası dokunacaksa bu durumda bir
tekrar altını çizerek
belirtiyorum: Bu tür yerler
sürekli kullanılır halinde
olmaması lazım. Bu üsler ilgili
operasyonları yerine getirdikten
sonra kendi faaliyetlerini sona
erdirmeli.” diye konuştu.
ABD üssünün kaderini biz değil
Kırgız yönetimi belirler
Medvedev, ABD üssünün
Kırgızistan toprakları içinde
faaliyet gösterdiğine dikkat
çekerek, “Kırgızistan
Cumhurbaşkanı ben değilim, ben
Rusya Devlet Başkanı’yım. Bizde
Amerikan üsleri yok ve buna bizim
ihtiyacımız da yok. Eğer zamanında
Kırgız yönetimi bu üssün
kendilerine gerekli olduğunu
düşünmüşse bu da onların kararı.
Afganistan’la ilgili kampanya
başladığı zaman Amerikan
ortaklarımızın bizim yardımımıza
ihtiyacı vardı. Rusya bu fikri
destekledi ve eğer tüm bunlar
terörle mücadele ve düzeni korumak
içinse buyurun dedik... Amerikan
üssünün kaderi Kırgızistan
yönetiminin elinde. Kendileri
karar versin.” diye tutumunu
belirtti. |
|
|
|
|
Rusya'ya Kırgızistan’a asker
göndermeyecek
Medvedev Kırgızistan’da etnik
Kırgız ve Özbekler arasında çıkan
çatışmalarla ilgili bölgeye Rus
askerlerini göndermek bir
niyetleri olmadığını yine
tekrarladı. Medvedev, “Bu iç sorun
ve umarım ki onlar bu sorunu
çözebilecek. Orada durum ise çok
ağır ve ben hatta trajik diye
nitelendiriyorum.” dedi.
Rus Kommersant gazetesi de Nisan
ayında yaptığı haberde Amerikan
Manas askeri üssünün Kremlin için
bir prensip meselesi olduğunu
belirtmişti. Kremlin'e yakın bir
kaynağın değerlendirmelerine yer
veren gazete, “Amerikan Manas üssü
halledildi. Üs olmayacak. Yeni
yönetimin üsle ilgili planları
Kremlin beklentilerine ciddi
şekilde ters düşüyor.
Washington’daki düşünce kuruluşu
Brookings Institution’da konuşan
Rusya Devlet Başkanı Dmitri
Medvedev de olaylara değinerek
apaçık şekilde Bakiyev’in olup
bitenlerden suçlu olduğunu ve
Amerikan üssünün ülkeden
çıkarılması hususunda verdiği sözü
tutmamasını da devrilmesinde katkı
sağladığını ifade etti.” şeklinde
yazmıştı.
Tüm bunlar Manas
üs konusu Moskova için prensip
meselesi olduğunu gösterirken.
Özellikle bu konunun Kremlin ve
devrik Kırgız lider Bakiyev
arasındaki 'ayrılığın' en ana
nedeni olarak ifade edilmişti. |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|