-
Çerkesler hem yoğun olarak
yaşadıkları ülkelerde (Türkiye, Suriye, Mısır,
Ürdün, İsrail, Yugoslavya) kendi kültürel
kimliklerini, dillerini korumayı hem de
Kafkasya’da da yaşayabilme seçeneğinin bulunmasını
istiyorlar.
Sayın
Taha Kıvanç
Yeni Şafak Gazetesi
18 Nisan günkü köşenizde yer alan
“Boğaz’da bir yarım gün “başlıklı yazınızda
değindiğiniz toplantıyı düzenleyenler olarak bazı
açıklamalarda bulunma gereği duyuyoruz.
Bu toplantı, DEMOKRATİK ÇERKES
PLATFORMU tarafından organize edilen “Avrupa Birliği
Süreci, Demokratikleşme ve Çerkesler” konulu
tartışmalı bir toplantı idi. Radikal Gazetesi yazarı
Etyen Mahçupyan’ın yanı sıra, eski diplomat ve AB
uzmanı Sinan Ülgen, Avrupa Gençlik Parlamentosu üyesi
ve Avrupa Türk Akademisyenler Birliği Başkanı Cem
Ayhan Azak ile Kafkas Derneği Genel Başkan Yardımcısı
ve Kafkas İşadamları Derneği Başkanı Cihan Candemir,
konuşmacı olarak katıldılar.
Etyen Mahçupyan ile aranızda geçen ve
yazınıza da konu olan Kafkasya’ya dönüş, bu toplantıda
hiçbir şekilde gündeme gelmemiştir. Ayrıca Kafkasya’ya
dönmek isteyenlerin solcu, kalmak isteyenlerin sağcı
olduğu savı da gerçeklerle örtüşmemektedir. Etyen
Mahçupyan ile dün (19 Nisan) yaptığımız görüşmede, bu
yanlışlığın, aranızdaki eksik diyalogdan kaynaklandığı
anlaşılmıştır.
Çerkeslerin büyük bölümü, uzun süren
Rus-Kafkas savaşları sonucunda, trajik bir biçimde
Kafkasya’dan sürüldüler. Osmanlı İmparatorluğu
sınırları içinde çeşitli bölgelere yerleştirilen
Çerkesler, o günden bu güne, yaşadıkları tüm
coğrafyalarda yanyana oldukları insanlarla kader
birliği ettiler. Bazen Anzavur, bazen Ethem, bazen
Rauf Orbay oldular. Hiçbir zaman ayrılıkçı bir düşünce
taşımadılar.
Çerkesler şimdi, Avrupa Birliği
sürecini ve bu sürecin kendilerine nasıl yansıyacağını
anlamaya çalışıyorlar. Dillerinin, kültürlerinin, örf
ve adetlerinin, yaşam tarzlarının bugünden yarına
nasıl etkileneceğini tartışıyorlar. Tartışılan konular
arasında Kuzey Kafkasya’daki Çerkes cumhuriyetlerinde
yaşayabilme seçeneğini elde etmeye yönelik çifte
vatandaşlık hakkı da var.
Türkiye, şüphesiz ki sizin olduğu
kadar, 135 yıldan beri bu topraklarda yaşayan, bu
topraklar uğruna savaşan, Türkiye Cumhuriyeti’ndeki
tüm diğer insanlar gibi vatandaş olmanın gereklerini
yerine getiren Çerkeslerin de vatanıdır. Çerkesler hem
yoğun olarak yaşadıkları ülkelerde (Türkiye, Suriye,
Mısır, Ürdün, İsrail, Yugoslavya) kendi kültürel
kimliklerini, dillerini korumayı hem de Kafkasya’da da
yaşayabilme seçeneğinin bulunmasını istiyorlar.
Çerkesler arasında bu konudaki görüş ve tartışmalar
bugün ortaya çıkmış değildir, sürgüne uğradıkları
1864’den beri süregelmektedir.
DEMOKRATİK ÇERKES PLATFORMU,
Türkiye’nin gündemindeki tüm konularla birlikte, özel
olarak Çerkeslerin gündemindeki konuları da tartışmayı
sürdürecektir.
Bir yazar olarak Çerkesler konusuna
ilginizin sadece “gidecekler mi, kalacaklar mı” dan
ibaret olmadığına inanmak istiyoruz ve 29 Nisan
akşamı, sivil Anayasa girişimi ile ilgili toplantımıza
şimdiden sizi de davet ediyoruz.
Saygılarımızla.
DEMOKRATİK ÇERKES PLATFORMU
|