KAF-KUR ve KAF-DER SÜREÇLERİ

  Haber Merkezi  
   
 

Kaf-Kur ve Kaf-Der Süreçleri
 

Türkiye’de Kafkas Derneklerini merkezi bir örgütte toplama çalışmalarına 1975 yılında Ankara’da yapılan bir toplantıyla başlanıldı. Takiben İstanbul, Kayseri, Antalya ve tekrar Ankara toplantılarıyla devam edildi. Çerkesler’in çok dağınık olması nedeniyle demografik durumun tespiti, ulusal bilinç düzeyinin belirlenmesi, Siyasi haklar ve Dönüş olayı o tarihlerdeki toplantıların asıl konularıydı.

 

5 Kasım 1977 tarihinde yapılan toplantıda, o tarihteki Federasyon Yasası’nın elverişli olması nedeniyle önemli bir adım atılma aşamasındayken toplantı sonrası otobüs durağında beklenirken bilinmeyen kişilerce Çerkes gençlerinin taranması sonucunda Tsey Mahmut ÖZDEN hayatını kaybetti ve böylece çok önemli bir çalışma yarıda kaldı. Ardından 12 Eylül dönemi yaşandı. 1980’li yılların ikinci yarısından itibaren dernekler yeniden açıldılar ve 1977’de yarıda kalan toplantılara 90’lı yılların hemen başında yeniden başlandı.

 

Birinci Toplantı
 

26 Mayıs 1990 tarihinde Ankara Kuzey Kafkasya Kültür Derneği’nde gerçekleştirildi. KUZEY KAFKASYA KÜLTÜR DERNEKLERİ KÜLTÜREL DANIŞMA ve DAYANIŞMA TOPLANTISI adı altında yapılan toplantıya Ankara, Bursa, Düzce, Çorum,İstanbul, Kayseri, Konya, Mersin, Sivas ve Samsun dernekleri katıldılar.

Toplantı sonucunda yayınlanan sonuç bildirgesinde yer alan önemli hususlar şunlardır:

  • Türkiye’deki Çerkes nüfusu, dünyadaki toplam Çerkes nüfusu içinde önemli bir yer tutmaktadır. Bu nedenle K. K. K. Derneklerinin sorumlulukları büyüktür.

  • Asimilasyon çok yüksektir. 50 sene sonra arşivlenmek için bile olsa kültürel değerlerimiz bulunamayacaktır. Bu nedenle, kuşağımız çok önemli bir sorumluluğu taşımaktadır.

  • Dünya’da ve Kuzey Kafkasya’da çok önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Bu gelişmeler izlenmeli, ortak tavır koyabileceğimiz, daha aktif olabileceğimiz bir yapı oluşturulmalıdır. Bu yapı sayesinde gelişmelere paralel olarak hazırlıklı olmalıyız.

  • Dernekler arası koordinasyonu sağlayacak bir yapı modeli öncelikle belirlenmeli ve gereği yapılmalıdır.

Kaf-Kur’dan KAF-DER’e giden süreçte yapılan diğer toplantılar, katılım durumu ve alınan kararlar özetle şöyledir:

 

İkinci Toplantı
 

28 Ekim 1990 tarihinde 11 dernek temsilcisinin katılımı ile Kayseri’de gerçekleştirilen bu toplantıda nasıl bir örgüt çatısı altında birleşilebileceği tartışıldı. Hukukçular tarafından hazırlanan rapor tartışıldı. Mevcut Yasalara göre Kamu Yararı statüsü olmayan derneklerin Federasyonlaşmasına şimdilik imkan tanınmadığı, Merkez-Şube ilişkili yapıya derneklerin henüz hazır olmadığı, Vakıflaşmak mümkün olmakla beraber zor ve uzun bir yolu gerektirdiği sonuçlarına ulaşıldıktan sonra “ Yasal sorunlar halledilinceye kadar K.K.K. Derneklerinin işbirliği ve güç birliğine gitmek, imkanları birleştirmek, ortak programlar tespit etmek üzere bir Koordinasyon Kurulu oluşturmak” en makul yol olarak görülmüş ve böylesi bir yapının hazırlıklarını tamamlamak üzere Kayseri’den Sabahattin DİYNER, Ankara’dan Süleyman YANÇATAROL ve Bursa’dan Şamil JANE’den oluşan 3 kişilik bir Teknik Komite oluşturulmuştur.

 

Üçüncü Toplantı: Kaf-Kur Kuruluyor
 

16 Şubat 1991 tarihinde Düzce’de, 14 Dernek temsilcisinin katılımıyla yapılan üçüncü toplantıda Teknik Komitenin hazırlamış olduğu taslak statü tartışılmış ve oylanarak benimsenmiş ve Bandırma’dan Nejdet HATAM, Bursa’dan Şamil JANE, İstanbul Bağlarbaşı’dan Yusuf TAYMAZ, Ankara’dan Süleyman YANÇATAROL, Antalya’dan Mehmet UZUN’dan oluşan beş kişilik ilk KAF-KUR YÜRÜTME KOMİTESİ seçilmiştir.

Belirsiz bir süreyle ve geçici olarak oluşturulan KAF-KUR statüsünün göze çarpan KURULUŞ AMAÇLARI şöyleydi:

  • Oluşturulacak merkezi yapılanmaya hazırlık yapmak,

  • Toplumumuzun dil, kültür ve toplumsal yapısı ile ilgili araştırma ve etkinlikler düzenlemek,

  • Kamuoyunda etkili olmak, toplumumuzla ilgili görüş oluşturmak,

  • Gerektiğinde derneklerimiz adına temsil görevini üstlenmek.

(Üçüncü toplantıdan hemen sonra kuruluş çalışmaları başlayan D.Ç.B’ye delege belirlenmesi ve götürülmesi, Türkiye Dernekleri adına KAF-KUR tarafından işte bu yetkiye istinaden organize edilmiştir. Zaman zaman Kaf-Der’in yetkisiz ve bireysel girişimi ile D.Ç.B. kongresine katıldığına ilişkin yazılar ve söylemlere rastlanmaktadır ki, bunlar gerçekleri yansıtmamaktadır.)

 

Kaf-Kur’un Görevleri

  • K.K. Derneklerini yılda en az iki kez toplantıya çağırmak ve gündemi belirlemek,

  • Kültürel etkinlikleri planlamak, izlemek ve değerlendirmek,

  • Derneklere bilgi akışını sağlamak,

  • Derneklerin tümünün katılımını gerektiren kültürel toplantılara temsilciler seçmek ve katılmak,

  • Derneklerin Kültür politikaları alanlarında görüş oluşturmak ve öneriler yapmak, Derneklerin tümünü ilgilendiren konularda kampanyalar açmak,

  • Basında çıkan haberleri izlemek, gerekirse tepki için icabeden işlemleri yapmak.

Dördüncü Toplantı
 

Üçüncü toplantıdan sonraki birlik olma çabaları tümüyle KAF-KUR öncülüğünde yürütülmüştür. 17 Dernek temsilcisinin katılımı ile 16 Haziran 1991 tarihinde YALOVA’da yapılan dördüncü toplantıda derneklerin nasıl bir ilişki içerisinde olacakları, dernekler arası toplantılara katılacak delege sayısı ve Kaf-Kur’un harcamalarını finanse etmek üzere her derneğin ödeyeceği parasal miktar belirlenmiştir. Buna göre dernekler üye başına 1000.-Tl.sı katkıda bulunacak, bundan sonraki toplantılara da aşağıdaki skalaya göre belirlenen delege ile katılacaklardı. Gözlemci sayısında herhangi bir kısıtlama uygulanmayacaktı.

  • 16-50 arası üyesi olan Dernekler 2 delegeyle

  • 51-100 arası üyesi olan Dernekler 3 delegeyle

  • 101-150 arası üyesi olan Dernekler 4 delegeyle

  • 151-200 arası üyesi olan Dernekler 5 delegeyle

  • 201 ve daha yukarısı için 6 delegeyle

Beşinci Toplantı
 

Derneklerarası toplantıların beşincisi; Kaf-Kur öncülüğünde İstanbul Kafkas-Abhaz Derneği salonunda ve ilk kez 26 derneğin ( Adana, Ankara,Antalya, Balıkesir, Bandırma, Biga, Bursa, Düzce, Eskişehir, Gebze, İstanbul Bağlarbaşı, İzmir, Kayseri, Kütahya, Reyhanlı, Sakarya, Samsun, Sivas, Tokat, Turhal, Uzuntarla, Yalova, İnegöl, İstanbul Abhaz Dernekleri ve Şamil Vakfı) 49 temsilcisi ve 35 de gözlemcinin katılımı ile 18-19 Ocak 1992 tarihlerinde yapılmıştır.

 

Kaf-Kur yetkili komitesince yapılan açıklamalarda daha ziyade Dünya’daki, Kafkasya’daki ve Türkiye’deki gelişmeler özetlenmiş, Kaf-Kur’un organize ettiği etkinlikler, Abhazya’daki tehlikeli gelişmeler ve bir an önce merkezi bir yapı için izlenecek yol uzun uzun tartışılmış ve sonuçta;

  • Derneklerimizin etkili olabilmesi açısından bir an önce tüzel kişiliği olan merkezi bir yapının oluşturulması ve Kaf-Kur ‘un çerçevesi konusu, bir sonraki toplantıya bırakılmış,

  • Nejdet HATAM, Sönmez BAYKAN, Fahri HUVAJ, Uğur APİŞ, İlhan ÖNDER, İlhan CANBOLAT, Mehmet ŞIKLAROĞLU’dan oluşan 7 kişilik yeni KAF-KUR yönetimi çekişmeli bir seçim sonucunda belirlenmiş,

  • Abhazya ile ilgili ortak bir deklarasyon kabul edilip neşredilmiştir

Tarihi önemi olması bakımından bu toplantı sonucunda yayınlanan sonuç bildirisi aynen yayınlıyoruz:

“Dünyadaki gelişmeler önümüze tarihi bir fırsat çıkarmıştır. Bu gelişim sürecini çok iyi değerlendirerek insanlarımız adına en iyi sonuçlara ulaşmak zorundayız. Büyük bir hızla ortaya çıkan gelişmelerin yaşandığı günümüz Türkiye’sindeki tüm Kuzey Kafkasyalılar (Çerkesler) olarak örgütlülüğümüzü hızla artırmak ve geliştirmek zorundayız. Bunun için yerel örgütlerimiz olan derneklerimize büyük görevler düşmektedir.

 

Kısaca Kaf-Kur olarak adlandırdığımız Koordinasyon Kurulu, kuruluşu ve statüsü itibariyle ihtiyacımıza cevap vermekten oldukça uzaktır. Kaf-Kur çok ivedi olarak çalışma çerçevesini ve yetkilerini somutlaştırmalı, bir yandan da mümkün olan en kısa zamanda derneklerimizi bünyesinde birleştirebilecek merkezi bir yapı oluşturmaya, bir yandan da bunu gerçekleştirinceye kadar, merkezi bir yapının işlevlerini görmeye çalışmalıdır.

 

Günümüzde Anayurt Kuzey Kafkasya’da yaşanan değişim ve gelişmeler, yeni bir çok sorunu da beraberinde getirmektedir. Bu sorunlara, diğer muhaceret ülkelerinde olduğu gibi, Türkiye’deki Çerkeslerin de ilgisiz kalması düşünülemez. Dolayısıyla dünya genelindeki Çerkes ulusal sorununa Türkiye Çerkesleri olarak bizler de çözümler düşünmeli ve önermeliyiz.”

Seçilen Kaf-Kur üyeleri 2 Şubat Pazar günü Ankara’da toplanıp şu şekilde görev bölümü yapmışlardır:

  • Başkan: Nejdet HATAM

  • Bşk.Yrd.: Fahri HUVAJ

  • Sekreter: İlhan ÖNDER

  • Üyeler: Sönmez BAYKAN, İlhan CANBULAT, Mehmet ŞIKLAROĞLU, Uğur APİŞ.

Görev bölümü yapan yönetimin ilk açıklamasında şu maddeler dikkat çekicidir:

i.    Kaf-Kur Başkan, Başkan Yardımcısı ve Sekreter, Kaf-Kur adına her türlü kurum ve kuruluşlar nezdinde temsil yetkisine sahiplerdir.

ii.   Derneklerimizi ve halkımızı ilgilendiren bütün konularda ilk ve tek müracaat mercii Kaf-Kur’dur. Bütün derneklerimiz ve üyelerimiz, herhangi bir şekilde kendilerine intikal eden bu tür konuları ivedilikle Kaf-Kur’ a intikal ettirecektir.

iii.   Kaf-Kur, derneklerimizin muhtemel merkezi örgütlenme modelleri üzerinde yoğunlaşma kararında olup, çalışma sonuçları somut tasarımlar biçiminde İzmir toplantısı öncesinde derneklerimize sunulacaktır.

 

Kaf-Kur, bu dönemde Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel dahil Devlet yönetimiyle, Parti Başkanlarıyla görüşmeler gerçekleştirmiş , Çerkesler ve sorunlarına ilişkin birer döküman takdim ederek örgütlü olmanın ilk olumlu sonuçları görülmeye başlanmıştır.

 

Altıncı Toplantı
 

7 kişilik yeni Kaf-Kur yönetimi ile çalışmalar ivme kazanmış ve 17 dernek temsilcisi ve gözlemcisinin katılımı ile altıncı toplantı 30-31 Mayıs 1992 tarihlerinde İzmir derneğinde İzmir, Adana, Ankara, Balıkesir, Bandırma, Bozüyük, Bursa, Düzce, Eskişehir, İçel, Konya, İskenderun, İstanbul Bağlarbaşı, Sakarya, Sivas, Reyhanlı, Uzuntarla, İnegöl ve İstanbul Kafkas Abhaz Derneği temsilcilerinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir.

 

Bu toplantıda örgütlenmeye yönelik önemli adımlar atılmış ve toplam 147 önerge görüşülmüş ve sonuçda Kaf-Kur yönetimine Merkez-Şube yapılanması için tüzük taslağının hazırlanması yetkisi verilmiştir.

Yeni kurulacak merkezi örgütün kuruluş kararının rahmetli Mahmut Özden’in hatırasına binaen Balıkesir’de yapılması kararlaştırılmışsa da 14 Ağustos 1992 tarihinde Gürcüstan’ın Abhazya’yı işgali nedeniyle bu toplantı yapılamamıştır. Onun yerine İstanbul Kafkas-Abhaz Derneği salonunda 22 Ağustos 1992’de 28 derneğin çok kalabalık sayıda gözlemcinin katılımı ile toplanılmış ve Abhaz Dayanışma Komitesi oluşturulmuş ve yetkiler verilmiştir.


Kaf-Der (Kafkas Derneği) Kuruluyor
 

Tüzel kişiliğe sahip ve tüm kesimleri kucaklayacak merkezi örgütlenmenin hayata geçirilebilmesini teminen Kaf-Kur yönetimi 10-11 Ekim 1992 tarihlerinde Ankara’da bir toplantı yapılmasını kararlaştırıp gerekli tebligatları yaptı.. 41 Dernek ve Vakıf çağırılı olmakla beraber toplantıya 23 derneğin temsilcileri katıldı.

 

Bu toplantıda ;

  • Merkezi Ankara’da olmak üzere KAFKAS DERNEĞİ (KAF-DER) ‘in kurulmasına karar verildi. Ve bu tarihi karar tüm katılımcılarca ayakta alkışlandı.

  • Hazırlanmış olan tüzük madde madde görüşülerek kabul edildi.

  • Ankara’da 21-22 Kasım 1992 tarihinde KURUCULAR KURULU toplantıya çağırıldı.

Kurucular toplantısının yapılacağı günlere yakın günlerde tüzük hükümleri ve tüzük konusunda tabanın yeterince bilgilendirilemediği gibi gerekçelerle bir çok telgraf teatisi oldu.

 

Kaf-Kur toplantıyı iptale yetkili olmadığını bir tebliğle duyurdu ve sonuçta toplanan Kurucular Kurulu’nun çalışmasında kararlı tavır koyan dernekler yanında erteleme isteyen dernekler de olmuşsa da süreç içerisinde kuruluşun tamamlanması doğrultusunda karar alındı. Ayrıca yeni bir müteşebbis heyet kurularak diğer derneklerle temaslara devam edilmesi benimsendi.

 

Sonuçda kurucu üyelerle 4 Nisan 1993 tarihinde Ankara’da yapılan toplantıda ve 21 Dernek çevresinden 104 kurucu üyenin imzasıyla KAF-DER’in kuruluş beyannamesi 5 Nisan 1993 tarihinde Ankara Valiliği’ne teslim edilerek, Türkiye Çerkeslerinin tek merkezli yegane örgütünün resmen kuruluşu gerçekleştirildi ve geçici yönetim seçildi. Böylece Kaf-Kur dönemi tamamlanmış, KAF-DER dönemi başlamış oldu.

 

Kaf-Der’in Genişleme Süreci (2.etap Toplantılar)
 

Kaf-Der’in kurulmasından iki yıl kadar sonra Kayseri’de yapılan bir toplantıda Dernek yöneticileri Kafkas Derneklerinin birlik ve dayanışmasını sağlama doğrultusunda bir çalışma başlatmak istediklerini belirtince Kaf-Der yetkilileri bu öneriyi olumlu karşılayıp destek vereceklerini beyan edince Kayseri derneği yeni bir çalışma başlatır.

 

Peş peşe ve değişik kentlerde yapılan muhtelif toplantılarda örgütsel birliğin sağlanması doğrultusunda güçlü bir isteğin varlığı tespit edilir. Bu toplantıların yerleri, toplanılış tarihleri, katılımcı dernekleri ve özet halinde alınan kararları şunlardır:

 

27 Mayıs1995 Kayseri Toplantısı
 

Kaf-Der’in kuruluşuna karar verilirken son anda ortaya çıkan ve “tabanla yeterince tüzüğün tartışılmadığı” gerekçesiyle bir süre daha beklenilmesi doğrultusundaki önerilerin kabul edilmemiş olmasının yarattığı ortamda aslında birleşme yanlısı olmalarına rağmen bir kısım dernekler, Kaf-Der’in kuruluşuna katılamamıştı.

 

Türkiye’deki tüm dernekler için birliktelik aranırken Temmuz 1993 tarihinde Kaf-Der dışında ve farklı görüş iddiasıyla Birleşik Kafkasya Konseyi Derneği adında yeni bir dernek kuruldu. Böylece adeta iki başlı bir gidiş kendisini gösterdi. Kaf-Der’in kuruluşundan sonra başlanılan şubeleşme süreci de beklenilen hızı henüz kazanmamıştı ki Kayseri’de 27.05.1995 tarihinde bir toplantı yapıldı.

 

Toplantıya Kaf-Der, B.Kafkasya Konseyi Derneği, Eskişehir Derneği, Bursa Derneği ve ev sahibi Kayseri Derneği temsilcileri katılmışlardır. Toplantıda belirlenen ilk tesbitler şöyledir: “Değişen bu dünya koşulları ve Kafkasya’daki gelişmeler karşısında Kuzey Kafkasyalıların, bir ana hedefte birleşmeleri,bir ulusal politika oluşturmaları gerekir. Türkiye'de yaşayan Kuzey Kafkasyalıların tek örtgütleri olan dernek ve vakıfların hedef ve ufukları da bu anlamda değişmeli,örgütsel olarak buna uygun bir şekilde yeniden yapılanmalıdırlar.

 

Hiç kuşkusuz bahsedilen yeni yapılanmada da Türkiye’nin üniter yapısı,laik düşünce, demokratik sistem,her icraatta hukuka uygunluk,Kafkasya ile ilşkilerde Türkiye’nin politik çıkarlarına ters düşmeden Kafkasya’nın da yararına politika üretilmesine katkıda bulunma, Yasal ve demokratik hak ve hoşgörü sınırları içerisinde kültürel faaliyetlerimizi yürütme gibi bu güne değin önem verdiğimiz değerler aynen devam ettirilecektir.”

 

Bu ikinci süreci başlatan çalışma gurubu olarak “Asla taraf değiliz. Tek hedefimiz birlikteliği sağlamaktır. Toplum olarak sahip olduğumuz bireyci yapıdan uzaklaşıp kollektif hareket etmeyi öğrenmek için adımlar atmak zorundayız bunun dışında hiçbir beklentimiz yoktur.” deniliyordu. Bu toplantıda belirlenen merkezi yapılanmanın yararları da şunlardır:

  • Temsilde birliğin sağlanması ve çok başlılığın yok edilmesi,

  • Mahalli ve güçsüz derneklere bağlı birimlerin imkanlarını sunma ve o yöre insanına da hizmet götürme,

  • Devlet ve uluslar arası kuruluşlarla ilişki kurma kolaylığı,

  • Merkezi kuruluşun tüzüğü diğer birimlerde de uygulanacağından mevzuatta birlik sağlama,

  • Bölgelerarası sosyal, kültürel ve hatta ekonomik işbirliğini artırma,

  • Değişik nedenlerle derneklerden uzak duran hemşehrilerimizin yeniden ilgisini çekme ve ilişkiye geçme imkanı sağlama.

Yukarıda sayılan yararlar umulan merkezi yapıya hakim olması gereken ilkeler de şu şekilde ifade ediliyordu:

  • Kurulacak örgüt hukuk sistemimizde ifadesini bulan sivil bir kitle örgütü yani dernek olmalıdır.

  • Kurulacak örgüt, katılımcı,çoğulcu ve demokratik bir örgüt olmalıdır.

  • Merkezi örgüt, herhangi bir ideolojinin ve siyasi düşüncenin takipcisi ve destekçisi olmamalıdır.

  • Derneğin merkezi mutlaka ANKARA’da olmalıdır.

Kayseri görüşmesinde; Kaf-Der kayıtsız şartsız başlatılacak çalışmaları destekleyeceğini beyan eder. Buna karşın Birleşik Kafkasya Konseyi Derneği temsilcisi ise bir çatı altında toplanmaya karşı olmadıklarını ancak Merkez-Şube modelinin yeterli olmayacağını ifadesinde belirtir.

 

Kaf-Der ve Konsey ile yapılan görüşmelerden sonra katılımcı dernek temsilcileri; başlatılacak bir genel çalışmadan olumlu bir sonuç alınabileceği görüşünde ittifak sağlayınca, Kayseri Derneği Başkanı Sn. Sabahattin Diyner’in imzasıyla tüm Dernek, Vakıf ve Dayanışma Komitelerine birer yazılı çağrı mektubu gönderilir. Böylece, Kaf-Kur’un kuruluş sürecindeki dernekler arası görüşmelerin bir benzeri olan ikinci bir çalışma dizisi başlatılmış oldu.

 

22 Temmuz 1995 Sakarya Toplantısı
 

Kayseri, Eskişehir, İzmit, Düzce (2 dernek), İnegöl, Uzuntarla, Bursa, Alan Kültür Derneği ve Sakarya Dernekleri katılmıştır. Alınan tavsiye kararları özeti şöyledir: “İçinde bulunduğumuz dağınıklığı gidermek ve tüm toplumu kucaklayacak bir üst örgüte ihtiyaç mutlaka gerekmektedir. Kaf-Der ve Konsey’in örgütlenmeleri yetersizdir. İki başlılığı kaldırmak için bu iki kuruluşu birleşmeye zorlayalım. Bilim adamlarımız, düşünürlerimiz ve dernek temsilcilerinin oluşturacakları bir üst kurul da düşünülebilir. Örgütlenmenin şekli ne olursa olsun merkezi Ankara olmalıdır. Çalışmalara devam için Sekreterya Dernek olarak Kayseri görev yapmaya devam etmelidir. Ankara ve İstanbul Dernekleri ile temasları; Sakarya, Eskişehir, İzmit, İnegöl, Bursa, Kayseri ve İskenderun derneklerinden oluşan bir Çalışma Gurubu tarafından organize edilmelidir.”

 

20 Ağustos 1995 Samsun Toplantısı
 

Tokat, Samsun ve Kayseri dernekleri ile Kaf-Der’in Sinop, Ladik, Erbaa Şubeleri katılmışlardır. Alınan karar özeti : “Türkiye’deki merkezi örgütlenme çalışmaları ile Çerkeslerin tek örgüt çatısı altında birleşmeleri çalışmaları doğru çalışmalardır. Yarıda bırakmadan sonuca kadar gidilmelidir.”şeklindedir.

 

 

10 Eylül 1995 Mersin Toplantısı
 

Adana, Mersin, Konya, Reyhanlı, K.Maraş ve Kayseri dernekleri temsilcileri katılmıştır. Alınan karar özeti şöyledir: “ Sekreterya görevini yapmakta olan Kayseri Derneği’nin çalışmalarını destekliyoruz. Çerkes toplumu olarak birlikteliğe ihtiyacımız bu gün daha fazladır. Bu güne kadar alınan kararlar dernekler tabanında da tartışılıp olgunlaştırılmalıdır.”

 

24-26 Kasım 1995 İstanbul Toplantıları
 

24 ve 25 Kasım günleri İstanbul’daki dernek,Vakıf ve komitelerle ayrı ayrı görüşmeler yapılmıştır. Bu görüşmelere Marmara Derneklerinin iştirakiyle Sakarya’da yapılan toplantıda alınan karar uyarınca Kayseri ile birlikte Sakarya, Eskişehir, İzmit ve İnegöl dernekleri temsilcileri de katılmışlardır. Daha sonra da 26 Kasım günü İstanbul Abhaz Derneği salonunda yapılan toplantıya Pendik-Kaynarca, Gaziosmanpaşa, Uzunyaylalılar, İstanbul Bağlarbaşı, Fatih, Kartal, Kafkas Abhazya, Kocaeli, Sakarya, Uzuntarla, Kayseri ve Konya Dernekleri ile, İstanbul Dostluk Kulübü, Kafkas Vakfı, Kafkas-Abhaz Dayanışma Komitesi ve Çeçen Dayanışma Komitesi temsilcileri katılmıştır. 36 katılımcı üyenin ekseriyeti kişisel ve örgütü adına lehte-aleyhde görüşlerini açıkladığı bu toplantıda merkezi bir yapılanmaya ihtiyaç olup olmadığı eğiliminin tespitini teminen yapılan oylamada 34 kabul, 1 çekimser ve 1 red oyu ile merkezi bir yapılanmanın kesin bir ihtiyaç olduğu tespit edilmiştir. Yine bu toplantıda İstanbul derneklerinin birer temsilcisinin katılımıyla 30.11 1995 tarihinde aynı yerde bir toplantı yapılması ile bu toplantıda İstanbul Dernekleri adına hareket etmek üzere Teknik bir komitenin oluşturulması benimsenmiş ve 30.11.995 tarihli bu toplantıda Rahmi Tuna, Saffet Öztürk, Ertuğrul Çolak, Muktedir İlhan ve Aytek Kurmel’den oluşan bir çalışma gurubu oluşturulmuştur.

Seçilen 5 kişilik komitenin 04.12.1995 tarihli toplantı sonucu hazırladığı ve sadece Rahmi Tuna’nın imzasını havi raporda,Türkiye’deki derneklerin geçmişi ,Kaf-Der ve Konsey’in yapı ve özellikleri, yeni şartlar karşısında örgütlenmeye olan ihtiyaç ,kurulacak yeni örgütün hangi şartları taşıması gerektiği vurgulanmış ve mevcut yasalar karşısında yapılabilecek örgütlenmenin Merkez-Şube biçiminde örgütlenme olduğu ancak bunun da bazı sakıncaları taşıdığı, ikinci model olarak da tüm derneklerin kendi aralarında oluşturacakları bir üst organ, kurul veya Konsey önerilmektedir. Kurulun tüzüğüne paralel olarak derneklerin kendi tüzüklerini de değiştirebilecekleri ve adı Federasyon olmasa bile bir nevi federatif bir yapının daha uygun olduğu kanısıyla rapor sonuçlanmaktadır. Bu raporda kurulacak üst organın taşıması gereken nitelikler de 6 madde halinde sıralanmıştır.

 

02 Mart 1996 Ankara Toplantısı
 

Toplantıya ,Kayseri, İst.Bağlarbaşı, Konya, İzmit, Sakarya, İstanbul Abhaz Dernekleri ve Kaf-Der Merkez Yönetim Kurulu üyeleri katılmıştır. Bu toplantıda; Üst bir birlik altında toplanmanın zaruriyeti ve aciliyeti konusunda fikir birliğine varılmış ve nihai kuruluş konferansına hazırlık anlamında 14 Nisan 1996 tarihinde Eskişehir’de bir toplantı yapılmasına ve bu toplantıya mevcut tüm derneklerden ikişer delege çağırılmasına karar verilmiştir.

 

14 Nisan 1996 Eskişehir Toplantısı
 

Bu son toplantıya katılan dernekler şunlardır; Sakarya, İskenderun, Sivas, Kayseri, Samsun,Osmaniye, Eskişehir, Orta Asya K.Derneği, Karaçay-Balkar Derneği, Kocaeli, Pendik-Kaynarca, Ankara ve İstanbul Dostluk Dernekleri, Birleşik Kafkasya Konseyi D.,Alan Vakfı İst.Şubesi, Kaf-Der Antalya Şubesi, Aydın, Alan Vakfı Ankara Şubesi, Kaf-Der Genel Merkezi, Çeçen Day.K., Bozüyük, Başhüyük, Konya, Düzce, Düzce Abhaz ve Sakarya Abhaz.

 

Toplantıda; kurulacak örgütün hukuki kimliği olan, demokratik işleyişe sahip merkez-Şube şeklinde bir yapılanma içinde gerçekleştirilmesi kararı alındı. Katılımcıların önemli bölümü bir an önce örgütlenmenin biçimi ve kuruluş yöntemini belirlemek üzere bir KURULUŞ KONFERANSI toplanmasını önerdiler ve bu öneri kabul edildi.

 

Eskişehir toplantısına katılan tüm delegeler ayrı ayrı görüş beyan ettiler. Yürürlükteki yasalara göre tek çıkış yolunun merkez-şube örgütlenmesi olduğunda önemli bir delege ekseriyeti fikir birliğine vardı.

 

İsminin , tüzüğünün ve üye yapısının değiştirilmesini de kabul eden Kaf-Der’in; “Küçük görüş ayrılıkları olsa bile önemli olanı önce birlikteliğin sağlanmasıdır. Diğerleri zamanla giderilebilir” önerisine karşın Konsey Derneği de “Birleşik Kafkasya ideali etrafında birleşmiş bir örgütlülüğü tercih edeceklerini, Kaf-Der ve Konseyden seçilecek eşit sayıda üye ile bir üst kurul kabul edilmediği takdirde iki yapının zorunlu olarak devam edeceğini “savundu. Ve sonuçta oylamayla MERKEZ-ŞUBE şeklindeki yapılanma kabul edildi. Yapılacak olan Hazırlık Konferansını organize etmek üzere Sadettin KARAERKEK, Hikmet KANDEMİR, Bislan Salih HURMİ, Sönmez CAN, Seyfettin DİYNER, Haluk KUTLU, Cihan CANDEMİR, Çetin ÖNER, Süleyman YANÇATAROL, Atay CEYİŞAKAR ‘dan kurulu olan bir komisyon seçildi. Artık bundan sonraki çalışmaların planlanması ve konferansın gerçekleştirilmesi yükümlülüğü tümüyle bu komisyona aittir.

 

Seçilen komisyon üyeleri anında yaptıkları ilk toplantıda Komisyon Başkanlığına Sadettin KARAERKEK, ikinci Başkanlığa Hikmet KANDEMİR ve Sekreterliğe de Cihan CANDEMİR’i getirerek Eskişehir’den ayrılırlar.

 

Kuruluş Konferansı (29-30 Haziran 1996)
 

Başkanlığını Sn.Sadettin Karaerkek’in yaptığı komisyon, Ankara’da mevcut iki başlılığı ve toplumumuzu ikiye bölen KONSEY- KAF-DER ayırımını ortadan kaldırmaya yönelik olarak özel bir gayret göstermiştir. Taraflarla ayrı ayrı görüşmeler yapılmış olmasına rağmen Konsey kendi görüşünden hiçbir koşulda vazgeçmezken Kaf-Der her seferinde uzlaşma ve birleşme iradesini açık olarak ortaya koymuş ve tavizler vermiştir.

 

Konsey
 

Kendi yapılarını koruyacağını, herhangi bir yapının altına girmeyeceklerini, yeni bir yapı içerisinde yer almayı düşünmediklerini belirttikten sonra Kaf-Der ve Konsey’in %50-%50 temsil edildikleri bir üst yapı oluşturulmasını, Kafder’in sadece ve sadece sosyal ve kültürel faaliyetlerle meşgul olmasını buna karşın Çerkes toplumu adına bürokrasiyle, siyasetle, Devletle, Kafkasya ile ilişkilerin ve Lobicilik faaliyetlerinin tümünde temsil yetkisinin Konsey’e bırakılmasını istiyordu. Öneriden de anlaşılacağı üzere Konsey Derneği, 170 civarındaki üyesiyle, o tarihlerde mevcut 22 şubeli KAF-DER’den kendisini daha büyük ve Çerkes toplumu adına daha geniş yetkilere hak sahibi görmektedir.

 

Kaf-Der
 

Eskişehir kararları doğrultusunda birliğin sağlanmasını, 22 Şube ve Merkezin feshinin hem zaman alacağını ve ham de maddi kayıp yaratacağını, Kaf-Der tüzüğünü değiştirmenin mümkün olduğunu, Konsey’in ve katılacak tüm derneklerin bildireceği üyelere kuruculuk hakkının verilebileceğini ve söz sahibi olmalarının sağlanabilineceğini , mal varlığı konusunda bir endişe varsa bunun için de tüm dernek ve Vakıfların temsilcilerinin katılacağı bir Vakıf kurulmasını tüm mal varlıklarının bu Vakfa devredilmesini ve özellikle Konsey üyelerinin tümüyle bu Vakıf da yer almalarını ama mutlaka olumlu sonuca ulaşılmasını önermişlerdi.

 

Komisyona verilen yetki ,Merkez-Şube tarzı birlikteliği sağlamaktı bu nedenle Konsey’in önerilerini sadece bilgi olarak Genel Kurula sundu. Kongre devam ederken Konsey adına 10 sayılı bülten katılımcılara dağıtıldı. Bu bültende birleşme ile ilgili olarak şu ifadeler yer alıyordu:

 

“Kaf-Der’in kayıtsız şartsız kabullendiği birleşme çalışmaları, Türkiye’deki Kuzey Kafkasyalıların sessiz çoğunluğunun düşüncelerine ters ve bu güne kadar büyük özveri ve gayretleri ile değerli hizmetler vermiş dernekleri feshederek başka bir ad altında kendisine bağlama gayretleridir. Buna, bilerek veya bilmeyerek katkıda bulunanlar, bunun sonuçlarına katlanmak ve tarih önünde birlik ve beraberlik çalışmalarını geciktirmenin hesabını vermek zorundadırlar...”

 

Kongrede, komisyon tarafından detaylı bilgi sunuldu, tüzük tadilatı madde madde görüşülerek yapıldı, Kafkas Derneği yerine “KAFKASLILAR BİRLİĞİ DERNEĞİ” ismi kabul edildi, Şubeler hariç katılımcı 22 derneğin temsilcilerine bir bir söz hakkı verildi ve katılıp katılmayacakları açıkca soruldu. 17 Dernek sözcüsü katılacaklarını beyan etti. Konsey ve Osmaniye dernekleri katılmayacaklarını ifade ettiler. Biga Derneği ise prensip olarak katılma yanlısı olmakla beraber tüzüğü yeterince inceleyemediklerini o nedenle şimdilik katılmayacaklarını bildirdi. Ankara İstanbul Dostluk Dernekleri ile Abhaz Dayanışma Komitesi birleşim yanlısı olmakla beraber fonksiyonları farklı olduğu için katılamadılar.

 

Katılacaklarını beyan eden dernekler de şunlardır: Bodrum, Bozüyük, Göksun, İçel, İskenderun, İstanbul Abhaz, Kayseri, Kocaeli, Konya, Pendik, Samsun, Sivas, Tokat, Turhal, Bandırma, Sakarya.

Konferans, 6 maddelik bir bildirinin neşriyle kapanırken yeni esaslar üzerinden seçimli Genel Kurula gidebilmek bakımından Kaf-Der ‘in Olağanüstü bir Genel Kurula gitmesi ihtiyacı doğmuştur. Bundan sonraki işlemleri koordine etmek üzere sayın Sadettin Karaerkek, Olcay Mis, Hikmet Kandemir, Muhittin Ünal, Çetin Öner, Recep Bay ve Erol Kılıç’dan oluşan bir teknik komiteye görev vererek sona ermiştir.

 

Kaf-Der Olağanüstü Genel Kurula Gidiyor
 

29-30 Haziran 1996 tarihlerinde yapılan Hazırlık Konferansının almış olduğu kararların işleme konulabilmesi için Kaf-Der 6 Ekim 1996 tarihinde Olağanüstü Genel Kurula gitti.

 

Genel Kurulda yapılan hararetli görüşmeler sonucunda mevcut Kaf-Der tüzüğüne bir geçici madde eklenmek suretiyle katılmak isteyen tüm derneklerin temsilcilerinin 22 Aralık 1996 tarihinde yapılacak olağan Genel Kurula katılmaları imkanı sağlandı.

Alınan kararlara göre katılacak her dernek ,Kaf-Der’e 10’ar isim belirleyip bildirecek. Kaf-Der de bu kişileri Genel Merkez üyesi yapacak .Bu kişiler ilk Genel Kuruldan itibaren seçme ve seçilme haklarından faydalanabilecektir. İşte bu karar sayesinde 22 Aralık 1996 tarihinde yapılan kongreye katılma hakkı olan üye sayısı 371 kişiye ulaşmış ve hazirun cetvelini 197 kişi imzalamıştır. Artık sıra katılma taahhüdünde bulunan derneklerin şubeleşmesine gelmiştir.

 

Bu gün itibariyle gelinen noktada katılım taahhüdünde bulunan bazı dernekler şubeleşme yoluna gitmemişlerdir. Sözlerinde durup katılımları gerçekleşen dernekler Samsun, Kayseri, Kocaeli, Konya, Turhal, Tokat gibi Çerkes nüfusun yoğun olduğu yöreler oluşu Kaf-Der’e temsil anlamında önemli katkı sağlamıştır. Katılma hazırlığında bulunan 6 derneğin de katılımı halinde genişleme süreci çalışmaları önemli oranda hedefine ulaşmış olacaktır.