Çerkeslerin anayurda geri dönmesi
sorunu, onların kitlesel olarak Osmanlı
İmparatorluğu’na sürüldüğü zaman ortaya çıktı.
Osmanlı’da zor durumda bulunan muhacirler vatana
dönmek istiyorlardı. Son yıllarda
yurt dışındaki Çerkeslerin çoğu yasal ve
yasadışı yollardan Kuzey Kafkasya'ya dönmeye çalıştı,
ancak bu girişimlerin büyük kısmı başarılı olamadı.
Çarlık Rusya’sı, daha sonraları Stalin ve "kapalı"
dönemi SSCB'si Çerkeslerin yurt dışından geri
dönmesine engel oldu.
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra
Sovyetler Birliği Cumhuriyeti, bunu Kuzey Kafkasya'da
yeterince toprak ve ev
olmamasına bağlıyordu. Aynı zamanda
40'ların sonu, 80'lerin ortasında
SSCB'nin çeşitli bölgelerinden
Kuzey Kafkasya’ya uzman ve işçi
yollanıyordu. Çerkeslerin Suriye,
Ürdün ve Türkiye'deki Sovyet
Büyükelçilikleri’nde biriken dilekçeleri ise yanıtsız
kalıyordu. Negatif yaklaşımına karşın bazı Çerkes
aileleri kişisel çabaları ile daha 60'larda Suriye,
Ürdün ve Türkiye'den Kabardey Balkar ve Adigey
Cumhuriyetleri'ne taşınıyordu. Yerel devlet makamları
onlar için Sovyet vatandaşlığı alma, nüfus kaydı, iş
bulma, döviz bozdurma vb prosedürlerde bürokratik
zorluk çıkartıyordu. Geri dönen Çerkeslerin bir bölümü
buna dayanamıyor ve vatanı yeniden terk ediyordu.
Bazen yerel devlet makamları onları zorla kovuyordu.
80'lerin ikinci yarısında Sovyetlerde gerçekleştirilen
yeniden yapılanma (Perestroyka) politikası sonucu
durum değişmeye başladı.
0 zamanlar Kuzey Kafkasya'da kurulan
örgütler, ulusal hareketler Çerkeslerin vatanlarına
dönme haklarını savunmaya başladı. Devlet
makamlarından problemin adil çözülmesini istiyorlardı.
Adigey, Kabardey ve Çerkes örgütleri "Adigey Xase"nin
asıl amaçlarından birisi de anayurda dönenlere yardım
etmekti. Kabardey "Adigey xase" denetiminde geri
dönenlere yardım departmanı açıldı. Departman; ev
bulma, Sovyet vatandaşlığı alabilmek için belgeleri
düzenleme ile ilgileniyordu.
Kafkasya Dağ Halkları Konseyi de
soydaşlarına Anayurda dönme hakkı verilmesini talep
ediyordu. 1990 Ekim ayında Sohum'da Dağ Halkları
Konseyi'nin inisiyatifi ile düzenlenen Kafkasya
Halklar Kurultayı’na 30,000'e yakın insan katıldı ve
Kurultay da BMT Genel Sekreteri Perez de Cuellar, SSCB
Devlet Başkanı Mihail Gorbaçev, Türkiye Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'a başvuru kabul edildi; başvuruda yurt
dışındaki Kuzey Kafkasyalılara engelsiz olarak
vatanlarına dönme hakkı verilmesi talep edildi.
Başında Suriye Çerkeslerinden 234 ailenin, Gorbaçev’e
Kuzey Kafkasya'ya dönmesi ve Sovyet vatandaşlığı
alabilmesi için rica mektubu geldi. Aralık 1990'da
Çerkes Yardımlaşma Örgütü, Suriye'deki SSCB
Büyükelçiliği’nden resmi hayır yanıtı aldı. Bu Suriye,
Türkiye, Ürdün Çerkesleri ve Kuzey Kafkasya'da negatif
bir reaksiyon oluşturdu. Bürokratik engellere karşın
80'lerin sonunda vatanına dönen Çerkes sayısı arttı.
Onlara yardım amacı ile Haziran 1991'de
Kabardey Balkarya'da Hekuj (Vatan) Yardımlaşma Fonu
kuruldu; Fon iki ana problemle ilgileniyordu;
belgelerin düzenlenmesi ve ev temin etme.
Örgütün kadrosu, kendi ticari
çalışmaları dışında bazı kuruluş ve vatandaşların
yatırımları hesabına maaş alıyordu. 1992'de Türkiye ve
ABD Çerkes örgütleri denetiminde bu fonun şubeleri
açıldı.. Benzer fonlar Adigey ve Karaçay Çerkes
Cumhuriyetleri'nde de kuruldu. İlk dönenler aslı iki
sınıfın insanları idi; bütün zorluklara dayanmaya
hazır olan milliyetçi entelektüel kesim ve Kafkaslarda
kazanç elde etmeyi planlayan iş adamları.
Geri dönen Çerkeslerin yarısından çoğu
Suriye vatandaşları idi. Rusya Büyükelçilikleri
vatandaşlık verme hakkına sahip olduktan sonra geri
dönen Çerkes sayısı daha da arttı. Örneğin, 1992
yılında Suriye'deki Rusya Büyükelçiliği 120 Çerkes’e
vize verdi. Kuzey Kafkasya Cumhuriyetleri'nde bu
problemlerin çözümü farklı idi. Adigey'e geri dönüş
esasen 1990'dan sonra, Adigey Özerk Bölgesi yerine
Cumhuriyet kurulduktan ve ilgili yetkiler verildikten
sonra başladı. Bu cumhuriyetin hükümeti vatana dönen
soydaşların problemlerini anlayışla karşılıyordu;
onlar için vatandaşlık başvurusu süresi 6 ay olarak
belirlendi; otellerde yer verildi.
1991-1995 yıllarında Adigey Cumhuriyeti
İçişleri Bakanlığı Vize ve Kayıt Departmanı’nca 767
oturum izini verildi, 117 kişi vatandaşlık aldı.
Kabardey Balkar Cumhuriyeti'nde ise durum kötü idi,
resmi makamlarda çalışan memurlar problemlerle
ilgilenmiyorlardı.
Yurt dışında bulunan soydaşlarımızın
geri dönmesi problemi kanun düzeyinde çözülmediğinden
dolayı Rusya vatandaşlığı başvurusu için belgelerin
düzenlenmesi çok uzun sürüyor ve bürokratik sorunlar
çıkıyordu. Örneğin, vatandaş olunabilmesi için
Kabardey Balkar Cumhuriyeti’nde üç yıl kesintisiz
bulunmak gerekiyor. Bir kere yurt dışına çıkıldığında
bu süre beş yıl oluyordu.
Kabardey Balkar Cumhuriyeti Hükümeti ve
Parlamentosu, kamusal örgütlerin baskısı altında,
anayurda dönenlerle ilgili bazı önlemler aldı. 1990
yılında Bakanlar Kurulu, konu ile ilgili komisyon
oluşturdu. 1992'de Kabardey Balkar Cumhuriyeti
Dışişleri Bakanlığı denetiminde Vatana Geri Dönüş
Departmanı açıldı ve Kabardey Balkar Cumhuriyeti
Yüksek Kurulu, "Yurt dışında yaşayan soydaşların
vatana dönmesi ile ilgili program" kabul etti.
Ancak programda öngörülenlerin çoğu
gerçekleştirilmedi. Somut bir kanun olmadığından
dolayı, adı geçen komisyon ve departman etkin
çalışamadı. Bunlara karşın 1990'ların başında Kabardey
Balkar Cumhuriyeti’ne dönenlerin sayısı arttı. 1990'da
100 kişinin dönüş işlemleri yapıldı, 1993'te 567
kalıcı oturum izni ve 371 geçici oturum izni verildi.
1994'te ise Vize ve Kayıt Departmanı tarafından 1342
kişiye sürekli oturum izni verildi. 1992-1995
yıllarında Kabardey Balkar Cumhuriyeti'nde 92
soydaşımız Rusya vatandaşlığı aldı.
1 Temmuz 1994 tarihinde imzalanan
"Rusya Federasyonu devlet makamları ile Kabardey
Balkar devlet makamları arasında" ilgi alanlarının
tespiti ve yetkilerin paylaşılması anlaşması anayurda
dönen soydaşlarımızın problemlerinin çözümlenmesi için
hukuki esas teşkil etti. Bu Anlaşmaya göre, yurt
dışından geri dönen etnik Kabardey (Adigey) ve
Balkarlarla ilgili konular Kabardey Balkar Cumhuriyeti
yetkileri kapsamına girdi. Bunun bir politik anlamı da
vardı: Rusya, yurt dışındaki Kuzey Kafkasya
toplumlarına Sovyetler Birliği’nden farklı olarak
insanların kendi vatanlarına geri dönmelerine engel
olmayacağını ispat etti.
Kuzey Kafkasya’ya geri dönen bütün
soydaşlarımızın ortak sorunları ev ve işti. Rusya’nın
her yerinde fabrikaların kapatılması, issizlik, ev
fiyatlarının yükselmesinden dolayı bu problemler daha
da zorlaştı. Ayrıca, gelenlerin çoğu Rusça bilmiyor ve
koşulları hakkında bilgisizdi.
Kuzey Kafkasya’da suç oranının
yükselmesi de ciddi bir problemdi. Vatana dönen
insanların çoğuna baskı yapıldı, paraları alındı,
birkaç kişi öldürüldü. Bütün bunlar yurt dışından
gelen Çerkesleri "dünyada bir cennet" diye geldikleri
vatanları ile ilgili hayal kırıklığına uğrattı. 1993
'ten sonra Kuzey Kafkasya’ya gelen Çerkes sayısı
azalmaya başladı.
Politik durumun sabit olmaması da
Çerkes akınını olumsuz etkiledi. 1994'ün sonbaharında
Çeçenistan savaşı başladıktan sonra ise anayurda
neredeyse hiç dönen olmadı. Benzer durum Abhazya
Cumhuriyeti’nde de vardı. Ağustos 1992 Eylü1 l993'te
savaşa katılan ve daha sonra da Abhazya'da kalmak
isteyen Abhazlar ekonomi ve yaşam sorunları ile
karşılaştı. Onlar da karanlık dünyanın baskısına
uğradı ve sonuçta gelen Abhazların çoğu geri döndü...
Yurt dışında bulunan Abhaz ve
Adigelerin çoğu, iş adamları ve çeşitli dalda
uzmanlar, vatanlarına dönmek ya da orada ortak
şirketler kurmak istiyor. Bu amaçla da onlar
girişimlerinin, mülkiyetlerinin, yatırımlarının vb
korunmasının devlet tarafından garanti edilmesini
talep ediyorlar. Böylece Çerkeslerin vatana dönüşü
büyüyemedi. Defalarca ana yurda dönmek istediklerini
bildiren Çerkeslerin bu imkanı ortaya çıktığında
kullanmamaları, kitlesel akınların propaganda ya da
milliyetçi duyguların etkisi altında gerçekleşmediğini
ispat eder.
Yalnız ciddi
ekonomik ve politik nedenler (savaş, sürgün, terör vb)
ve doğal afetler insanların göç etmesine neden
olabilir. Çerkeslerin az bir bölümünün vatana dönmesi,
kitleli göçlerin devlet yardımı olmadan, kişisel
çabalarla gerçekleştirilmesinin olanaksız olduğunu
kanıtlar. Örneğin, İsrail’de göç, devlet politikasıdır
ve göç eden insanların yerleştirilmesi ile ilgili özel
bir sistem kurulmuştur. Almanya'da da diğer ülkelerden
Almanya'ya dönen Almanların yerIeştirilmesi ile ilgili
devlet sistemi vardır. Yurt dışındaki soydaşlara
vatandaşlık verilmesi ile ilgili problemler Kuzey
Kafkasya Cumhuriyetleri kanunları düzeyinde çözülürse
ve Kuzey Kafkasya devletleri göçmenlere yardım ederse
vatana geri dönen Çerkeslerin sayısı artabilir.
|